4 Eylül 1939'da Birleşik Parti grubu, Hertzog'un II. Dünya Savaşı'nda tarafsızlık duruşunu kabul etmeyi reddetti ve Hertzog'u görevden aldırarak yerine Smuts'u geçirdi. Smuts, Başbakan olduktan sonra 6 Eylül'de Güney Afrika'nın Almanya ve Mihver Devletleri ile resmen savaş halinde olduğunu ilan etti.[2] Smuts, Güney Afrika'nın Ümit Burnu çevresindeki uzun deniz yolunu kontrol etmesinden doğan küresel stratejik önemi nedeniyle, Güney Afrika'yı olası herhangi bir Alman deniz istilasına karşı korumak için hemen savunmalar inşa etmeye başladı.
Gelecekte başbakan olacak John Vorster ve Nazi yanlısı/İngiliz karşıtı Ossewabrandwag'ın diğer üyeleri, Güney Afrika'nın savaşa katılımına şiddetle itiraz etti. Smuts, Ossewabrandwag hareketine karşı sert önlemler aldı ve savaş süresince Vorster dahil liderlerini hapse attı.
Mareşal ve Başbakan Smuts
Birleşik Krallık'ın savaş zamanındaki Başbakanı Winston Churchill tarafından sürekli tavsiyesi istenen Mareşal Jan Smuts, ordudaki İngiliz olmayan tek önemli generaldi. Smuts, 1939'da İmparatorluk Savaş Kabinesi'ne savaş yanlısı en kıdemli Güney Afrikalı olarak davet edildi. 28 Mayıs 1941'de Smuts, İngiliz Ordusu'nun Feldmareşali olarak atandı ve bu rütbeye sahip ilk Güney Afrikalı oldu. Nihayetinde Smuts, İngiliz müesses nizamına, Kral VI. George'a ve Winston Churchill'e olan yakınlığı nedeniyle ağır bir siyasi bedel ödeyecekti, bu yakınlık Smuts'u Afrikanerler arasında pek popüler hale getirmedi ve nihai düşüşüne yol açtı.
İnsan gücü
Eylül 1939'da savaş ilanıyla birlikte, Güney Afrika Ordusu yalnızca 5.353 askerden oluşuyordu,[2] gönüllülere barış zamanında eğitim veren ve savaş zamanında ordunun ana gövdesini oluşturacak olan Aktif Yurttaş Gücü'nün (ACF) 14.631 askeri daha vardı. Savaş öncesi planlar, ordunun Güney Afrika dışında savaşacağını öngörmüyordu ve ordu yalnızca ülke içinde yaşanacak savaşlar için eğitilmiş ve teçhiz edilmişti.
Savaş sırasında Güney Afrika'nın sürekli olarak karşı karşıya olduğu sorunlardan biri, müsait insan kıtlığıydı. Irk politikaları nedeniyle yalnızca Avrupa kökenlilerin silahlandırılması düşünülüyordu, bu da 20 ila 40 yaşları arasındaki mevcut insan gücü havuzunu yaklaşık 320.000 ile sınırlıyordu. Ek olarak, Almanya'ya savaş ilanı Güney Afrika parlamentosunda yalnızca dar bir çoğunluğun desteğini aldı ve evrensel olarak popüler olmaktan çok uzaktı. Gerçekten de savaşa aktif olarak karşı çıkan önemli bir azınlık vardı ve bu koşullar altında zorunlu askerlik asla bir seçenek değildi. Ordunun genişlemesi ve denizaşırı konuşlandırılması tamamen gönüllülere bağlıydı.
O zamanlar ülkenin ırka karşı tutumu göz önüne alındığında, çok daha büyük olan siyahi nüfustan askere alımlar pek düşünülmemişti. Bunun yerine, olabildiğince çok beyazı savaş ve teknik silahlar için müsait hale getirme çabası içinde daha kabul edilebilir Renkli Kaplı ve Hintli nüfuslardan seçilen sürücüler ve öncüler sağlamak için bir dizi kolordu oluşturuldu. Bu kolordular nihayetinde Kap Kolordusu ile birleştirildi. Öncülük ve işçilik görevleri için siyahlardan oluşan bir Yerli Askeri Birlik de kuruldu. Bu birlik, esas olarak öz savunma ve devriye görevleri olmak üzere bazı görevleri için silahlandırıldı, ancak Avrupalılara karşı gerçek savaşa katılmalarına asla izin verilmedi.
II. Dünya Savaşı'nda askeri katkılar ve kayıplar
Güney Afrika Savunma Kuvvetleri, birçok cepheye katkıda bulundu. Güney Afrika'nın savaşa katkısı, esas olarak Kuzey Afrika Cephesi (Çöl Savaşı) ve İtalya Seferi için asker, havacı ve malzeme tedarikinin yanı sıra, Güney Afrika'nın ucunda birleşen Atlantik Okyanusu ve Hint Okyanusu'na bitişik önemli limanlarına yanaşan Müttefik gemilerinden oluşuyordu. Çok sayıda Güney Afrikalı gönüllü de Kraliyet Hava Kuvvetleri altında hizmet etti.
Güney Afrikalıların katkıda bulunduğu bir diğer önemli zafer, Madagaskar'ın Vichy Fransası'nın kontrolünden kurtarılmasıydı. Güney Afrikalı askerlerin yardım ettiği İngiliz birlikleri, Japon İmparatorluğu tarafından ele geçirilmesini engellemek için 4 Mayıs 1942'de[4] Güney Afrika'dan yola çıkarak stratejik öneme sahip adaya çıkarma yaptı.
Güney Afrika 2. Piyade Tümeni, 1942'de Kuzey Afrika'daki bir dizi muharebede yer aldı, ancak 21 Haziran 1942'de tümenin iki piyade tugayı ve destek birimlerinin çoğu Gazala Muharbesi'nde esir düştü.
Güney Afrika 3. Piyade Tümeni hiçbir savaşta aktif rol almadı, bunun yerine Güney Afrika'nın iç savunma kuvvetlerini organize etti ve eğitti, garnizon görevlerini yerine getirdi ve 1. ve 2. Piyade Tümenleri için yedek asker sağladı. Bu tümenin kurucu tugaylarından biri olan 7. Motorize Tugay, 1942'de Madagaskar'ın işgaline katıldı.
Çok sayıda Güney Afrikalı havacı da İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri'nde gönüllü olarak hizmet etti.
Güney Afrika, Japon İmparatorluk Donanması'na karşı deniz çatışmalarında denizci tedarik ederek ve gemilere adam sağlayarak Japonya'ya karşı savaş çabalarına katkıda bulundu.[8]
Savaş sırasında Güney Afrika ordusunda yaklaşık 334.000 asker tam zamanlı hizmet için gönüllü oldu (211.000 beyaz, 77.000 siyahi ve 46.000 renkli ve Hint). İngiliz Milletler Topluluğu Savaş Mezarları Komisyonu, II. Dünya Savaşı sırasında ölen 11.023 bilinen Güney Afrikalının kayıtlarına sahiptir.[9]
^BROWN, J.A. A Gathering of Eagles: The Campaigns of the South African Air Force in Italian East Africa 1940–1941. Purnell, Cape Town. 1970. p. 37
^BROWN, J.A. Eagles Strike: Campaigns of the South African Air Force in Egypt, Cyrenaica, Libya, Tunisia, Tripolitana and Madagascar 1941–1943. Purnell, Cape Town. 1974. p. 387
^MARTIN, H.J. & ORPEN N. Eagles Victorious. Purnell, Cape Town. 1977. p. 331
^MARTIN, H.J. & ORPEN N. Eagles Victorious. Purnell, Cape Town. 1977. p. 246
^MARTIN, H. J. & ORPEN N. Eagles Victorious. Purnell, Cape Town. 1977. p. 242