Erciş Van ilinin bir ilçesidir. Van Gölü'nden 5 km içeride, Van gölünden 25 metre yükseklikte kurulmuş olan Erciş'in Van il merkezine uzaklığı ise 100 kilometredir.
Coğrafyası
13. yüzyılda ünlü ticaret yolunun geçtiği Erciş'in bugün doğunun batıya açılan kapısı olması buraya ayrı bir önem kazandırmıştır. İran'dan Ortadoğu ülkelerine giden yol buradan geçmektedir. Erciş-Ağrı, Erciş-Bitlis ve Erciş-Van karayoluyla Türkiye'nin her tarafından gidilmektedir.
Erciş Ovası, Van Gölü kıyılarının en geniş ovalarından biridir. Ova, geniş vadiler boyunca içerilere sokulmuştur. Ilıca Deresi'nin[1] geçtiği yerlere "Hatun Çukurovası", üzerinde Erciş ilçesinin bulunduğu düzlüğe de "Suluova" adı verilmektedir. Ayrıca bol otlu ve sulu birçok ova ve yaylası bulunmaktadır. Belli başlı akarsuları, ovayı kuzeyden güneye geçen Ilıca Deresi,[1] Deliçay, İrşad Çayı ve Yekmal Çayı'dır.
Kuzeyinde Aladağ ve Tendürek, ilçeye yaklaştıkça Meydan Dağı, Gürgür Baba Dağı, Zurnaki Tepe, hemen devamında Grekor ve Kızılkaya Tepeleri ilçeye hakim yükseltilerdir. 1841 yılında Van Gölü sularının tekrar alçalıp yükselmesi sonucu Erciş halkı, eski yerleşim yerleri olan Erciş Kalesi ve civarını terk ederek Yukarı Çınarlı, Gölağzı, Kasımbağı, Alkanat ve Çelebibağı'na, idare merkezi de bugünkü Erciş'in kurulduğu 15-20 hanelik bir köy olan Eganis (Akans) adı verilen yere taşınmış ve burası Erciş adını almıştır. 1910 yılında ilçe olmuş, 18 Mayıs 1915'te Rus ve Ermeni işbirliği ile işgal edilmiş ve 1 Nisan 1918'de de kurtarılmıştır.
Tarihte Arzaşkun, Arsissa, Argişti Khinili, Arciş, Ardişi, Eganis, Erdiş şeklinde geçen ilçenin adını, Urartu Krallarından II. Arsissa veya bu topraklar üzerinde kurulduğu belirtilen Arsissa veya Arzaşkun adlı şehirlerden aldığı tahmin edilmektedir. Bugün Erciş'te birçok tarihî eser ve yer bulunmaktadır. İlçenin Çelebibağı mahallesinde Tunç Çağından günümüze kadar kullanılan ve üzerinde Urartular'a Selçuklu Hanedanı'na Osmanlılar'a, Celayirlilere ve Karakoyunlular'a ait değişik örneklerin bulunduğu mezarlığı, Van Bitlis ve Ağrı yol güzergahlarında bulunan Karakoyunlular'a ait Kadem Paşa Hatun, Zortul ve Akçayuva Kümbetleri, Osmanlı-İran savaşlarında büyük önem kazanan ve şu anda Van Gölü suları içerisinde sadece iki yıkık bedeni kalan Erciş Kalesi, ilçenin hemen kuzeyinde Urartular'dan kaldığı belirtilen Zernaki şehir kalıntısı sadece birkaçıdır.
Erciş, 1365-1469 arasında Doğu Anadolu ve Irak ve İran'a egemen olan Azeri Türkmen Karakoyunlu Devleti'nin başkentliğini de yapmıştır.
Doğu Anadolu bölgesinin Tatvan'la birlikte en gelişmiş ve düzenli ilçesidir. Ticaret hayatı güçlüdür fakat özellikle kükürt gibi doğal ürünlerini işleyecek bir orta boy sanayiden yoksundur. Şehrin önemli geçim kaynaklarının başında Erciş Şeker Fabrikası gelmektedir. Ayrıca Van Gölü havzasındaki ilçe belediyeler içerisinde ekonomik gelişme itibarıyla ilk sıradadır. Kültürel havza itibarıyla ise, Van kentinden çok Ahlat ve Adilcevaz kuzey Van Gölü hattına daha yakındır. Bu yönüyle Van ve Erzurum arasındaki kültürel geçiş bölgesi özelliği gösterir. Folklorik ögeleri daha çok Bitlis havzasının karakterini gösterir. Bölgesinin demografik ve ekonomik çekim merkezidir. Doğal güzellikleri itibarıyla Ahlat'tan sonra ayrıcalıklı bir yere sahiptir. Şehrin Osmanlı dönemindeki mahalle düzeni korunmakla beraber daha sonraki yıllarda yüksek katlı yapılaşmaların artmasıyla otantik görünümünü kaybetmiştir. Van Gölü kıyıları da aynı ekolojik sorunla yüz yüzedir.
Nüfus
Not: Büyükşehir yasası nedeniyle köyler mahalle statüsüne geçtiğinden 2013'ten itibaren kır nüfusu tabloda yer almamıştır.
Yerel yönetim
PKK-KCK'ya yardım ve destek verdiği gerekçesiyle 16 Eylül 2019'da tutuklanan belediye başkanı Yıldız Çetin'in yerine kaymakam Dr. Nuri Mehmetbeyoğlu kayyum olarak atandı.
2024 Türkiye yerel seçimleri sonucunda Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi adayı Baran Bilici seçimi kazandı.[25]
Ayrıca bakınız
Kaynakça
Dış bağlantılar