Her Dünya Kupası'nın sonunda oyunculara ve takımlara, onları oyunun farklı yönlerinde diğerlerinden ayıran birkaç ödül verilir.
Altı adet ödül vardır:
Altın Ayakkabı en çok gol atan oyuncuya verilir (ilk kez 1930'da verilmiştir);
Altın Top en iyi oyuncuya verilir;
Yaşin Ödülü en iyi kaleciye verilir (ilk kez 1994'te verilmiştir);
FIFA Centilmenlik Ödülü en centilmen takıma verilir (ilk kez 1978'de verilmiştir),
En İyi Genç Oyuncu 21 yaşının altındaki en iyi oyuncuya verilir (ilk kez 2006'da verilmiştir);
Turnuva Takımı turnuvadaki en iyi oyuncuların seçilmesiyle oluşur. 1990'dan beri devam etmektedir.
Altın Top Ödülü
Altın Top Ödülü her Dünya Kupası'nda en değerli oyuncuya verilen bir ödüldür. Liste FIFA teknik komitesi tarafından seçilir ve medya mensupları tarafından oylanır. Oylamayı ikinci ve üçüncü sırada bitiren futbolcular ise Gümüş Top ve Bronz Top ödüllerini kazanırlar.
Altın Ayakkabı ödülüDünya Kupası'nda en çok gol atan futbolcuya verilir. Gol pası sayısı iki ya da daha fazla sayıda sporcu eşit sayıda gol atmışsa, kazananın belirlenmesi için kullanılır. Gol paslarında eşitlik olması halinde de daha az süre oynayan sporcu kazanır.
Ödül ilk kez 1930 Dünya Kupası'nda duyurulmuştur. 2006 FIFA Dünya Kupası'nda ilk kez Gümüş ve Bronz ayakkabı ödülleri turnuvanın en çok gol atan ikinci ve üçüncü futbolcularına verilmiştir.
Genellikle üçüncülük maçı turnuvanın en skorer oyuncusun belirler.[1]
1 FIFA Nejedlý'yi sadece 4 golle tescil etmiş olmasına rağmen Kasım 2006 da bunu beş golle değiştirerek Nejedlý'yi gol kralı ilan etmiştir.[2] 16 Kasım 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
2 FIFA Leônidas'ı önce sekiz golle tescil etmiş ancak Kasım 2006'da çeyrek final maçındaiki değil bir gol attığını belirterek bunu 7 golle değiştirmiştir.[3] 16 Kasım 2006 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Bazı kaynaklara göre ise ilk turdaki Polonya maçında üç değil dört gol attığı söylenmektedir.
3 Eksik bilgi sevebiyle Brezilyalı Ademin Menezes'in 1950'de kaç gol attığı tartışma konusu olmuştur.Biri kendi kalesine diğeri de defans oyuncusu Parra'ya tescil edilen goller daha sonradan değiştirilerek bu futbolcuya tescil edilmiş ve 9 golle gol krallığına ulaşmıştır.
4 Turnuva devam ederken,Kosta Rika'yla oynanan grup maçı sonrasında,Ronaldo gollerden birinin kendi kalesine olarak tescil edilmesine itiraz etmiştir ve FIFA'da golü Ronaldo'ya tescil etmiştir.
Altın Eldiven
Altın Eldiven Ödülü turnuvadaki en iyi kaleciye verilen ödüldür. 2010'dan önce Lev Yaşin (SSCB)'ye ithafen verilen ödüldü. FIFA Teknik Çalışma Grubu finaller boyunca oyuncuların performansına bakarak en iyi kaleciyi seçer. Kaleciler kendilerine özel bu ödüle sahipken aynı zamanda Altın Top ödülüne de aday olabilirler, Oliver Kahn 2002 yılında her iki ödülü de kazanmıştır. Yaşin ödülü ilk kez 1994'te verilmiş olmasına rağmen, 1998 yılına kadar turnuvanın en iyileri kadrosundan sadece bir tane kaleci bulunuyordu:
FIFA Centilmenlik Ödülü Dünya Kupası boyunca en centilmen takıma verilen ödüldür. İkinci tura kalan takımlar arasından seçilir. Kazanan takım centilmenlik ödülünün yanı sıra bir belge, her oyuncu ve yönetici için birer madalya ve 50.000 dolar değerinde futbol ekipmanı kazanır.
FIFA'nın En Eğlendirici Takım ödülü FIFA Dünya Kupası için oldukça yenidir. Oyuna pozitif olarak yaklaşan ve halkı en çok eğlendiren takıma verilir. Halk tarafından yapılan oylama sonucunda verilmektedir.
En İyi Genç Oyuncu Ödülü ilk kez 2006 FIFA Dünya Kupası'dan Alman futbolcu Lukas Podolski'ye verilmiştir. Kazanan turnuvada oynayan 21 yaş altı futbolculardan seçilir. Seçim FIFA'nın resmi Dünya Kupası websitesinden yapılır.
Turnuva Takımı, FIFA Teknik Çalışma Grubu tarafından seçilen turnuvanın en iyi 11 futbolcusundan oluşur. 1998 yılında oyuncu sayısı 11'den 16 ya çıkarıldı ve 2002 yılında 23 oldu. 2010 yılında tekrar 11'e düştü. 1998'den önce gazeteciler ve uzmanlar her pozisyondan seçtikleri oyuncularla bir "Rüya Takım" oluştururlardı. Takım genelde Avrupalı ve Güney Amerikalı gazeteciler tarafından seçilirdi.
11950'de "puan usulü 4'lü final grubu statüsü" uygulandığından, eleme turlarıyla ulaşılan resmî bir final maçı oynanmamıştır fakat fikstür gereği son maçta, puanı en yüksek ve sadece kendileri kupayı kazanma şansına sahip iki takımın (Brezilya ile Uruguay) karşılaşması; son maçın "1950 Dünya Kupası finali" olarak hatırlanmasına vesile olmuştur. 2 Bu turnuva için eleme oynanmamış, katılımcılar davet ile belirlenmiştir.