Mali, resmi adıyla Mali Cumhuriyeti, Batı Afrika'da denize kıyısı olmayan bir ülkedir. 1.240.000 km²'lik yüz ölçümüyle Afrika'nın sekizinci büyük ülkesidir. Nüfusu 19,1 milyondur[13] ve bu nüfusun %65'ini 25 yaş altındakiler oluşturmaktadır.[14] Başkenti Bamako'dur. Mali sekiz bölgeye ayrılmıştır, kuzey sınırları Sahra'nın derinliklerine kadar uzanır. Ülkenin güney bölümü Nijer ve Sénégal nehirlerinin geçtiği Sudan Savanı'ndadır ve nüfusun çoğunluğu bu bölümde yaşar. Mali ekonomisi tarım ve madencilik temellidir. Altın ülkenin önde gelen doğal kaynaklarındandır ve Mali Afrika'nın en büyük üçüncü altın üreticisidir.[15] Tuz da ihraç ürünlerindendir.[16]
Bugün Mali'nin bulunduğu topraklar, bir zamanlar trans Sahra ticaretini kontrol etmiş Gana İmparatorluğu (Gana'ya ismini verdi), Mali İmparatorluğu (Mali'ye ismini verdi) ve Songhay İmparatorluğu'nun egemenliğindeydi. Mali İmparatorluğu 1300 yılında en geniş sınırlarına ulaştığında günümüz Fransa'sının iki katı bir alana hükmediyordu ve Afrika'nın batı kıyısına kadar uzanmıştı.[17] 19. yüzyıl sonlarındaki Afrika Talanı'nda Fransa Mali'yi ele geçirdi ve Mali Fransız Sudanı'nın bir parçası oldu. Fransız Sudanı (o dönemde République Soudanaise olarak biliniyordu) 1959'da Senegal ile birleşerek 1960'ta Mali Federasyonu ismiyle bağımsızlığını kazandı. Senegal'in federasyondan çekilmesinin ardından République Soudanaise ismini Mali Cumhuriyeti olarak değiştirdi. Uzun süreli tek parti yönetimi 1991'de bir darbe ile sonlandı ve Mali yeni bir anayasa yazımı ve demokratik çok partili düzenin kurulmasını hedefleyen bir reform dönemine girdi.
Ocak 2012'de Kuzey Mali'da silahlı çatışmalar patlak verdi, Tuareg isyancılar ülkenin kuzey bölümünün kontrolünü ele geçirdi ve aynı yılın nisan ayında Azavad ismiyle bağımsızlık ilan ettiler.[18] Çatışmalar mart ayında ülkede gerçekleşen bir askeri darbe[19] ve Tuareg ve diğer isyancıların kendi iç mücadeleleriyle içinden çıkılmaz bir hal aldı. İsyancıların git gide kontrolü ele alması üzerine Fransız ordusu Ocak 2013'te Serval Harekâtı'nı başlattı.[20] Bir ay sonra Malili ve Fransız kuvvetler kuzeyi büyük oranda ele geçirdi.
Ağustos 2020'de ekonomik sıkıntılar ve ulusal güvenlik sorunları nedeniyle başlayan protestolar sonucu başbakan ve cumhurbaşkanı ordu tarafından tutuklandı ve ertesi gün istifa ettirildi.
Ülke ismi
Ülkenin ismi tarihte yer alan Mali İmparatorluğu ile bu imparatorlukta yaşanan Malinkeliler'den esinlenerek konulmuştur. Ayrıca ülkede konuşulan dillerden biri olan Bambaraca'da mali kelimesi su aygırı anlamında kullanılmaktadır.
Coğrafya
Ülkenin deniz seviyesinden yüksekliği ortalama 343 m düzeyindedir. Ülkenin en yüksek noktasını Hombori Toldo Dağı oluşturmakta olup, dağın zirvesi 1.155 m yüksekliktedir. Ülkenin en alçak noktasını ise 23 m ile Sénégal Nehri oluşturmaktadır.
Ülkenin toplamda sahip olduğu 7.908 km sınırın 1.359 km'si Cezayir, 1.325 km'si Burkina Faso, 599 km'si Fildişi Sahili, 1.062 km'si Gine, 2.236 km'si Moritanya, 838 km'si Nijer ve 489 km'si ise Senegal ile oluşmaktadır. Ülke, kıta içerisinde kara ülkesi konumunda olduğu için herhangi bir denize kıyısı bulunmamaktadır.[21]
Sekiz ayrı bölgeden oluşan Mali'nin kuzeydeki sınırları Sahra Çölü'nün tam ortasına ulaşır. Ülke nüfusun çoğunun yaşadığı yeri olan güneydeki bölgede ise Nijer ve Senegal nehirlerini içermektedir.
Günümüzün Mali Cumhuriyeti, bir zamanlar üç tane Batı Afrika imparatorluğunun bir parçasıydı: Gana İmparatorluğu, Mali İmparatorluğu (ülkenin ismi bu imparatorluktan türetilmiştir) ve Songhay İmparatorluğu. 19. yüzyılın sonuna doğru Mali, Fransız idaresinin altına alınarak Fransız Sudanı'nın bir parçası oldu. 1959'da Mali, Senegal ile Mali Federasyonu olarak bağımsızlığını kazandı. Bir yıl sonra Mali Federasyonu bağımsız Mali devleti oldu. Uzun bir tek-partili dönemden sonraki 1991 darbesinin ardından yeni bir anayasa yazıldı ve Mali demokratik, çok-partili bir devlet oldu.
Temmuz 2007'de Mali'nin tahminî nüfusu 12 milyondu ve nüfusun büyüme oranı %2,96'dır.[21] Mali nüfusu ağırlıkla kırsalda yaşamakta olup, şehirde yaşayanların oranı %39,9 düzeyindedir. Malililerin %5 ila %10 arasındaki bir oran göçebedir.[22] Nüfusun %90'undan fazlası ülkenin güney kısmında, özellikle 1 milyon kişilik nüfusu olan Bamako'da yaşamaktadır.[22]
2007'de Malililer'in %48'i on beş yaşından daha genç, %49'ü 15 ve 64 yaşları arasında, %3'ü ise 65'ten daha yaşlıydı.[21] Medyan yaş 15,9 idi.[21] 2007'deki doğum oranı her 1.000 kişi için 49,6 tane doğum, doğurganlık oranı ise her kadın için 7,4 tane çocuk.[21] 2007'deki ölüm oranı, her 1.000 kişi için 16,5 tane ölüm. Doğumda beklenen yaşam süresi toplam 49,5 sene (erkekler için 47,6 ve kadınlar için 51,5).[21] 2007'de her 1.000 tane doğum için 106 tane ölüm[21] ile Mali, dünyanın en yüksek bebek ölüm oranlarına sahiptir.[22]
Mali genç bir nüfusa sahip olup, 2020 tahmini verilerine göre %66,69'u 0-24 yaş aralığındadır. Ülkenin sadece %3,02'si 65 yaş ve üzerindedir.[21]
Şehirde yaşayanların oranı 2022 verilerine göre %45,4 olan ülkede, nüfusun yıllık artış oranı 2022 tahmini verilerine göre %2,95 düzeyindedir.[21]
Din
İslam 11. yüzyılda Batı Afrika'ya gelmiştir. 13. yüzyılda Jenne'de kendine has mimarisi ile tanılan, 1907'de yenilenen Jenne Büyük Camii inşa edildi. Jenne kasabası, Camii ve civar köyleri 1988'de UNESCODünya Mirası listesine eklendi. Ülkenin %95'e yakını Müslüman (çoğunlukla Sünni ve Şii), yaklaşık %2,5'i Hristiyan (yaklaşık üçte ikisi olan Roma Katolik ve üçte biri Protestan) ve kalan %3'ü de yerli veya geleneksel animist inançlar olmak üzere diğer dinlere inanmaktadır.
Ülkede on üç adet ulusal dil bulunmaktadır. 9 Ağustos 2023 itibarıyla Fransızca resmi dil olmaktan çıkarılmıştır Bu on üç ulusal dil Bambaraca, Bomuca, Bozoca, Dogonca, Maasinankoorence, Hasaniye Arapçası, Minyankaca, Kita Maninkaca, Soninkece, Koyrabori Sennice, Senaraca, Tamaşekce ve Kassonkece olup, birçok kişi tarafından konuşulmaktadır. Bu diller içerisinde en yaygın dil konumunda olan Bambaraca dili nüfusun %46'sı tarafından konuşulmaktadır.[21]
Sosyal hayat
Eğitim
Ülke genelinde okula gitme zorunluluğu bulunmaktadır ve yedi yaş ile on altı yaş arasında çocukların dokuz yıl okula gitme zorunluluğu vardır. Ülkede okuma-yazma bilmeyenlerin oranı %65'in üzerindedir. Ülkede 15 yaş ve üzeri erkeklerde okuma-yazma oranı %45,1 iken, aynı kategoride kadınlarda %22,2 düzeyindedir. Eğitimin ücretsiz olarak verilmesine rağmen, bu olanaklardan faydalanabilen nüfus çok az sayıdadır. Ülkenin en büyük üniversitesini başkentte bulunan Bamako Üniversitesi oluşturmaktadır.[23]
Sağlık
Ülkede var olan sağlık hizmetleri yaşanan tifo, sıtma, cüzzam, AIDS, uyku hastalığı ve diğer hastalıkların üstesinden gelme konusunda yeterlilik arz edememektedir. Ülke nüfusunun %24,7'si tam teçhizatlı sağlık hizmeti alabilmektedir. Nüfus içerisinde HIV virüsünen yakalanan 15 ile 49 yaşları arasındaki yetişkin topluluğun oranı %1 düzeyindedir.[21]
Tarih
Mali'ye insanlar çok erken bir tarihte yerleşti.[kaynak belirtilmeli] Her yerde yok olmuş uygarlıkların izlerine rastlanır: Özellikle Nijer'in taşma alanında dikili taşlar, ölü odaları, tümülüs, tellemlerin yerleştiği Bandiagara yarlarındaki mağaralar (aşağı yukarı bin yılı). Tarım ve göçebe hayvancılıkla uğraşan bu toplulukların Sahra'yı geçerek Akdeniz dünyasıyla ilişki kurmaları çok eski tarihlere uzanır.
Sahil sınırında, Soninke kavminin (sarakole) bulunduğu yerde, Orta Senegal'den Nijer'in taşma alanına ve Tişit Dahar'ından (Moritanya) 14 derece enlemine dek uzanan Gana İmparatorluğu bu şekilde gelişti. Kumbi Saleh sitinde olduğu sanılan başkent, Müslümanlığı yayan kuzey Afrikalı tüccarların sık sık uğradığı bir ticaret merkeziydi; İslamlığı Gana'ya Murabıt istilacılar yerleştirdi (1076). Murabıtlar'ın tutunamaması üzerine imparatorluk sarsıldı ve parçalanmaya başladı. Sosso kralı Sumanguru Kante 1203'te Gana'ya saldırdı; 1235-1240'ta Mali İmparatorluğu'nun kurucusu Sundiata Keita başkenti yıktı ve toprakları ilhak etti.
7. yüzyılda Koukya'da, 9. yüzyılda Gao'da tarımcı ve balıkçı bir halk olan Songhaylar (Sorkolar) arasında Nijer menderesinin aşağısında şekillenmeye başlayan Mali İmparatorluğu, 15. yüzyılda Mosiler'in saldırısına uğradıysa da aynı yüzyılda yeni bir hegemonya kurdu, Songhay etkisi yavaş yavaş Nijer'in yukarı kesimine doğru, Segu'ya dek yayıldı; ama en parlak döneminde Mali'ye boyun eğdi. Songhaylar yavaş yavaş özgürlüklerini kazandılar ve 1464-1492 arasında hüküm süren önderleri Sonni Ali, Gao Krallığı'nın temellerini attı. Sahra ticaretinin merkezleri olan Timbuktu ve Cenne'yi ele geçirdi ve Mosiller'e, Tuaregler ve Pöller'e karşı silahlı mücadeleye girişti. Sonni Ali'nin valilerinden biri olan Askia Muhammet (1492-1528), kuvvete başvurarak imparatorluğun devamını sağladı. Mali'den Ayr'a dek fethedilen toprakları sağlam bir şekilde örgütledi. Timbuktu ikinci başkent oldu ve aydın Müslümanların öncülüğünde büyük bir düşünsel gelişme içine girdi. Birbirini izleyen karışıklık ve huzur dönemlerinin ortasında, Teghaza tuzlaları (Timbuktu'nun 800 km kuzeyinde) konusunda Fas sultanıyla bir çatışma meydana geldi; bu çatışma, 12 Nisan 1591'de Tondibi (Gao'nun kuzeyinde) bozgunundan sonra imparatorluğun çöküşüne yol açtı. Faslılar da Tuaregler karşısında bir varlık gösteremediler ve Tuaregler 1737'de Timbuktu'ya yerleştiler.
17. yüzyılda gücünü ortaya koyan Bambaralar'ın kurduğu Segu Krallığı'na sırasıyla, kuruluş tarihinden 1770'e dek Kullibali ve özellikle Ngolo (1770-1790), Manson (ya da Monzon) [1790-1808] ve Daa (1808-1827) adlı krallarla Diaralar egemen oldu. Krallık, Kaarta'da Cenne ve Timbuktu'yla Yatenga'ya (Mosiler) dek yayıldı. 18. yüzyıl sonundan itibaren Manson, isyancı vasallarla (özellikle Kaarta ve Timbuktu) uğraştı; krallık, 19. yüzyılda gerilemeye başladı.
19. yüzyıl başında Ahmedu Şeyhu'nun (1818-1844) kurduğu Masina pöl İmparatorluğu, müslümanlık adına animist Bambaralar ve Bobolar'ın yanı sıra Mağribliler ve Tuaregler'le çatıştı, hatta Timbuktu'yu işgal etti. Oğlu Ahmedu Şeyhu (1844-1853), babasının savaşçı ve örgütçü niteliklerine sahip çıktı. Bununla birlikte, 1857'de, Fransızlar'ın Senegal ırmağı kıyılarından attığı Takruri murabıt Elhac Ömer, Nioro'ya yerleşti, Bambaralar'ı Segu'dan çıkarınca oğlu Ahmedu burada 1861'den 1890'a dek hüküm sürdü ve 1862'de Masina'ya egemen oldu. Yeğeni Tidiani kral oldu ve Bandiagara'ya yerleşerek ülkeyi 1893'e dek yönetti.
Gine ve Mali arasındaki çatışmalar 1874'ten sonra diula Samori Ture'nin öncülüğünde yeni bir devletin hareket noktası oldu. Samori Ture, önce, bir diula hanedanına boyun eğmiş bir senufo ülkesi olan Kenedugu'la çatıştı. Bu ülkenin kralı Tieba, Sikasso kalesinden başarılı bir şekilde direnince (1887) Samori Ture Dabakala'ya (Fildişi Kıyısı) yerleşerek Buguni ve Sikasso bölgesinde operasyona devam etti; tek gerçek engel olarak karşısına çıkan Fransızlar tarafından Gine'ye püskürtüldü ve 1898'de esir düştü.
Senegal vadisinden başlayan Fransız askerî müdahalesinin ilk işi Medine kalesinin yapımı oldu (1857). Bunu çeşitli misyonlar izledi:Mage (1863), Soleillet (1878), Gallieni (1880). Nijer'de Kayes demiryolunun yapımına girişildi (1881-1904), 1883'te Bamako işgal edildi; kademeli olan işgal harekâtı, 1893'te albay Archinard'ın yönetiminde topyekûn bir nitelik kazandı ve 1898'de, Tieba'nın kardeşi Ba Bemba'nın hüküm sürdüğü Sikasso'nun alınmasıyla tamamlandı.
İşgal edilen topraklar 1904'te, başkenti önce Kayes, sonra 1908'de Bamako olmak üzere Haut-Senegal-Niger sömürgesini oluşturdu. Sömürgenin adı 1920'de Fransız Sudanı olarak değiştirilirken doğu topraklarının 1919'da ayrılmasıyla Yukarı Volta (Burkina Faso) kuruldu. Göçebe Mağribliler'in yaşadığı 15. paralelin kuzeyindeki topraklar 1945'te Moritanya'ya bırakıldı. Fransız Sudanı 1899'dan 1959'a dek Fransız Batı Afrikası Federayonu'na, yani Dakar Genel Valiliği'ne bağlı kaldı.
4 Ekim 1958 tarihinde Fransa'da gerçekleştirilen anayasa referandumu ile Fransa'da "République Soudanaise" olarak adlandırılan bölge, Fransız Uluslar Topluluğu bölgesinin bir parçası olarak kabul edildi. 25 Kasım 1958 tarihinde eski koloni ülkesi iç işlerinde bağımsızlık elde etti. Referandum sonucunda Fransız Sudanı önce Mali Federasyonu içinde Senegal'e bağlıyken, bu federasyonun parçalanması üzerine 20 Ağustos 1960'ta tam bağımsızlığına kavuştu ve 22 Eylül 1960'ta da Mali Cumhuriyeti adını aldı. Yeni devlet, Afrika Demokratik topluluğu Sudan birliği (ADTSB) ve önderi, Cumhurbaşkanı Modibo Keita'nın girişimiyle, Batı'dan kopmaksızın sosyalizmi seçti. Ama ekonomisi gelişmedi ve hoşnutsuzluk arttı. Ağustos 1967'de iktidar bütünüyle Modibo Keita'nın başkanlığındaki Devrimi Savunma Ulusal Konseyi'ne devredildi; M. Keita kemerleri sıkma politikası uygulamaya çalıştı.
19 Kasım 1968 hükûmet darbesi sonunda ordu iktidarı ele geçirdi ve oluşturduğu Ulusal Kurtuluş Askeri Komitesi, teğmen, sonra albayMusa Traore'yi Devlet Başkanlığına getirdi. Eylül 1969'dan itibaren Musa Traore hem Devlet hem de Hükûmet Başkanlığı görevlerini birden üstlendi. Haziran 1974'te kabul edilen yeni anayasa; ancak bir kez yenilenebilmek üzere beş yıl süreyle Cumhurbaşkanı ve Başbakanın seçilmesini, dört yılda bir yenilenen bir Millet Neclisi seçimini ve bir tek partinin kurulmasını öngörüyordu. 1972-1975 arasındaki kuraklığın ağırlaştığı iktisadi güçlüklere çözüm bulunamadı. Fransa, 1980 yılı içinde, bütçeyi dengelemek için yaptığı desteği kesti. Ocak 1981'de general Musa Traore, Mali'nin Batı Afrika Para Birliği'ne (ancak 1983'te müdahale etti) yeniden kabul edilmesi talebinde bulundu; tek parti olan Mali Halkı Demokratik Birliği (MHDB, Mart 1979'da kurulmuştu), Şubat 1981'de ekonominin liberalleşmesini kararlaştırdı. General Traore, Burkina Faso ve Mali arasında 1974'ten beri devam eden sınır ihtilafını çözemediği gibi sürüp giden iç bunalımı da kontrol altına alamadı. Mart 1991'de 23 yıllık iktidardan ve dört gün süren şiddetli gösterilerden sonra (Bamako'da askerlerin ateş açması sonucu 100'den fazla ölü) askeri bir darbe ile devrildi. Geçici Halk Selamet Komitesi (GHSK) yarbay Amadou Toumany Toure'nin başkanlığında bir ulusal konferans topladı. Temmuz-Ağustos'ta Bamako'da toplanan 1800 delege yeni bir anayasa, yeni bir seçim ve siyasi partiler yasası hazırladı. Anayasa Ocak 1992'de yapılan referandumda onaylandı. Nisan 1992'de yapılan Başkanlık, Milletvekili ve yerel yönetim seçimlerini Mali'de Demokrasi için İttifak Partisi (ADEMA) kazandı. Partinin adayı Alpha Oumar Konare Cumhurbaşkanı seçildi. Eski Başkan Traore, 1991 ayaklanması sırasında meydana gelen ölümlerden dolayı yargılanarak Şubat 1993'te ölüm cezasına çarptırıldı.
22 Mart 2012'de, ordudan isyancı askerler devlet televizyonundan ülkenin kontrolünü ele geçirdiklerini açıkladılar. Küçük bir grup asker, cumhurbaşkanlığı sarayının kontrolünü ele geçirdi ve Hükûmetin lağvedildiğini ve anayasanın askıya alındığını ilan etti. Askerlerin sözcüsü, Devlet Başkanı Amadou Toumani Toure'nin rejiminin ülkenin kuzeyindeki krizi yönetmekteki yetersizliği üzerine harekete geçtiklerini belirtmiştir.[24]
İsyancı kuvvetlerin Ocak 2013 tarihinde ülkenin güney bölgelerini de kontrol altına alma çabaları karşısında dönemin geçici olarak makamda bulunan Devlet Başkanı Dioncounda Traoré eski sömürge ülkesi Fransa'dan askerî yardım talep etmiştir. Bu talep neticesinde gerçekleştirilen Serval Harekâtı kapsamında bölge isyancılardan kurtarılmış ve yeniden Mali ordusunun denetimine verilmiştir.[25]