1915 Van İsyanı ya da İkinci Van İsyanı (Ermenice: Վանի Հերոսամարտ), I. Dünya Savaşı sırasında Osmanlı İmparatorluğu'nun Van Vilayeti sınırları içindeki Ermenilerin çıkardıkları isyandır. Olayların süresi, Van Vilayeti'nin diğer bölgelerinde daha önce başlamış olmalarıyla birlikte, Van merkezine yayıldıkları süreyi esas alarak 19 Nisan-6 Mayıs 1915 arası olarak kabul edilmektedir.
1862 Osmanlı nüfus sayımına göre Van Vilayeti'ndeki toplam nüfus 418.700 iken; bu nüfusun 209.100'ü Müslüman, 209.600'ü Hristiyandı.[3] 1890 Osmanlı nüfus sayımı ise vilayetteki toplam nüfusu 430.000 olarak gösterirken, Ermenilerin nüfusunu 79.998 olarak vermektedir.[4] Bu sayıma göre Ermeniler; Van şehrinin %35'ini, Erciş'in %64'ünü, Çatak'ın %37'sini, Başkale'nin %18'ini, Bahçesaray'ın %48'ünü oluşturmaktaydı.[5] Diğer taraftan 1885 yılı sonlarında, Van'da yaşayan Ermeniler tarafından Armenakan partisi kuruldu. Bu parti, bölgedeki Ermenilerin Osmanlı İmparatorluğu'ndan bağımsızlığını kazanmasını amaçlamaktaydı.[6] 1887'de, Cenevre'deki Marksist Ermeniler tarafından kurulan Hınçak partisinin amacı, Anadolu'daki Ermenilerin siyasi ve millî bağımsızlığını sağlamaktı.[6] Bu parti adını, 1890 yılında İhtilâlci Hınçak Partisi olarak değiştirdi.[6] 1890 yazında, Tiflis'te kurulan Taşnaksutyun partisinin 1892'de açıklanan programına göre; isyan çıkararak, ihtilâlci çeteler kurarak, halkı silahlandırarak, hükûmet yetkilileri ve kurumları ile muhbir ve hainlere karşı hareketler düzenleyerek bölgedeki Ermenilere bağımsızlığını kazandırma, partinin esas ilkeleriydi.[6]
1894-1895'te çıkan Sason İsyanı ile yaşanan olaylar, uluslararası platforma taşındı.[6] Kurulan milletlerarası Tahkikat Komisyonu, 20 Temmuz 1895'te yayınladığı raporunda Sason olaylarında Ermenilerin masum olmadığını açıkladı.[6] 1895 yılında, özellikle Hınçak komitesi üyelerinin kışkırtmaları sonucu İstanbul, Divriği, Trabzon, Eğin, Develi, Akhisar, Erzincan, Gümüşhane, Bitlis, Bayburt, Urfa, Erzurum, Diyarbekir, Siverek, Malatya, Harput, Arapkir, Sivas, Merzifon, Maraş, Muş, Kayseri, Yozgat ve Zeytun'da birtakım olaylar çıktı. Bu olaylarda Türklerin yanı sıra, ayaklanmalara katılmayan Ermenilere karşı da cinayetler işlendi ve kundaklama faaliyetlerinde bulunuldu.[6] Yaşananların sonrasında Trabzon, Van, İstanbul, Sason, Harput, Adana ve Zeytun'da art arda isyanlar çıktı.[6] Bu isyanlara karşı 1894-1896 yılları arasında yapılan müdahalelerde, isyancıların yanında sivil halk da katledildi.[6]
I. Dünya Savaşı öncesinde Van Vilayeti'ndeki etnik dağılım tartışmalı bir konudur ve değişik kaynaklara göre farklılık göstermektedir. Genel olarak 1914 yılında Ermeniler Van Gölü kıyılarında yoğunlaşmıştı. Ermenilerin yoğun olarak yaşadığı yerler Van (HavasorGedikbulak ve Arçak olmak üzere üç alt birimde oluşuyordu), Artiş, Şatak, Başkale ve Bahçesaray idi. Ermeni Patrikliğinin 1912 sayılarına göre ise Van'da 110.897 Ermeni bulunurken, 1914 Osmanlı nüfus sayımı Ermeni nüfusunu 67.797 ve Müslümanların nüfusunu ise 179.422 olarak vermektedir.[7] 1914 Osmanlı sayımına göre vilayetteki en yüksek Ermeni nüfus oranı %42 ile Van'dayken; hiçbir Ermeni'nin olmadığı Şemdinan, bu alanda en düşük orana sahip yerleşim birimiydi.
Van Vilayeti'nin siyasî ve demografik haritaları
1915 yılında Van Vilayeti'nin siyasi haritası
1896 yılında Van Vilayeti'nde nüfus dağılımı
1914 yılına ait Van Vilayeti nüfus bilgileri
1915 yılında Van şehir merkezindeki nüfus dağılımı
Osmanlı Devleti Van Vilayeti'nde çeşitli kaynaklara göre nüfus verileri
1 Kasım 1914 günü Ruslar, düzenledikleri taarruzla Osmanlı topraklarına girdiler. Erzurum-Sarıkamış ekseninde Osmanlı İmparatorluğu'nun 25 kilometre içlerine ilerleyen Ruslar, kasım ayının sonunda durakladılar. Osmanlı kuvvetlerinde 9.000 ölü, 3.000 tutsak ve 2.800 asker kaçağı olmak üzere yaklaşık 14.800 kayıp vardı. Osmanlı 3. ordusunun yükünü azaltmak için Rusların kuvvetlerini ana saldırı yönünden uzaklaştırmak üzere 3. Piyade Alayı bulunduğu Trakya mevkinden Çoruh'a taşınmış ve başına Alman komutan Strange getirilmişti. Ardahan Harekâtı'nın ilk amacı Rusları Batum kıyıları üzerinde tutmaktı. Bu birim Acaralılardan da yardım aldı. Daha sonra Enver Paşa Sarıkamış Savaşı'nı desteklemek için bu gücün planını değiştirecekti. 22 Aralık tarihinde 3. Ordu Rusların elindeki Kars'a yönelme emrini aldı. Bu emir Sarıkamış Harekâtı'nın başlangıcı oldu. 3. Ordunun ilerlemesi karşısında Rusya'nın Kafkasya Valisi İllarion İvanoviç Vorontsov Daşkov, Rusların Kafkasya Ordusunu geri çekmeyi planladı. Ancak General Nikolay Yudeniç, Vali Vorontsov'un çekilme emrini dinlemedi ve Sarıkamış'ı savunmak için kaldı. Enver Paşa 3. Orduyu kendi komutası altına aldı ve Rus birliklerine karşı saldırıya geçti. 6 Ocak'ta 3. Ordu karargahı ateş altında kaldı. Hafız Hakkı Paşa geri çekilme emri verdi. 7 Ocak'ta 3. Ordunun ayakta kalan güçleri Erzurum yolunda geriye dönmeye başladılar. Enver Paşa yenilgiden sonra komutanlığı bırakarak İstanbul'a döndü.
1914'in Temmuz ayında Arşak Vramyan ve yardımcıları Van ilini temsilen Erzurum'da toplanan bir Ermeni Kongresine katıldılar. İttihat ve Terakki Partisi de bu müzakerelere Naci Bey ve Bahattin Şakir olmak üzere iki temsilci ile katıldı. Ermeni kaynaklarına göre Van Ermeni liderleri Aram Manukyan, Arşak Vramyan, Nikoğayos Poğos Mikaelyan (İşkhan) ve Armenak Yekaryan Ermenilere Osmanlı hükûmetine karşı çıkmak değil sadık kalmalarını söylüyorlardı[13] 1914'ün Eylül ayında 3. Ordu yaptığı arama operasyonları sonucu silah, mühimmat ve operasyonel belgeleri ele geçirdi. 20 Ekim'de 4. Rezerv Süvari Alayı devriye sırasında Hasankale'deki Ermeni evlerinde bir zula (silah deposu, tüfek) keşfetti.[14] Bu dönemde çok sayıda Ermeni Muş, Bitlis ve Van'da silahlanmaktaydı. Tarihçi Erikson Osmanlı yetkililerinin bu gizlenmiş bomba ve silahların bulunmasıyla şiddet olaylarına hazırlık yapıldığı sonucuna vardı.[14]
2 Kasım 1914 tarihinde Osmanlı Devleti Rusya'ya savaş açtı. 5 Kasım'da Ruslar Van'daki 3. Ordunun savunma hattına saldırıya geçtiler.[15] 19 Kasım'da Ruslar Saray ve Van'a doğru büyük bir operasyon başlattı.[15] Kasım ayında Osmanlı Jandarma birimlerinin (yerel güvenlik aygıtı) komutası el değiştirdi. Yerel güvenlik birimlerinin yönetim ve kontrolü daha önce Valilerin altında iken askeri yönetime geçti. Bu değişiklikle Van Valisi tarafından komuta edilen Van Jandarma bölüğü ve yedek süvari tümeni Üçüncü Orduya bağlandı.[16] Van Jandarma bölüğüne Binbaşı Ferit atandı.[17] Ancak, Vali Cevdet küçük bir grup askeri elinde tuttu.
1 Aralık 1914'te Cevdet Bey Ermeni ileri gelenleriyle bir toplantı yaptı.
15 Mart'ta Van Mahmudiye kaymakamı Ermenilerin Mahmudiye'de Müslümanları toplu halde katlederek camileri kendi atları için ahıra çevirdiklerini İstanbul'a bildirmiştir.[19] Ayrıca Van ili Saray kazası Kavlik (Keçikayası), Heretil (Kapıköy), Şezuhane, Yamanyurt, Belecek ve Özalp kazası Perâkal (Boyaldı) köylerindeki katliamlarla ilgili tutanak s:Ermeni faaliyetleri - Tutanak (Mahmûdî köylerindeki katliamlar - 15 Mart 1915) dökümünde öğrencilere zorla Hristiyanlık kabul ettirilmek istendiği ayrıca Perâkal’de Nezu Hatun'un gördüklerinden etkilenerek delirdiğini yazılmıştır.
25 Mart'ta, Van valisi Cevdet Bey Rusların Van'ı işgalini kolaylaştırmak için Ermeni yerli güçlerin hazırlık içinde bulunduklarını ve bunların örgütlü bir şekilde topluca isyan edeceklerini bildirmiştir.[20]
Van çevrede çatışmalar
15 Nisan'da Erciş'te Jandarma Ermenilerin alanda toplanmalarını istedi.[21] Toplanmanın sebebi vergi defterdarlarının jandarma eşliğinde Van kuzeyindeki köylülerin koyunu saymak idi. Vergi tahsildarı vergi değerlerinin hesaplanması ile ilgili Sultan beyanını iletti.[21] Erciş'te Ermenilerle Jandarma arasında çatışmalar başladı.[22] Anlaşmazlık önce köylülerle vergi tahsildarları arasında çıktı. İtilaflar Vergi tahsidarı ve güvenliğini sağlayan Jandarmalardan Banat Jandarma Karakoluna, daha sonra da diğer merkezlere sıçradı. 19 Nisan'da Arnold Toynbee kırsal alandaki çatışmalarda tek bir günde 2.500 erkeğin öldürüldüğünü öne sürmüştür.[21] Osmanlı kayıtları çatışmaları doğrulamakta fakat Jandarmanın bu ayaklanmayı bastırdığını belirtmektedir.[22]
17 Nisan Arşak Vramyan tutuklandı.[23] Nisan başında burada "öğretmenlik" yapan bir Ermeni Şadak ortasında tutuklandı. Şadak Ermenileri bu kişi lehine bir gösteri yürüyüşü yaptılar. Önde gelen Ermeniler Cevdet Bey'den bu sorunun çözülmesi talebiyle Nikoğayos Poğos Mikaelyan (İşkan) liderliğinde şehre gittiler. Nikoğayos Poğos Mikaelyan ve önde gelen Ermenilerin Hirj'de önleri kesilerek öldürüldüler. 17 Nisan'da ERF'nin üç liderinden geriye sadece o sırada Van şehrinde olan Aram Manukyan kaldı.
Osmanlı devletinin seferberlik ilanına Osmanlı vatandaşı olan Ermenilerin bazıları uysada pek çoğu bu çağrıya uymamıştır.[24] Osmanşı Korsu, Akhis, Beygeri, Arşin, Tasu gibi büyükçe köylerine istekte bulunmuş ama cevap alamamıştır.[24] Ocak 1915'te Bitlis'in Hizar kazasının Sekür Köyü Ermenileri askerlik yüzünden sorun çıkmıştır.[24] Osmanlı devleti asker kaçağı arayan jandarma müfrezesi bu bölgede çatışmaya girmiştir.[24]
Ermeni milisler özellikle Bitlis'i Van'a bağlayan bölgedeki Gevaş yolunu ulaşıma keserler.[24] Ayrıca bu bölgeden geçen önemli haberleşme hattı kesintiler yüzünden kullanılmaz hale gelir.[24] 20 Şubat 1915'te Bitlis Ermeni köylerinde Osmanlı güçleriyle çatışma devam ederken merkeze bulunan Viyris köyünde çarpışmalar çıktı.[24]
Van merkezde çatışmalar, 20 Nisan
20 Nisan'da ise Van içinde Ermeni ayaklanmaları oldu.[22]
Van valisi Cevdet Bey ortaklaşa Rus-Ermeni baskısı karşısında tutunamayarak 16/17 Mayıs gecesi geri çekilmek zorunda kaldı; böylece Van, Rus ve Ermenilerin eline geçti.[26]
Ermenilerin isyanı sonrasında Mayıs ayı içinde Rus birlikleri kenti ele geçirdiler.[22]
Van ilinin Ermenilerin yardımıyla Rusların eline geçmesi yüzünden Osmanlı ordusunun ikmal yolları kesilmiş; askere yiyecek ve cephane taşıyan kollar ise Ermeniler tarafından ateş altında kalmışlardı.[27]
Gerileme, Ağustos
Bu dönemde Van çevresinde 250 bin kadar Ermeni toplandı.[22]
Ağustos ayı içinde Osmanlı ordusu Van'ı bir süreliğine ele geçirdi. Rus ve Ermeni kuvvetleri şehri tekrar geri aldılar.[22]
Kayıplar
Van ilindeki Müslümanların % 62’si, Bitlis ilindekilerin % 42’si, Erzurum ilindekilerin % 31’i, Diyarbakır ilindekilerin ise % 26’sı ölmüştür.[29]
Uluslararası tepkiler
I. Dünya savaşı sırasında Van ilinde yaşananlar birçok defa güncel basında yer almış ve çok sayıda diplomatik yazışmaya kaynak olmuştur.
Ermeni Patriği bölgedeki Ermenilerin tecavüze uğradığını Osmanlı hükûmetine iletmiş, Batılı devletler bu iddiaları araştırmak için bir araştırma komisyonu kurulmuşlardır.[30] Sivas, Van, Erzincan ve Erzurum yörelerinde incelemeler yapılmıştır.[30] Komisyon raporunda, Sivas İsyanının ve Van İsyanının hâlâ devam ettiği ve bunlara karşı koyacak ne jandarma ne de bölgede silahlı güçler olduğu belirtilmiştir.[30]
Niles ve Sutherland Raporu
Niles ve Sutherland Raporu ABD Kongresi tarafından 1919 yılında I. Dünya Savaşı'nın ardından Osmanlı İmparatorluğu'nun doğu illerinde koşulları araştırmak için ve ne tür yardımın gerekli olduğunu değerlendirmek için ve Amerika'nın bölgeye yardımı koordine etmesinde yardımcı olması için yapılmış, Yakın Doğu (East Relief) için Amerikan Komitesi tarafından sağlanacak kaynakları belirlemek amacını gütmektedir.[31] Yüzbaşı Emory H. Niles ABD Ordusu ve Arthur E. Sutherland, Jr tarafından hazırlanmış ve Van kenti ve çevresi için detaylı bilgiler vermektedir.[32]
^Hovannisian, Richard G. (1997). The Armenian People from Ancient to Modern Times, Vol II Foreign Dominion to Statehood: The Fifteenth Century to the Twentieth Century. Palgrave Macmillan. s. 251. ISBN978-0-312-10169-5.
^abcArnold Toynbee, "The Treatment of Armenians", p. 109.
^abcdefAkşin, Prof. Dr. Sina (Ekim 2006). "XIV. I. Dünya Savaşı'nda Olup Bitenler". Ana çizgileriyle Türkiye'nin Yakın tarihi (6. Baskı bas.). Ankara: İmaj Yayıncılık. ss. 96-98. ISBN 975-7852-18-X.
Northcote, Dudley S. (1922). "Saving Forty Thousand Armenians". Current History. New York Times Co.,. 4 Temmuz 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Aralık 2008.
Halsey, Francis Whiting (1919). "History of the World War". The Literary Digest. Funk & Wagnalls Company. 16 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Aralık 2008.
Krikorian, Mesrob K. (1978). Armenians in the Service of the Ottoman Empire, 1860-1908. Routledge. ISBN9780710085641.
Hinterhoff, Eugene (1984). Persia: The Stepping Stone To India. Marshall Cavendish Illustrated Encyclopedia of World War I, vol iv. New York: Marshall Cavendish Corporation. ISBN0-86307-181-3.
Sakarya, İhsan (1984). İhsan Sakarya (Ed.). Belgelerle Ermeni sorunu (Gnkur. Basımevi bas.). Gnkur. Askeri Tarih ve Stratejik Etüt Başkanlığı yayınları. s. 492.