Tarımsal faaliyetler, sanayi, ticaret, tarih ve turizm bakımından Bakırçay havzasının en önemli ilçesidir. İyonya, Helen, Roma, Bizans dönemlerine ait anıtsal yapılar bulunan Bergama,[2]Selçuk ilçesi ile birlikte İzmir'de kültürel turizmin iki temsilcisinden birisi sayılmaktadır.[2] İlçenin merkezinde kurulu Pergamon antik kenti Helenistik dönemin kültür, bilim ve sanat merkezi olarak önem taşır.
En önemli bitki örtüsü fıstık çamı ve pamuk bitkisidir.
Köken bilimi
Özhan Öztürk'ün iddiasına göre Bergama, Hitit dilinde "Yüksek yerleşim/üs", Hitit-Kaşka sınırındaki Argoma (Suluova) ise aynı dilde "sınır yerleşimi/üssü" anlamına gelmektedir.[3] Yunanca Πέργαμος (Pergamos) olarak bilinmektedir.
Tarihçe
Bergama ilçe merkezi, Helenistik dönemde Pergamon Krallığı'nın başkenti olan antik Pergamon kentinin yer aldığı yamaçta kuruludur. Pergamon Krallığı'nın kurulmasından önce küçük ölçüde ziraat ile uğraşan insanların toplandığı bir yer olan Pergamon'un bilinen en eski tarihinin MÖ 3. bin yıl olduğu kabul edilir.[4] Yörenin en eski yeri Yortanlı Mezarlığı'dır.
Antik kent, M.Ö. 280-133 arasında Anadolu'daki en güçlü Hellenistik krallıklarından biri haline gelen Pergamon Krallığı'nın başkentliğini yapmış ve birçok önemli mimari eserle donatılmıştır. Döneminin en ünlü yapılarından olan Pergamon Kütüphaneleri ile antik dünyanın sağlık merkezi Pergamon Asklepieionu inşa edildi.
Roma İmparatorluğu M.Ö. 133'te Pergamon kentini ve devletini vasiyet yolu ile devraldı. Pergamon, bir Roma eyalet metropolü olarak Asya eyaletinin diğer metropolleri olan Smyrna (İzmir), Efes (Selçuk) ile rekabeti sürdürdü.[5]Hekim Galen'in bildirdiğine göre Pergamon kent merkezinin nüfusu M.Ö. 2. yüzyılda 120 bine ulaştı. Kent, 262'deki depremde büyük zarar gördü.
7. ve 8. yüzyıllarda Arap akınlarına maruz kalan kenti 716'da Arap komutan Mesleme fethetti. Bu olayda erkekleri öldürülen, kadınlar ve çocukları ise köle olarak satılan satılan kent, yaklaşık 200 yıl virane olarak kaldı.[6]
1170 yılında Bizans imparatoru I. Manuil döneminde yeniden inşa edildi.[7] 1302'de Bizanslılar tarafından terkedilen şehir bundan az sonra bu bölgede faaliyet gösteren Karesioğulları'nın idaresinde kaldı.[8] 1333'te şehre gelen İbn Battuta buranın harap bir belde olduğunu, fakat son derece müstahkem kalesinin bulunduğunu belirtmiştir.[8]
Bergama Emiri Yahşi Han'ın 1341'den ölümünden sonra Bergama Osmanlılar hakimiyetine geçti. 1868'e kadar merkezi Balıkesir olan Karesi Sancağı'na bağlı olan Bergama, 1868-1877 arası merkezi Manisa olan Saruhan Sancağı'na, daha sonra İzmir Sancağı'na bağlandı. İzmir Sancağı'nın 10 kazasından biri olan Bergama'nın 6 nahiyesi bulunuyordu.[9] 1831 yılında yapılan ilk Osmanlı nüfus sayımına göre Bergama'nın erkek nüfusu 3452 kişi idi ve hiç gayrimüslim yoktu. 1879 tarihli Aydın Vilayeti Salnamesine göre ise; kazanın 32 bin nüfusunun 25 bini Müslim, 6 bini gayr-ı müslim idi. 1877-1878 Osmanlı Rus Savaşı ve Balkan Savaşları'ndan sonra yaşanan toplu göç sonucunda muhacirlerin yerleştirildiği kazalardan birisi de Bergama idi.[9]
Coğrafya
Bergama, İzmir'in kuzeyinde, Bakırçay Havzası'nda yer alır. Türkiye'nin en büyük ilçelerinden biri olan Bergama'nın yüz ölçümü 1.544 km2'dir.[1] İlçenin güneyinde Aliağa, doğusunda Kınık ve Manisa ilinin Soma ve Yunusemre ilçeleri, kuzeyinde Balıkesir ilinin İvrindi, Burhaniye ve Ayvalık ilçeleri, batısında Dikili, güneybatısında Ege Denizi bulunmaktadır. İl merkezine uzaklığı 103 km'dir. Bergama'ya toplam 137 mahalle bağlıdır.
İlçe, Ege Bölgesi'nin kuzeybatısında olup 39° 07 kuzey enleminde ve 27° 12 doğu boylamında yer almaktadır. Kuzeyinde Madra Dağı, güneyinde Yunt Dağı, dağ silsileleri ile çevrili Bakırçay Havzası'nda kurulmuştur. Bakırçay Ovası'nın uzunluğu 45 km, genişliği yer yer 15–20 km arasında değişmektedir. İlçe merkezinin rakımı 68 metre, Akropol'deki rakımı 331 metredir. İlçenin İzmir'e ve komşu iller olan Manisa, Balıkesir gibi merkezlere olan uzaklığı 100 km civarındadır. İlçe, merkezi dahil olmak üzere, Zeytindağ, Yuntdağ, Göçbeyli, Turanlı ve Kozak bucakları olarak altı bucağa ayrılmıştır. Kozak bucağı, eskiden Karesi Sancağı'na bağlı bir ilçe idi.
İklim
Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı Akdeniz iklimi egemendir. Kışlar çok sert geçmez. Hava sıcaklıkları genel ortalamalar içerisindedir. Rüzgarlar yaz ve kış kuzeyden yıldız, kuzeydoğudan poyraz, kuzeybatıdan karayel şeklinde eser. Lodos ve batı rüzgarları yağmur getirir. Yıllık toplam yağış tutarı 601 mm civarındadır.
Not: Büyükşehir yasası nedeniyle köyler mahalle statüsüne geçtiğinden 2013'ten itibaren kır nüfusu tabloda yer almamıştır.
Ekonomi
Bergama ekonomisi ağırlıklı olarak tarıma dayalıdır. Verimli Bakırçay Ovası'nda tütün, pamuk, zeytin ve üzüm yetiştirilmektedir. Kozak Yaylası'nda ekonomik getirisi yüksek olan çam fıstığı önemli bir gelir kaynağıdır. Günümüzde özellikle dağ köylerinde arıcılık giderek gelişmekte ve önemli bir geçim kaynağı haline gelmektedir. Tarıma dayalı sanayi de son yıllarda gelişme göstermektedir. İlçede halıcılık ve kilim dokumacılığı gelişmiştir.
Pergamon antik kenti, Bergama Müzesi, Kızıl Avlu, Selçuklu ve Osmanlılardan kalan cami, hamam, han, köprü gibi yapılar yıllar önce Bergama'da kültür turizminin başlamasına ve gelişmesine zemin hazırlamıştır.[2]
Kültür
Tarihi Yerler
Akropol
II. Eumenes devrinin en önemli yapıları arasında Galatların mağlup edilmesi anısına inşa edilen Zeus Sunağı, Athena Tapınağı'nın propylonu ve onu çevreleyen stoaları; 200.000 kitap rulosunun muhafaza edildiği ünlü kütüphane, büyük saray ve kent surları yer alır. Bu gelişme dönemi sırasında daha önce inşa edilmiş olan Athena Tapınağı ile on bin seyirci kapasiteli antik çağın en dik tiyatrosu korunmuş, kent bu çekirdeğin üç bir tarafında yelpaze biçiminde açılan bir plan düzeni içerisinde gelişmiştir.
Yukarı şehir daha çok kral aileleri ile ileri gelenlerin, aydınların, komutanların ikamet ettiği bir merkezdeydi. Bu nedenle burasının resmi bir karakteri vardır.
Kentin orta kesiminde kuzeyden güneye doğru Hera ve Demeter kutsal alanları, Asklepios Tapınağı, Gymnasionlar ve kent çeşmesi yer almaktaydı. Bu yönü ile orta kentte, yönetim ile doğrudan ilgili olmayan yapılarla, halkın rahatlıkla girip çıktığı toplantı yerleri bulunmaktaydı.
Aşağı kentte Aşağı Agora, orta ve yukarı şehre çıkan ana yolun iki yanında sınırlanan çok sayıda dükkân, Attalos evi olarak adlandırılan peristylli evler yer alır. Yukarı şehirdeki agora, mevki ve konum olarak yüksekte yer alıyordu. Dolayısıyla aşağı agora kentin ticaret merkezi olarak yer almaktaydı.[34]
Asklepion
Bergama Asklepion'u Eskiçağ'da önemli bir sağlık tedavi merkezi idi. Pausanias'a göre Bergama'da ilk Asklepios Tapınağı M.Ö. 4. yüzyılın ilk yarısında kurulmuştu. Kazılarda kutsal yerin M.Ö. 4. yüzyıldan beri var olduğu ve Hellenistik Dönemde geliştiği saptanmıştır. Asklepios Kutsal Alanı, galerili avlusu, 3500 kişilik tiyatro yapısı, İmparator Hadrianus'a ait kült salonu, kütüphanesi, yuvarlak planlı Asklepios Tapınağı ile Roma Dönemi'nde oldukça önemli bir sağlık merkeziydi.
Güney kesiminde Hellenistik Dönemden kalma üç küçük tapınak ile uyku odaları, kutsal kaynak ve havuzlar bulunmaktadır. Kutsal kaynak yanında burada tedavi gören hastaların soğuk ve sıcak havadan korunmasını sağlamak amacıyla uzun bir yer altı tüneli yapılmıştır.
Bu yer altı tünelinin hemen kuzeyinde yuvarlak planlı Asklepios Tapınağı yer alır. Bu tapınak Roma'daki Pantheon örnek alınarak M.S. 150 yıllarında Konsül L.C Rufinus tarafından yaptırılmıştır. Burada genellikle telkin ve fizik tedavinin bugün halen kullanılmakta olan çeşitli şekilleri uygulanmaktaydı. Kutsal sudan içilmesi, su-çamur banyoları, açlık-susuzluk kürleri, şifalı otlar, kremlerle yağlanma başlıca tedavi yöntemleriydi.[34]
Bazilika
Binanın tamamının tuğladan yapılmış olması ve büyük ön avlusu sebebi ile tapınak halk arasında “Kızıl Avlu” olarak adlandırılmıştır. Avlusu yüksek duvarlarla dışarıya kapalı idi. Mısır Tanrılarına verilen önem sebebi ile tapınak Roma Dönemi aşağı Bergama kentinin tam merkezine inşa edilmiştir.
Tapınağın avlusu ile bütünleşmesine engel teşkil eden Selinos çayında, bugün halen kullanılmakta olan su tünelleri inşa edilmiştir.
Kült ve sanat tarihi verilerine dayanarak tapınağın M.S. ikinci yüzyılda, muhtemelen İmparator Hadrian döneminde inşa edildiği ve Mısır tanrıları hem Serapis hem İsis'e ithaf edildiği söylenebilir. Ancak tapınağın iki yanındaki yuvarlak yapıda kült mihraplarının bulunmasına karşılık tanrıların kimler olduğu bilinmemektedir. Erken Bizans döneminde kutsal mekânın içine ilaveler yapılan tapınak Anadolu'daki erken yedi kiliseden biri olarak kullanılmaya devam etmiştir.[34]
Allianoi
Allianoi, "Sağlık Tanrısı Asklepois"in yurdu olarak bilinmektedir. Asklepios Antik Grek mitolojisinde hasta insanlara şifa dağıtan, hekimliğin ve tıp biliminin tanrısıydı. Apolion, oğlu Asklepios'u yarı at yarı insan olan Khiron'a emanet etti. Khiron ona okuma, yazma ve önemli hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçların formüllerini öğretti. Asklepios'un ünü kısa sürede yayıldı. Asklepios ölüleri de diriltiyordu. Zeus buna kızdığı için Asklepios'u öldürttü. Yunanlar Asklepios'un adını yaşatmak amacı ile aynı isimle sağlık merkezleri yaptılar. Allianoi de bunlardan birisidir.
Topraklarından 45 derece kükürtlü su çıkan şifa merkezi Allianoi, bu özelliğiyle dünyanın dört büyük sağlık merkezinden birisidir. Pergamon Krallığı'nın sayfiye yeri olan bölge, yıllarca Hydroterapi (suyla tedavi) merkezi olarak hizmet vermiş. Yortantı Barajı'nın yapım aşamasında antik değeri anlaşılan bölgede, hızlandırılan kazı çalışmaları esnasında, bölgenin Helenistik Çağ'da kurulduğu ve en parlak dönemini Roma İmparatorluğu Hadrian'la yaşadığı ortaya konulmuştur. Bu kazı çalışmaları sayesinde, kentin sağlık merkezi Asklepionlar'dan biri olduğu anlaşılmış.
Kazılar sayesinde Bergama, arkeoloji alanında bölgenin ve Türkiye'nin önemini daha da artıran Asklepieion kültürünün Anadolu'da yaygın olduğunu da kanıtlandı. Bergama'nın yaklaşık 23 kilometre doğusunda Bergama-İvrindi karayolunun üzerinde yapılan kazı çalışmalarıyla ortaya çıkarılan Allianoi antik yerleşmesi M.Ö. 1. yüzyılda Paşa Ilıcası ve çevresinde kurulmuştur. 1998-99 yılı kazıları sonucunda Helenistik Çağ, mimari, buluntularının yanı sıra özellikle M.S. 2. yüzyıla ait pek çok arkeolojik eser ele geçirildi. Ayrıca kazılarda; çok sayıda heykeltıraşlık eser, metal eserler, çanak çömlek, kandiller, kemik objeler, çok sayıda üzeri işlemeli cam eser, 1500 civarında altın, gümüş ve bronz sikke, en son olarak da 2. yüzyıl Roma döneminden kalma mermer Afrodit heykeli bulundu. Bugüne kadar kazıda çıkan önemli eserler arasında Afrodit heykeli, iki Asklepios başı, torsolar, termal havuzlar, heykeltıraşlık parçalar, dükkânlar, çeşme, şarap imalathanesi, seramik fırınları, antik kaideler bulunmaktadır.[34] Halk oyunları
Bergama Zeybeği, Harmandalı, Bergama Bengisi, Güvende, Somalı, Yalabı, Dağlı, Arpazlı, Çekirdeksiz Bağlarım karma oyunlardır. İsmailli, Jandarma, Yunddaği, Sebai, Üç parmak, Koca Arap, Nacakoğlu erkeklerin oynadığı oyunlardır. Bergama Konakları, Entarisi Mavili, Zahide Molla, Findik Sıdıkam, Al Basma, Kız Harmandalısı, Ey Yüceler, Al Basmadan Donu Var, Sepetçioğlu ise kadınların oynadığı oyunlardır. Tahir Musa Ceylan'ın "Diri Aşk" romanının bir kısmı Bergama'da geçmektedir.
UNESCO Dünya Mirası Listesi
Uzun uğraşlar sonucunda Bergama 22.06.2014 tarihinde Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen toplantının ardından UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girdi. Türkiye'nin, 2011'de geçici listeye kabul edilen diğer adayı Bergama da bu toplantıyla, "Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı" dosyasıyla asıl listeye girdi. Bergama UNESCO Dünya Mirası'ne giren 999. miras oldu.[35]
Yönetim
Belediye başkanları
Belediye başkanları, partileri ve aldıkları oy oranları
İlçede; 134 ilköğretim, 15 ortaöğretim kurumu bulunmaktadır. Bu okullarda 16.074 öğrenci eğitim görmekte ve 1012 öğretmen görev yapmaktadır. Yüksek öğrenim kurumları olarak da Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Meslek Yüksekokulları bulunmaktadır.
Altyapı
Bergama'da kurulan katı atık yönetim tesisi Bakırçay Havzası'ndaki ilçelere hizmet vermektedir.[36]İZBAN'ın Aliağa'dan Bergama'ya kadar 50 km uzatılması için çalışmalar 2018'de başladı.[37]
^Bergama Parku "yüksek" + huma(ti) “yerleşim” ve Arguma erha “sınır” + huma(ti) “yerleşim” Özhan Öztürk. Pontus: Antik Çağ’dan Günümüze Karadeniz’in Etnik ve Siyasi Tarihi. Nika Yayınları. Ankara, 2016 (3. Baskı) s. 438-39
^Yılmaz, Cuma Ali; Gülerdoğan, Fırat. "Helenistik Dönemin Metropol Şehri: Pergamon". Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Cilt: 31, Sayı 1, Ocak 2021. 20 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2021.
^"1935 Genel Nüfus Sayımı"(PDF). 20 İlkteşrin 1935 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 2 Haziran 2021 tarihinde kaynağından(PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021.
^ . "1945 Genel Nüfus Sayımı"(PDF). 21 Ekim 1945 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 15 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından(PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021.
^ . "1955 Genel Nüfus Sayımı"(PDF). 23 Ekim 1955 Genel Nüfus Sayımı. DİE. 2 Haziran 2021 tarihinde kaynağından(PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Şubat 2021.
"Merkezi Dağıtım Sistemi"(html) (Doğrudan bir kaynak olmayıp ilgili veriye ulaşmak için sorgulama yapılmalıdır). Türkiye İstatistik Kurumu. Erişim tarihi: 13 Nisan 2016.
"Bergama Nüfusu - İzmir". nufusu.com. Erişim tarihi: 5 Şubat 2021.Arşivlenmesi gereken bağlantıya sahip kaynak şablonu içeren maddeler (link)
"İzmir Bergama Nüfusu". nufusune.com.Arşivlenmesi gereken bağlantıya sahip kaynak şablonu içeren maddeler (link)