II.Dünya Savaşı'ndan sonra bölge İngiliz Mandası'ndan Birleşmiş Milletlere (BM) devredilmiş ve BM tarafından Yahudi, Arap ve uluslararası Kudüs Bölgeleri oluşturulmuştur.[20] Bu bölünme Yahudiler tarafından kabul edilirken bölgedeki Arap devletler tarafından ise kabul edilmeyerek 14 mayıs 1948'de İsrail Devleti'nin kurulmasıyla aynı gün ilk Arap-İsrail Savaşı başladı.[21][22] Öte yandan 22 Eylül 1948'de Mısır tarafında bulunan Gazze'de bir Filistin Hükûmeti kuruldu. Ürdün hariç diğer Arap Birliği üyeleri tarafından tanındı. Hükûmet Filistin'in tamamını (İsrail, Ürdün'deki Batı Şeria, Gazze ve Kudüs bölgeleri) yönettiğini iddia etse de aslında sadece Gazze'yi yönetmekteydi.[23] İsrail Altı Gün Savaşı sonucunda Mısır'dan Gazze ve Sina yarımadasını, Ürdün'den Batı Şeria'yı ve Suriye'den ise Golan Tepeleri'ni aldı.
Filistin Mandası’ndan bu yana "Filistin" terimi, hâlihazırda İsrail Devleti, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni kapsayan coğrafi alanla ilişkilendirilmiştir.[27] "Filistin" teriminin ya da ilgili terimlerin Suriye'nin yanı sıra Akdeniz'in güneydoğu köşesindeki alana genel kullanımı, tarihsel olarakAntik Yunanistan zamanından ve Herodotus MÖ 5. yüzyılın ilk tarih yazımından beri gerçekleşmektedir. FenikelilerinTarihlerdeki diğer deniz halklarıyla etkileşime girdiği "Suriye'nin Filistini denilen bölgesi".[28][29] "Filistin" teriminin, başka açıklamaları da olmasına rağmen, Filistinliler tarafından işgal edilen topraklar için Eski Yunanlar tarafından türetilen bir terim olduğu düşünülmektedir.[30]
Terminolojisi
"Fillistin" ya da "Filistin Devleti", "işgal altındaki Filistin toprakları" için kullanılmaktadır. Özellikle, "işgal altındaki Filistin toprakları" terimi, bir bütün olarak 1967'den beri İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarının coğrafi alanını ifade eder. Her durumda, toprak veya bölgeye yapılan atıflar Filistin Devleti tarafından talep edilen toprakları ifade eder.[31]
Savaş sırasında İsrail, BM planı kapsamında Arap devletinin parçası olarak belirlenen ek toprakları ele geçirdi. Mısır, Gazze Şeridi'ni işgal etti. Ürdün ise Batı Şeria'yı işgal etti ve ardından ilhak etti. Mısır başlangıçta bir Tüm Filistin Hükûmeti'nin kurulmasını destekledi ancak 1959'da onu dağıttı. Mavera-i Ürdün bunu asla tanımadı ve bunun yerine Ürdün'ü oluşturmak için Batı Şeria'yı kendi topraklarıyla birleştirmeye karar verdi. İlhak 1950'de onaylandı ancak uluslararası toplum tarafından reddedildi. İsrail'in Mısır, Ürdün ve Suriye'ye karşı savaştığı 1967'deki Altı Gün Savaşı, İsrail'in diğer bölgelerin yanı sıra Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ni de işgal etmesiyle sona erdi.
1964'te Batı Şeria Ürdün'ün kontrolündeyken İsrail'e karşı koymak amacıyla burada Filistin Kurtuluş Örgütü kuruldu. FKÖ'nün Filistin Ulusal Şartı, Filistin'in sınırlarını İsrail de dahil olmak üzere manda yönetiminin geri kalan toprakları olarak tanımlıyor. Altı Gün Savaşı'nın ardından FKÖ Ürdün'e taşındı, ancak daha sonra 1971'de Lübnan'a taşındı.
Ekim 1974 Arap Birliği zirvesi, FKÖ'yü "Filistin halkının tek meşru temsilcisi" olarak belirledi ve "bağımsız bir acil durum kurma haklarını" yeniden teyit etti. Kasım 1974'te, FKÖ, BM Genel Kurulu tarafından Filistin sorunuyla ilgili tüm konularda yetkili olarak tanındı ve onlara BM'de "devlet dışı kuruluş" olarak gözlemci statüsü verildi.
Bağımsızlığı 15 Kasım 1988'de Cezayir'de ilan edilmiştir.[32] Aralarında Çin, Rusya, Hindistan ve Türkiye'nin de bulunduğu yüzden fazla ülke tarafından resmen tanınmaktadır. Bağımsızlığı ilan edildiği sırada Filistin Kurtuluş Örgütü'nün Filistin topraklarında hiçbir kontrolü yoktu. Günümüzde sadece Batı Şeria ve Gazze ŞeridiFilistinlilerin kontrolündedir ve bu bölgeler İsrail ordusunun işgali altındadır. Filistin ve İsrail yönetimleri arasındaki barış görüşmeleri devam etmektedir fakat görüşmelerden olumlu sonuç alınamamıştır.
Birleşmiş Milletler, 29 Kasım 2012'de Filistin'in BM'deki 'gözlemci kuruluş' statüsünü, 'üye olmayan gözlemci devlet' statüsüne yükseltmiştir.[33] BM Genel Kurulunda yapılan oylamada, Filistin'in talebi için 138 ülke, "evet", 9 ülke "hayır" oyu kullandı, 41 ülke çekimser kaldı. İsveç Parlamentosu 30 Ekim 2014 tarihinde Filistin Devletini resmen tanıdı. Bu karar Avrupa Birliği üyesi bir devletin aldığı ilk tanıma kararı oldu.[34] Eylül 2015 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda ilk defa Filistin bayrağı göndere çekildi. New York'taki BM Genel Kurulunda aybaşında yapılan oylamada, üye ülkelerin çoğunun 'evet' oyuyla kabul edilen tasarı uyarınca Vatikan bayrağıyla beraber Filistin bayrağının da diğer ülkelerin bayrağının arasında temsil edilmesi kararlaştırıldı.[35]
Coğrafya
Filistin Devleti tarafından talep edilen alanlarLevant'ta bulunuyor. Gazze Şeridi, Akdeniz ile batıda, Mısır ile güneyde, İsrail ile kuzeyde ve doğuda sınırlanmıştır. Batı Şeria, doğuda Ürdün ile; kuzeyde, güneyde ve batıda İsrail ile sınırlanmıştır. Dolayısıyla, Filistin Devleti tarafından talep edilen bölgeyi oluşturan iki kuşağın birbiriyle coğrafi sınırı yoktur ve İsrail tarafından ayrılmıştır. Bu alanlar kara alanlarına göre dünyanın 163. büyük ülkesini oluşturacaktır.[36][37]
Filistin'de bazı çevresel sorunlar vardır. Bunlar; Gazze Şeridi'nin karşılaştığı konular arasında çölleşme, tatlı suyun tuzlanması, kanalizasyon arıtma, su kaynaklı hastalıklar, toprak bozulması ve yeraltı su kaynaklarının tükenmesi ve kirlenmesidir. Batı Şeria'da aynı sorunların birçoğu geçerlidir. Tatlı su çok daha bol olmasına rağmen, devam etmekte olan anlaşmazlık nedeniyle erişim kısıtlanmaktadır.[38]
İklim
Filistin'deki sıcaklıklar çeşitlilik gösterir. Batı Şeria'daki iklim çoğunlukla Akdeniz İklimi'dir, yüksek bölgelerdeki kıyı şeridine göre batıya doğru biraz daha serindir. Doğuda, Batı Şeria, kuru ve sıcak iklim ile karakterize edilen Ölü Deniz'in batı kıyı şeridi de dahil olmak üzere birçok Judean Çölü'nü içerir. Gazze, kışları ılıman ve kuru, yazları sıcak ve yarı kurak bir iklime sahiptir.[39]İlkbahar, mart ve nisan ayları arasında gerçekleşir ve en sıcak aylar temmuz ve ağustos aylarıdır. Ortalama en yüksek sıcaklık 33 °C (91 °F)'dır. Ocak ise en soğuk aydır ve sıcaklık genellikle 7 °C (45 °F)'dır. Yağmur azdır ve genellikle kasım ve mart ayları arasında görülür. Yıllık yağış oranları yaklaşık 4,57 inç (116 mm)'dir.[40]
Hükûmet ve siyaset
Kırmızı renkte gösterilen Filistin yönetimi altındaki bölgeler
Filistin Merkezi İstatistik Bürosu'na (PCBS) göre, 26 Mayıs 2021 itibarıyla Filistin Devleti'nin 2021 ortası nüfusu 5.227.193'tür. PCBS Başkanı Ala Owad, 2021 sonu itibarıyla nüfusun 5,3 milyon olduğunu tahmin ediyor. 6.020 kilometrekarelik bir alanda, kilometrekare başına yaklaşık 827 kişilik bir nüfus yoğunluğu vardır.
Sağlık
Filistin Sağlık Bakanlığı'na (MOH) göre, 2017 yılı itibarıyla Filistin'de 743 birinci basamak sağlık merkezi (583'ü Batı Şeria'da ve 160'ı Gazze'de) ve 81 hastane (51'i Batı Şeria'da, Doğu Kudüs dahil) bulunuyor.
Eğitim
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın 2014 tarihli raporuna göre Filistin'de okuma-yazma oranı %96,3'tür. 15 yaş üzeri nüfusta cinsiyet farkı vardır; kadınların %5,9'u okuma yazma bilmezken, erkeklerin bu oranı %1,6'dır. Kadınlar arasında okuma-yazma bilmeme oranı 1997'de %20,3'ten 2014'te %6'nın altına düşmüştür.
Filistinlilerin %93'ü Müslümandır. Bunların büyük çoğunluğu İslam'ın Sünni mezhebinin takipçileridir. Filistinli Hristiyanlar %6'lık önemli bir azınlığı temsil ediyor ve bunu Dürziler ve daha küçük dinî topluluklar takip ediyor.
Kültür
Filistinliler etnik ve dilsel olarak Arap dünyasının bir parçası olarak görülüyor. Filistin kültürünün din, sanat, ebebiyat, spor mimarisi ve sinema üzerinde yoğun bir etkisi olmuştur.[48] Filistin kültürü, yerli geleneklerin, Arap geleneklerinin ve bölgeyi yöneten çeşitli imparatorlukların mirasının bir karışımıdır. Filistin toprakları Kenanlılar, Filistliler ve İsrailoğulları gibi her biri kendi kültürel dokusuna katkıda bulunan kadim uygarlıkların varlığına tanıklık etmiştir. 7. yüzyıldaki Arap fethi, o zamandan beri Filistin kimliğinin temel taşı olan İslam'ın etkisini getirdi. Dil, sanat ve mimariyi kapsayan İslami gelenekler, kültüre farklı özellikler katmıştır. Filistin'in kültürel ifadesi sıklıkla işgale ve baskıya karşı bir direniş biçimi olarak hizmet ediyor. Banksy'nin Beytüllahim'deki çalışmaları ve her yıl düzenlenen Filistin müzik ve sanat festivali Al-Mahatta gibi sokak sanatı bu kültürel direnişin örnekleridir.[49] Kudüs'ün Eski Şehri, Ağlama Duvarı, Mescid-i Aksa ve Kutsal Kabir Kilisesi gibi dini mekanlarıyla muazzam kültürel ve tarihi öneme sahiptir.[50]
^According to Article 4 of the 1994 Paris Protocol 1 Ekim 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Protokol Filistin Otoritesi'ne birden fazla para almaya izin verir. Batı Şeria'da İsrail yeni şekeli ve Ürdün dinarı yaygın olarak kabul edilir; Gazze Şeridi'nde ise, İsrail yeni şekeli ve Mısır lirası yaygın olarak kabul edilir.
^PLO Body Elects Abbas 'President of Palestine' 18 Ekim 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. 25 November 2008. Agence France-Presse (via MIFTAH). Retrieved 12 August 2017. "'I announce that the PLO Central Council has elected Mahmud Abbas president of the State of Palestine. He takes on this role from this day, November 23, 2008,' the body's chairman Salem al-Zaanun told reporters."
^"Palestinian National Council (PNC)". European Institute for Research on Mediterranean and Euro-Arab Cooperation. Medea Institute. 6 Ağustos 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Haziran 2014. The Palestinian National Council (PNC), Parliament in exile of the Palestinian people, is the most important institution of the Palestinian Liberation Organisation (PLO). The PNC elects the Executive Committee of the organization which makes up the leadership between sessions.
^"Palestine". GeoHive. Johan van der Heyden. 14 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ekim 2015.