Yahudi İspanyolcası (İbrani yazısı: judeo-espanyol גﬞודﬞיאו־איספאנייול) veya Ladino (judyo, גﬞודﬞייו), Hint-Avrupa dil ailesinin Latin koluna bağlı Eski İspanyolca kökenli bir dildir. Yahudiler tarafından konuşulduğu için "Judeo- (Yahudi)" öntakısını almış olan dil, bazı filologlarca Standart İspanyolcanın tarihi bir varyantı olarak da değerlendirilmektedir.[1][2][3][4][5]
Yahudi İspanyolcasını yaklaşık 100.000 ila 200.000 kişinin konuştuğu düşünülmekle birlikte konuşanlarının net sayısı bilinememektedir. Bunun sebepleri, bugün yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olması, konuşanlarını genellikle 65 yaşının üstündekilerin oluşturması ve genç kuşaklara artık aktarılmaması, hiçbir ülkede resmî statüsünün bulunmaması ve ayrıca Modern İspanyolca tarafından asimile edilmesi sayılabilir. Bugün, başta İsrail ve Türkiye olmak üzere birçok ülkede konuşulmaktadır.[9][10][11][12]
Temel olarak eski İspanyolcayı yansıttığı ve İspanya kökenli olduğu için, 15. yüzyıldan beri, en yaygın ismi, Español (oku. Espanyol) yani İspanyolca olmuştur. Türkiye'de, Yahudi İspanyolcasını konuşanlar, dillerine en sık olarak "Espanyol" derler. Buna karşıt, Standart İspanyolcaya da "Kastilyano" (Kastilyaca), "Espanyol de Espanya" (İspanya İspanyolcası) veya Espanyol Halís (Halis İspanyolca) demektedirler. Türkiye'de var olan 19.000 Sefarad'ın sadece 8.000'inin Yahudi İspanyolcası konuştuğu düşünülmektedir ve bunların çoğu 65 yaş üzerindedir. Ladino 65 yaşın altındaki Yahudiler tarafından anlaşılsa bile artık konuşulmamaktadır. Bu yüzden Ladino ciddi bir yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.
Yahudi İspanyolcası konuşan Yahudilerin çoğunluğu, tarih boyunca Osmanlı topraklarında bulunmuşlardır. Osmanlılar da bu dile "Yahudice" demişlerdir. Bu sözcüğü Yahudiler kendi dillerine çevirip, Yahudi İspanyolcasına, "Djudió" (oku. Cudyo) (Türkiye, Yunanistan) veya "Djidió" (oku. Cidyo) (Bulgaristan, diğer balkan ülkeleri) demişlerdir.
İsrail'de: "(e)spanyol(it)", "(e)şpanyol(it)" veya "Spanyolo",
Yunanistan'ın bir kısmı, Bulgaristan, Saray Bosna ve Romanya'da: "Cudezmo",
Selanik'te, "Ladino",
Fas'ta, "Haketiya" ya da "Hakitiya"
Bütün konuşanlar arasında en çok kabul edilen ve en genelgeçer isim; "Espanyol" (İspanyolca) ve "Djudió"dur (Cudyo yani Yahudice).
Bunun dışında, yaygın olarak "Ladino" ve "Sefaradi" isimleriyle de bilinir.
Ancak, dünya çapında en geçerli olan ve akademisyenlerin de kullandığı ismi "Djudeo-Espanyol" (oku. Cudeo Espanyol)'dur, yani Yahudi İspanyolcası ya da Musevi İspanyolcası'dır.
Ayrıca Türkçede "Yahudice" ve "Musevice" isimleriyle de bilinir.
Türkiye'de Türkiye Yahudileri tarafından çıkartılan Şalom gazetesinin sadece bir sayfası, Ladino dilinde basılmakta diğer sayfalarında ise Türkçe kullanılmaktadır. Ayrıca, iki haftada bir sadece Yahudi İspanyolcası bir ek, "El Amaneser"i çıkarmaktadır. [7][8][10][12][13][14][15][16][17][18][19]
Kökeni
I. yüzyıl ile VI. yüzyıl arasında Roma İmparatorluğu'nun farklı yerlerinden, çoğunlukla da Filistin'den göç eden Yahudiler, İspanya'ya yerleşmişlerdir. İspanya'da yaşayamaya başlayan Yahudiler, VII. yüzyılın başlarında, o zamanın İspanya'sında konuşulan antik İspanyolcayı konuşmaya başlamışlardır ve 1492 yılına kadar ana dilleri olarak eski İspanyolcayı konuşmuşlardır.
711 yılında İspanya, Emeviler tarafından fethedilmiş, 1492 yılının başında da İspanyollar tarafından geri alınmıştır. Ülkede birlik adına Kastilya kraliçesi Isabella ile Aragonya kralı Ferdinand evlenip, diğer küçük krallıkları da boyunduruklarına alarak "Katolik İspanya Kraliyeti"ni oluşturmuşlar.
Kral ve kraliçe, Ferdinand ve Isabella, ilk faaliyet olarak, 31 Mart 1492'de, ülkede yaşayan tüm Müslüman ve Yahudilerin din değiştirerek KatolikHristiyan olmalarını ya da dört ay içinde tüm mal ve mülklerini geride bırakarak ülkeyi terk etmeleri yasası çıkarmışlardır.
Bunun üzerine, dönemin Osmanlı padişahı II. Bayezid, İspanya topraklarında yaşayan Müslüman ve Yahudileri hem Kuzey Afrika hem de Akdeniz üzerinden kaçırarak Osmanlı topraklarına yerleştirmiştir. 4 aylık dönemin sonunda İspanya'daki Yahudilerin 150.000'i Osmanlılara, 50.000'i diğer ülkelere (Fransa ve Portekiz) göç etmişlerdir. Ülkede kalan Yahudi ve Müslüman'lar ya din değiştirmiş ya da aslanlara yedirilmiştir. 1497'de Portekiz Krallığı da aynı yasayı çıkartınca, oradaki Yahudilerin çoğu sözde din değiştirmiş, ancak uygulamada dinlerini korumuşlar, daha sonra da ülkeyi normal yollarla terk edip diğer Sefaradların bulunduğu yerlere veya Güney Amerika'ya yerleşmişlerdir.
Sonuç olarak, 1492'de İspanya'dan kovulan Yahudiler Osmanlı İmparatorluğu'nda eski İspanyolcayı ya da Yahudi İspanyolcasını serbestçe kullanmışlar, kitap ve gazeteler yayımlamışlardır. Hatta Osmanlı'da uzunca bir dönem ticaret dili olarak Yahudi olmayanlar tarafından da kullanılmıştır. Dolayısıyla bütün bu yollarla ve dilin aile içinde kulaktan kulağa, konservatif bir şekilde aktarılmasıyla da Yahudi İspanyolcası, İspanya'daki dil değişimlerinden etkilenmeyip, 15. yüzyıl İspanyolcasını neredeyse günümüze değin taşıyabilmişlerdir. Ancak bugün hem ciddi bir yok olma hem de modern İspanyolca tarafından asimile olma tehlikesiyle karşı karşıyadır.[6][7][10][16][20]
İmla, yazı ve alfabesi
1492'ye kadarki Yahudi İspanyolcası
600'lü yılların başından 1492'ye kadar İspanyolca konuşan Yahudilerin dilleri, o dönemin İspanyolcasıyla neredeyse aynı idi. Sadece çok küçük üç fark barındırıyordu:
Dinle ilgili bazı terimler farklılık gösteriyordu.
Örneğin İbranice Cumartesi anlamındaki "Şab(b)at" "(שבת)" sözcüğü, Latince "Sabbatum" olmuş, oradan da İspanyolcaya "Sávado" (Modern: Sábado) diye geçmiştir. Ancak, İspanya'da yaşayan Yahudiler, artık konuşmasalar bile, atalarının dili olan İbranice sözcüğün orijinalini kullanıp Xabat (oku. Şabat) demişlerdir.
İspanyolca Tanrı anlamına gelen "Dios" sözcüğü, Latince "Deus"'tan gelir ve tekildir. Ancak sonundaki -s harfi, din adamlarınca çoğul sözcükle bağdaşmış. Tanrı'nın tek olduğunu vurgulamak için sondaki -s'yi atarak "el Dio" sözcüğünü türetmişler ve zamanla Yahudi topluluğuna bu sözcüğü kabul ettirmişlerdir.
Konuşmaları genelde, bulundukları çağın 20-30 yıl öncesini yansıtıyordu. (Sadece diğer topluluklarla kaynaşmayanlar)
Kendi aralarında yazarken "Raşi" veya "Solitreo" denen İbrani harflerinden türetilmiş ancak bir nevi farklı olan bir yazı tipini kullanıyorlardı. Ancak Hristiyan ve Müslümanlar için yazdıkları kitaplarda, küçük bir kesim, çağın kabul edilen Latin harfli yazısını kullanıyordu.
1492 sonrası imla
1492'ye kadar İspanya'da çoğunlukla Raşi (kitap yazısı) ve Solitreo (el yazısı) denen yazıları kullanıyorlardı.
İspanya'dan çok farklı topraklara dağılan Sefaradlar çoğunlukla yine Raşi ve Solitreo alfabeleri ile yazmışlardır. Ancak birçok bölgede de yerleştikleri bölgelerin yazılarını almışlardır. Böylece Yahudi İspanyolcası 1850'lere kadar, Arap, Bulgar (Kiril), Raşi/Solitreo ve Yunan alfabeleriyle yazılmıştır.
1850'lerde Fransızca yolu ile ilk defa Latin harfleriyle tanışmışlardır.
1850'den bugüne kadar, Yahudi İspanyolcası; Arap, Bulgar (Kiril), Eski İspanyol (Latin), Fransız (Latin), İbrani, İspanyol (Latin), Raşi/Solitreo, Türk (Latin) ve Yunan alfabeleriyle yazılmıştır.
Yazının belli bir standardının oluşturulması için Alliance Israelite Universelle, "Aki Yerushalayim" adlı, Latin harflerine dayalı bir imla geliştirmiştir. Var olan (hemen hemen) her sesi bir harfe karşılık getirmek yoluyla hazırlanmıştır. Bugün Şalom gazetesi ve El Amaneser eki, Yahudi İspanyolcasını bu imla ile yazmaktadır. Ancak her lehçe ve şivenin farklı sesletimleri mevcut olduğundan yine yazı birliği sağlanamamakta, daha kötüsü bugün süren yeniden canlandırma çalışmalarında, dili öğrenenlerin bir kelimeyi bir şive ile diğerini de başka bir şive ile telaffuz etmesine ve hatta böyle yazmasına yol açmaktadır.
Yahudi İspanyolcasının 2 ana varyantı vardır: Doğu varyantı (Levantina) ve Fas'ta konuşulan Batı varyantı (Haketia) Doğu variantı: Fas, Cezayir ve Tunus dışındaki diğer tüm bölgelerde konuşulur.
Bu doğu varyantı da iki lehçeye ayrılır: "Batı Lehçesi (Occidental)" ve "Doğu Lehçesi (Oriental)" Doğu lehçesi: Türkiye, Doğu Bulgaristan, Selanik ve Rodos Adası'nda konuşulur. Batı lehçesi ise: Yunanistan'ın geri kalan bölgesi, Batı Bulgaristan, Makedonya, Bosna-Hersek, Sırbistan ve Romanya'da konuşulur.
Bugün, dünyada en yaygın lehçe Doğu lehçesi ve özellikle bu lehçenin Türkiye şiveleridir. Çünkü diğer şive ve lehçeleri konuşanların çok büyük bir kısmı (160.000 civarı), Naziler tarafından öldürülmüşlerdir.
Modern İspanyolcadan farkları
15 yüzyıl İspanyolcası olan Ladino'nun farkları gramer, kelimeler, telaffuz olarak ayrılabilir.
Gramer farkları
Öncelikle Ladino, İspanyolcanın Orta Çağdaki formunu korumaktadır, dolayısıyla fiil çekimlerinde, yardımcı fiillerde bir takım eski unsurları hâlen içinde barındırmaktadır.
Örneğin "Ser" (Olmak) fiilinin 2. Tekil Şahıs çekimi Modern İspanyolcada "eres" iken Ladino'da "sos" dur. "Nerede" kelimesi Modern İspanyolcada "Donde" şeklindeyken Ladino'da "Ande" şeklindedir. Dolayısıyla bir İspanyol "Nerelisin?" sorusunu "De donde eres?" şeklinde sorarken Ladino'da bu "D'ande sos?" şeklinde sorulur.
Yine dile İbraniceden giren -im ve -ot çoğul ekleri, Ladinodaki İbranice kelimeleri çoğul yaparken kullanılırlar. Örneğin İspanyol Yahudisi anlamına gelen Sefarad kelimesinin çoğulu "Sefaradim"dir.
Kelime farkları
Ladino; İspanya İspanyolcası'nın ilk zamanlarından kalma kelimeleri hala muhafaza etmektedir amatar, ambezar, alungo, merkar, trokar gibi kelimeler artık İspanyolcada kullanılmazken, Ladino'da yaygın olarak kullanılmaktadır. İspanyolcada ise bu kelimelerin türevleri kullanılmaktadır. Örneğin "merkar" Eski İspanyolcada/Ladino'da satın almak demektir. Modern İspanyolcada bunun yerine "comprar" fiili kullanılır ancak alışveriş merkezine "mercado", süpermarkete de "supermercado" denilmektedir.
15. yüzyılda var olmayan kavramlar, Yahudiler tarafından Türkçe ve Yunancadan alınmıştır. Örneğin kuçara (kaşık) ve kuçiyo (bıçak) kelimeleri hem İspanyolcada hem de Ladino'da aynı iken, o zamanlar var olmayan çatal kavramını Yahudiler Rumlardan almışlardır (piron), İspanyollar ise "tutan" anlamında "tenedor" demişlerdir.
Yine Yunancadan Ladinoya giren Bokal (Yunanca: Bukali = Şişe), Piron (Yunanca: Pironi = Çatal) kelimeleri Ladino'da kullanılır.
Dini terimlerin çoğu İbranice ve Aramice kökenlidir, Patur=Mübah, Kaşer=Helal, Mazal=Şans, Nes=Mucize
Türkçe 'den girme kelimeler "Kuti = Kutu", "Buri=Boru", "Takum=Takım",
"Furça=Fırça", "Bozear veya Bozdear=Bozmak", "Dolaşear=Dolaşmak"
Bazı kelimeler Ladino'ya Endülüs zamanında Arapçadan girmiştir "Haber", "Alkunya=Soyadı"
Dinin etkisiyle Hristiyanlığı çağrıştıracak bazı kelimeler değiştirilmiştir. Örneğin Tanrı'ya "Dios" değil "Dio" denir böylece çoğul anlaşılması engellenir. Pazar gününe Domingo "İsa'nın günü" yerine "Alhad" "Birinci gün" denir.
Yine dini sebeplerden dolayı olumsuz konuşmamak için bazı kelimelere tam ters anlamlar yüklenmiştir. Kömür yerine Blankura=Beyazlık, gibi.
Içinde "rd" sessizi geçen kelimeler "dr" ye dönüşür "Tarde=Tadre=Gün Batımı", "Verde=Vedre=Yeşil", "Sordo=Sodro=Sağır".
Bazı durumlarda kelimenin içine ekstra bir "n" harfi girer "asi=ansi=böyle", "mucho=muncho=çok" vs. Bu ekstra "n" aslında sadece Ladino'da değil, İspanyolcanın birçok yerel lehçesinde de mevcuttur.
Ayrıca İspanyolcada sonradan değişmiş kelimelerin orijinal halleri korunur. Lamber = Yalamak hem Eski İspanyolca, hem de Ladino'dur. İspanyolcada ise Lamer olmuştur. Aynı şekilde Palomba = Güvercin > Paloma.
Telaffuz (sesletim) farklılıkları
Yazısının Modern İspanyolcadan oldukça farklı olmasına rağmen, konuşma Modern İspanyolcaya oldukça benzemektedir. Tonlama olarak daha çok güney Amerika İspanyolcasını çağrıştırır. Yani konuşmada konuşmanın melodisi daha inişli çıkışlıdır, soru cümleleri çok daha vurguludur ve peltek "s" kullanılmaz.
Telaffuzdaki temel fark ""J" harfinin telaffuzudur:
Bugünkü İspanyolcadaki "J" harfi, İspanya'da, gırtlaktan gelen bir h, güney Amerika'da ise normal bir H olarak okunur. Eski İspanyolcada 3 farklı sese tekabül gelen bu "J"nin orijinal okunuşunu Yahudiler korumuşlardır:
"J", "C" veya "Ş".
Djudeo Espanyol
Yazılışı
Djudeo Espanyol
Okunuşu
Modern İspanyolca
Yazılışı
Modern İspanyolca
Okunuşu
Türkçe
Anlamı
Djudia
Cudia
Judía
Hudia
Yahudi Kız
Djusto
Custo
Justo
Husto
Doğru
Ojo
Ojo
Ojo
Oho
Göz
Oreja
Oreja
Oreja
Oreha
Kulak
Mujer
Mujer
Mujer
Muher
Kadın
Kashon
Kaşon
Cajón
Kahon
Çekmece
Deşar
Deşar
Dejar
Dehar
Bırakmak
Pasharo
Paşaro
Pájaro
Paharo
Kuş
Bölgesel farklılıkları
Ladino konuşulduğu ülkenin dilinden ödünç kelimeler aldığından bölgesel ufak farklılıklar görülmektedir ancak bu anlaşmaya engel olacak kadar büyük fark değildir. Örneğin İstanbul'da hamamböceğine "eskaravajo" denilirken İzmir'de "eskaravado" denir.
Modern İspanyolca:
Mi querido, yo te amo del corazón, pero no te puedo alcanzar.
Mejor es morir más que sentir dolores de amor.
Ni es liviano de dejar la vida, ni olvidarse el sufrimiento.
İstanbul Şivesi:
Mi kerido, yo te amo del korason, ma no te puedo alkansar.
Mijor ez murir mas ke sintir dolores de amor.
Ni ez liviano de deshar la vida, ni olvidarse la sufriensa.
Edirne Şivesi:
Mi kirido, yo te amo del korason, ma no te puedo alkansar.
Mijor ez murir mas ke sintir dolores de amor.
Ni ez liviano de deshar la vida, ni ulvidarse la sufriensa.
Saray Bosna Şivesi:
Mi kiridu, yu ti amu dil kurason, ma nun ti puedu alkansar.
Mijor es murir mas ki sintir duloris di amor.
Ni es livianu di dishar la vida, ni ulvidarsi la sufriensa.
Kosova Şivesi:
Mi kiridu, yu ti amu dil kurason, ma nun ti puedu alkansar.
Mijor ez murir mas ki sintir duloris di amor.
Ni ez livianu di dishar la vide, ni ulvidarsi le sufriense.
Türkçesi:
Aşkım, seni kalpten seviyorum ancak sana erişemiyorum.
Aşk acısı çekmektense, ölmek yeğdir.
Ne hayatı bırakmak ne de acıyı unutmak kolay değil.