Kuvvetler ayrılığı

Kuvvetler ayrılığı veya güçler ayrılığı, devlet organları olan yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrılmış oldukları bir devlet yönetim modelidir. Devletin her biri birbirinden ayrı ve bağımsız güçlerdeki kol ve sorumluluk alanlarına ayrıldığı ve böylece her bir güç ve kolun bir diğeri ile güç ve sorumluluk alanları bakımından bir çatışma yaşamadıkları bu model ilk olarak antik Yunan ve Roma'da geliştirildi. Kuvvetler ayrılığında güçler normal olarak yasama, yürütme ve yargı olmak üzere üç kola ayrılmaktadır.

Kuvvetler ayrılığı sistemi; yasama, yürütme ve yargı olarak tanımlanan kuvvetlerin değişik yollardan göreve gelen ve aralarında fren ve denge mekanizması bulunan farklı organlara verilmesi (Soysal, 1990:47) olarak tanımlanmıştır.[1] Devletin yasama ve yargı dışındaki faaliyetleri yürütme işlevidir.[2] Yasama kural koymak; genel, sürekli, objektif, kişisel olmayan işlemler yapabilmektir.[3] Yargı; yasama ve yürütme organından 'bağımsız mahkemelerce görevlerin yerine getirilmesini ifade etmektedir. Yargıçların bağımsızlığı ise yasama ve yürütme organlarına bağlı olmadan Anayasaya ve hukuka uygun olarak vicdani kanılarına göre hüküm vermelerini amaçlar.[4]

Tarihçe

Antik çağlar

Aristoteles karma hükûmet düşüncesini Antik Yunan'daki kent devletlerinin anayasal biçimlerinin hatlarını çizdiği Politika adlı eseriyle ilk ortaya atan kişi oldu. Polybiusa göre Roma Cumhuriyetinde; Roma Senatosu, Romalı konsülleri ve Roma Meclisleri karma hükûmetin bir örneğini göstermektedir.[5]

Montesquieu'nun üç kuvvetli sistemi

Montesquieu, Yasaların Ruhu adlı eserinde kuvvetler ayrılığını açıklamıştır.

Üç parçalı sistem terimi Fransız Aydınlanma çağı siyaset bilimi düşünürü Baron de Montesquieu'ya atfedilmektedir.[6][7] Montesquieu politik gücün ayrılmasını; yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrılması olarak tanımlamıştır. Bu modeli Roma Cumhuriyeti ve Birleşik Krallık anayasal sistemi üzerinden geliştirerek açıklamıştır. Montesquieu bu bakış açısını Roma Cumhuriyetindeki ayrılmış güçlerden hiçbirisinin bir diğerinin gücünü elde edemiyor oluşundan almıştır.[8][9][10] Locke, Montesquieu’dan önce, yönetimin mutlak gücünün özgürlükçü ve eşitlikçi bir çerçevede ele alınarak mutlaka belirli bir düzeye indirilmesi gerektiğini ve bunun ancak kuvvetler ayrılığı ilkesiyle gerçekleştirilebileceğini savunmuştur. Locke’un yasama ve yürütme güçlerinin birbirinden ayrılığı olarak açıkladığı kuvvetler ayrılığı ilkesi; Montesquieu tarafından yasama, yürütme ve yargı güçlerinin ayrılığı olarak geliştirilmiştir.

Montesquieu, İngiliz kralının avam ve lordlar kamarası olarak ayrılmış ve bir diğerini denetler biçimdeki parlamentosunun yasama işleviyle dengelenmiş bir yürütme uygulaması yaptığını gözleminde bulundu. Ardından bunu bir adım ileriye götürerek yürütme ve yasama güçlerinin yanında yargı sisteminin de bağımsız oluşuyla tam bir denge kurulmuş olacağından bahsetti. Montesquieu, iyi bir demokrasi için en iyi hükûmet biçiminin yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrıldıkları, her birinin bir diğerini denetleyebildiği ve herhangi birinin aşırı güçlü hale gelmesini engellenebildiği hükûmet biçimi olabileceği sonucuna ulaştı.[11]

Güçler ayrılığı ve güçler birliği

Demokratik yönetim sistemi düzenlenirken başkanlık sistemi ve parlamenter sistem arasında belirli bir seçim yapılır, bu seçim tamamiyle uygulanacak bir düzen seçimi olmak zorunda değildir. Başkanlık sisteminde kuvvetler sert bir şekilde ayrılmışken parlamenter sistemde daha ılımlı bir yapı gözlenir. Kesinlikle parlamenter sistem için kuvvetler birliği ilkesi yapılmaması gerekmektedir. Bununla birlikte "karışık sistemler" de vardır, yönetim sistemi iki ana sistemin ortasında daha yakındır, örneğin Fransa'daki şimdiki yönetim şekli. [kaynak belirtilmeli].

Kuvvetler birliği ilkesine göre bir yönetim birimi (genellikle seçilerek gelen yasama birimi) diğerlerinden üstündür ve diğer birimler bu birime hizmet ederler. Kuvvetler ayrılığı ilkesine göre ise her birim büyük oranda (tamamiyle olmasa da) bağımsızdır. Bağımsızlıktan kasıt her birimin diğer birimlerden bağımsız olarak seçilmesi ya da en azından varlığının diğer birimlere bağlı olmamasıdır.

Buna göre, kuvvetlerin birliği sistemlerinde (örnek olarak Birleşik Krallık'taki kuvvetler ayrılığı sisteminde) yasama kurumu halk tarafından seçilir ve yasama daha sonra yürütme birimi hükûmeti "yaratır". Kuvvetlerin ayrılığı sistemlerinde ise yürütme birimi üyeleri yasama tarafından değil, başka çeşitli yollarla (örneğin genel seçim yöntemiyle) seçilirler. Parlamenter sistemlerde yasama biriminin süresi dolduğunda yürütme biriminin de süresi dolmuş olur. Başkanlık sistemlerinde ise yürütme biriminin süresi yasama süresine bağlı değildir, süreleri aynı zamanlarda dolabilir veya dolmaz. Burada önemli nokta yürütme biriminin seçiminin yasama biriminden bağımsız olmasıdır. Buna rağmen, yürütme biriminin partisi eğer mecliste çoğunluğa sahipse, başkanlık sisteminde de belirli bir derece "kuvvetlerin birlikteliği" etkisi görülebilir. Böyle durumlar anayasal hedefleri engelleyebilir ve/veya halk tarafından büyük oranda benimsenen "yasama biriminin daha demokratik, halka daha yakın olduğu" fikrini baltalayabilir. Bu durumda yasama birimi sadece bir "danışma meclisi" konumunu alır ve yürütmeyi hatalara ve fiyaskolara karşı sorumlu tutmakta isteksiz olabilir.

İki kuvvetli sistemler

16. yy.'da Kalvenizm adı verilen protestan akımın kurucusu John Calvin, politik gücün demokrasi ve aristokrasi arasında paylaştırıldığı bir hükûmet biçimini destekledi. Calvin, demokrasinin avantajlarını takdir etti: "Eğer Tanrı bir halka kendi hükûmetini ve yüksek görevlilerini seçmesine izin veriyorsa bu paha biçilmez bir armağandır."[12] Politik gücün kötüye kullanım tehlikesini daha da azaltmak için, bir diğerini tamamlayıcı ve denetleyici bir fren (denetim) ve dengelerin olduğu bir sistem içinde bazı politik enstitüler kurulmasını önerdi. Calvin ve izleyicileri politik mutlakiyetçiliğe karşı durdular ve demokrasinin gelişimini ileriye taşıdılar. Calvin'in amacı sıradan vatandaşların haklarını ve faydalarını korumaktı.[13] 1620'de bir grup İngiliz; (devlet-kilise) ayrımı savunan kongre yanlıları ve Anglikan ki bunlar daha sonradan Pilgrim Babaları olarak bilindiler; Kuzey Amerika'ya göç ederek orada Plymouth Kolonisini kurdular. Kendi kendilerini idare ediyor olmaktan memnun halde iki parçalı demokratik bir hükûmet oluşturdular. Yasama ve yargılama işini yapacak ve yedi asistanıyla bir yürütme organı işlevini görecek olan bir genel mahkemeyi seçerek oluşturdular.[14]

Massachusetts Körfezi Kolonisi (kuruluş 1628), Rhode Island (1636), Connecticut (1636), New Jersey ve Pensilvanya benzer anayasal kurumlarını oluşturdular. Hepsi de politik güçlerin ayrılığını benimsediler. Plymouth Kolonisi ve Massachusetts Körfezi Kolonisi dışındaki İngiliz ileri karakol kolonileri demokratik sistemlerine dinsel özgürlüğü eklediler ve insan haklarının gelişimine doğru önemli bir adım attılar.[15][16]

Plymouth Kolonisi Valisi William Bradford'un 'Plymouth Plantasyonu'nun Tarihi' adlı kitabı İngiltere'de geniş bir okuyucu kitlesinin ilgisini çekti. Böylece kolonilerdeki hükûmet biçimleri ana vatanları olan İngiltere'de, John Locke da dahil olmak üzere birçok kişi tarafından öğrenildi. O, İngiliz anayasal sistemi üzerine bir çalışmasında politik gücün, örneğin Lordlar Kamarası ve Avam Kamarası gibi bir takım yapılar arasında dağıtılması, diğer yandan monarkın ayrıcalıkları ve ülkenin korunması için bir yürütme ve federal yapının oluşturulması sonucunu çıkardı. İngiltere'nin yazılı bir anayasası olmamıştı.[17]

John Locke'un yasama, yürütme ve federatif yetkileri

John Locke

Montesquieu'nün üçlü sistemine öncülük eden daha önceki bir model, John Locke tarafından 1690 tarihli "İki Hükümet Üzerine İki İnceleme" adlı eserinde ortaya konulmuştur.[18] Locke, "İki İnceleme" adlı eserinde yasama, yürütme ve federatif güç arasında ayrım yapmıştır. Yasama gücünü, "toplumun gücünün nasıl kullanılacağına yönlendirme hakkı" olarak tanımlamıştır. Yürütme gücü ise "yapılmış olan yasaların uygulanması" olarak belirtilmiştir. Locke ayrıca federatif gücü de tanımlamış, bu güç "savaş ve barış yapma, ittifaklar ve anlaşmalar yapma ve toplum dışındaki kişi ve topluluklarla yapılan tüm işlemleri" içermektedir, yani günümüzde dış politika olarak bilinir. Locke, ayrı güçleri ayırt ederken bunların ayrı kurumlar olmadığını belirtmiş ve bir kurumun veya kişinin birden fazla güce sahip olabileceğini vurgulamıştır.[19] Locke, "Eylem için Yetki" olarak da adlandırılan bir konuda yoğun bir şekilde savunma yapar çünkü bu tür kampanyaların güç yoğunlaşmalarını oluşturma konusunda son derece sınırlı bir yeteneğe sahip olduğunu iddia eder. Örneğin, Locke, yürütme ve federatif güçlerin farklı olduğunu, ancak genellikle tek bir kurumda birleştirildiğini belirtmiştir.

Locke, yasama gücünün, yürütme ve federatif güçlere bağlı olan üstün olduğuna inanıyordu. Yasama gücünün üstün olduğunu Locke, yasa koyma yetkisi olduğu için "başkasına yasalar verebilecek olan, ondan üstün olmalıdır" (2. Tr., §150) şeklinde gerekçelendirmiştir. Locke'a göre yasama gücü yetkisini halktan alır ve yasama organını oluşturma ve kaldırma hakkına sahiptir.[20][21]

Ve halk, "kurallara boyun eğiyoruz ve böyle kişiler tarafından yapılan yasalara uyacağız" dediğinde, kimse başkalarının onlar için yasa yapmasını söyleyemez; halk, yalnızca kendi seçtikleri ve yasalar yapmak için yetkilendirdikleri kişiler tarafından çıkarılan yasalara bağlı olabilir.

Locke, yasama gücü üzerinde kısıtlamalar olduğunu savunmaktadır. Yasama organının keyfi bir şekilde yönetemeyeceğini, halkın rızası olmadan vergi koymayı veya mülkleri el koymayı yapamayacağını belirtir (örn. "Temsil olmadan vergilendirme yok"), yasa yapma yetkisini başka bir kuruma devredemeyeceğini, bu durum nondelegation doktrini olarak bilinir.

Frenler ve dengeler mekanizması

Bir gücün diğerlerinden üstün gelmesini engellemek ve birimleri birlikte çalışmaya teşvik etmek için, kuvvetler ayrılığını uygulayan yönetim sistemleri "frenler ve dengeler"ni geliştirdiler. Bu terim de Montesquieu'e atfedilmektedir. Frenler ve dengeler sistemi sayesinde güçlerden birisi bir diğerinin gücünü yasal işlemler tabanında sınırlayabilmektedir.

Kuvvetler ayrılığı ilkesini benimsemiş her ülkenin kendine özgü bir "frenler ve dengeler" sistemi vardır. Örneğin yargı organı; yasama ve kısıtlı olarak da yürütme organının çıkarmış olduğu yasal düzenlemelerin öncelikle anayasaya uygunluğunu Anayasa Mahkemesi vasıtası ile denetleyebilmektedir. Bununla birlikte mahkemelerin kuruluş, görev ve yetkileri yasama organı tarafından yasalarla düzenlenmektedir. Bundan sonraki aşama toplum yaşamında bireyler arasında ya da bireylerle devlet arasında ortaya çıkan uyuşmazlıkların yargı eliyle yargı yöntemleri kullanılarak çözümlenmesidir. Yargıç ve savcılık teminatı olarak bilinen güvenceler esasında yargı bağımsızlığının sağlanmasının teminatlarıdır. Her üç kuvvetin dengeli bir biçimde bir diğerini frenleyebilmesi kuvvetler ayrılığı ilkesinin özünü oluşturmaktadır. Kuvvetler ayrılığı teorisinin ardındaki temel dürtü Aristo, Platon, Cicero, Locke ve Montesquieu'dan bu yana hep devleti yönetme gücünün tamamının bir kişi veya bir grup kişi elinde toplanmasının mutlakiyete yol açacağı endişesi ve bunu önlemek düşüncesidir.[22]

Yasama (Meclis/ler)
Yürütme (Hükûmet/ler)
Yargı (Bağımsız Mahkemeler)

  • Yasa çıkarma gücü
  • Vergi çıkarma gücü, borç alma ve bütçe hazırlama gücü
  • Genellikle savaş ilan etmek için tek yetkili
  • Soruşturma açma yetkisi, özellikle yürütme birimine karşı
  • Çoğunlukla yürütme biriminin başına birini atama gücü
  • Bazen mahkemelere yargıç atama gücü
  • Anlaşmaları onaylama gücü
  • Başkan bazen yasaları veto edebilir.
  • Meclis tarafından azledilmeyi de göze alarak bazı yasaların uygulanmasına karşı çıkabilir
  • Çeşitli amaçlar için ayrılmış bütçeyi harcamayı reddedebilir.
  • Savaş yönetimi (askeriyenin operasyönel yönetimi)
  • Çeşitli durum ilanlarına yetkilidir (acil durum, afet ilanları gibi), yasalara uygun düzenlemeler çıkarabilir ve yürütme emirleri verebilir.
  • Genellikle yargıçları atar
  • Bazen suçluların affedilmesini sağlar
  • Hangi durumlarda hangi yasaların uygun olduğuna karar verir
  • Bir yasanın anayasaya aykırı olup olmadığını denetler
  • Yasaların yorumlanmasında ve anlaşmazlıklarda uygulanmasında tek yetkilidir
  • Bazen, bazı yasaların daha önemli yasalarla (örneğin anayasa ile) uyumlu olmaması durumunda bu yasaları geçersiz kılabilir
  • Suçluların idaresine karar verme gücü
  • Kanıtların bulunması ve gerekli dokümanlarının oluşturulmasına zorlama gücü
  • Temyiz işlemi tutarlı uygulamaları gerektirir ama tek tek davalar için karar verme yetkisi düşük makamda bulunan yargıçların yetkisinde olabilir (bu yargıçların ne kadar yetkili oldukları davaların tipine göre değişebilir)
  • Sadece gerçek kişiler tarafından öne sürülen gerçek anlaşmazlıklar üzerinde karar verebilme yetkisine sahiptir
  • Kendi üyelerinin idaresi
  • Genellikle diğer birimler tarafından sebep gösterilmeksizin görevden alınamazlar

Bakiye durumunu dengede tutmak

Yasama ve yürütme birimlerinin teorideki bağımsızlığı bir miktar bu iki birimin ayrı ayrı seçilmelerinden ve halka karşı doğrudan sorumlu olmalarından kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte birimlerin birbirlerinin işlerine müdahalesini engellemek için yargısal önlemler de vardır. Yargısal bağımsızlık yaşam boyu görevlendirme, gönüllü emeklilik ve yasama tarafından çok zor görevden alınabilmeleri sayesinde sağlanmaktadır.

Üç devlet biriminin güçlerini sınırlayan yasal düzenekler çok büyük oranda halkın fikirlerine (kamuoyuna) dayanmaktadırlar. Kamuoyu, yasal otoritenin meşruiyetine ve fiilen uygulanmasına olanak sağlar. Fren ve denge sistemi aynı zamanda kendi kendine yönetilebilir bir sistemdir. Gücün suistimali caydırılabilinir ve gücü elinde toplama durumu da diğer iki birimin düzeltmesi sonucu engellenebilir. Böyle bir durumda düzeltme kendiliğinden gelmez ve diğer iki birimin aktif olarak bu durumu engellemesi gerekir. Birimlerin bağımsızlığının ve -biraz da bunun bir sonucu olarak- tarafsızlığının önemi burada ortaya çıkmaktadır. Böylece tiranlığın ve totaliter bir yönetimin önüne geçilebilir.

Kuvvetler ayrılığı modellerinin temel görünümleri ve mukayeseleri

Güçlerin yüksek bir derecede ayrıldıkları anayasalar dünya çapında yaygın olarak görülmektedir. Birleşik Krallık sistemi güçlerin etrafını kuşatan özellikteki yapısıyla diğerlerinden farkı ayırt edilebilmektedir. İtalyada güçler tümüyle birbirinden ayrılmış olup bakanlar kurulu, parlamento meclislerinin her ikisinden de güvenoyu almak zorundadır. Latin Amerika ülkelerinden bazılarında hükûmet seçim kurulları bulunmaktadır.

Yeni Zelanda ve Kanada gibi ülkeler güçlerin hafif bir biçimde ayrıldıkları ülkelere örnektir. Kanada, teoride kolların ayrımıyla belirginleşmekte olsa da uygulamada güçler ayrımını sınırlı biçimde uygulamaktadır.

Yeni Zelanda anayasası birçoğu zımni olarak ifade olunan bir dizi anayasal güvencelerle güçlerin ayrıldığı ilkeler üzerinde oluşturulmuştur. Yürütmenin kararlarını uygulama yeteneği genel olarak karışık oransal üye sistemiyle seçilen yasamaya dayalıdır. Bunun anlamı hükûmeti ender olarak tek bir partinin oluşturması ancak çoğunlukla koalisyon partilerinin hükûmet kurmasıdır. Yargının hükûmet müdahalesinden bağımsızlığı sağlanmıştır.

Bir dizi yargı kararları, yasanın içtihat yoluyla yorumlanmasıyla elde edilmişse yürütme organı yasama tarafından gerekli mevzuatın oluşturulması bakımından başlatıcı olarak rol alabilir. Yürütme organı herhangi bir hükmün yeniden incelenmesi veya yenilenmesi için herhangi bir yargısal organdan istekte bulunamaz; verilen hüküm nihaidir. Yürütme; yargı kurumu veya onun herhangi bir bireysel mensubu üzerinde bir otoriteye sahip değildir.

Kuvvetler ayrılığı özelliği taşıyan sistemler kuvvetler arasındaki ilişkinin yoğunluğuna göre birbirinden farklı özellikler taşıyabilmektedir. Kuvvetlerin yumuşak bir şekilde birbirinden ayrıldığı yapılara parlamenter sistem; kuvvetlerin sert bir şekilde birbirinden ayrıldığı yapılara ise başkanlık sistemi adı verilmektedir. Kuvvetler ayrılığı mevcut olmakla birlikte devlet başkanına yürütme organı içinde ağırlık verilmişse bu tür bir yapıya da yarı başkanlık sistemi adı verilmektedir.[23] Kuvvetler ayrılığı sistemleri de kendi içinde kuvvetlerin sert ve yumuşak ayrılığı olmak üzere ikiye ayrılır. Sert kuvvetler ayrılığı sistemine başkanlık sistemi, yumuşak kuvvetler ayrılığı sistemine ise parlamenter sistem denir. Buna karşın parlamenter sistemin yasama ve yürütme arasında sürekli bir işbirliğini gerekli kıldığı ve bu nedenle sadece başkanlık sisteminin net kuvvetler ayrılığına dayandığı da ileri sürülmektedir.[24]

Tipik kollar

Üç kuvvetliler

Avustralya

Avustralya gerçek anlamda yasama ve yürütme güçleri arasında kesin bir ayrılığı oluşturmamıştır. Hükûmet bakanlarının parlamento üyesi (milletvekili) olmaları gerekmektedir ancak federal yargı sistemi diğer iki kuvvet olan yasama ve yürütmeden kesin bir biçimde ayrılmıştır. Bununla birlikte, ABD anayasasının etkisi altında, Avustralya Anayasası da üç kuvveti birbirinden ayrı olarak tanımlamaktadır. Bu ülkenin anayasal durumu yargıçlar tarafından kuvvetler ayrılığının dolaylı açıklaması olduğu yönünde yorumlanmaktadır. Ülkenin federe devlet hükûmetleri benzer düzeyde kuvvetler ayrılığına sahiptir ancak bu genel olarak anayasal düzeyde olmaktan ziyade geleneksel tabandadır.

Avusturya
Hans Kelsen, üç kuvvetli devlet yapısını taşıyan, Avusturya ve Çekoslovakya anayasalarının hazırlayıcısıdır.

Avusturya ve Çekoslovakya'nın 1920 tarihli anayasaları Avrupa'da anayasa akademisyeni olan Hans Kelsen tarafından hazırlanmıştır.[25] Kelsen, Avusturya Anayasal İstinaf Mahkemesini (Anayasa Mahkemesi) anayasaya aykırı edimlere karşı anayasanın savunulması için[26] üçlü idari yapının bir parçası olarak sunmuştur.

Birleşik Devletler
Ayrıca bakınız: Amerika Birleşik Devletleri'nin yönetimi
George Washington, 1787 Anayasa Komisyonunda ABD Anayasası'nı imzalıyor.

ABD Anayasası, Madde 1 Kısım I Kongre'ye şunu tanır: "Yasama güçleri burada teslim edildiği gibidir." der ve Madde 1 Bölüm 9'da Kongre'ye yasaklanmış edimler anlatılırken Madde 1 Bölüm 8'de bu madde ile izni verilmiş edimleri sayar. Yetki veren Madde II ifadesi yürütme gücü için herhangi bir sınır koymamakta ancak Yürütme gücü bir Amerika Birleşik Devletleri Başkanına yetkilendirilmelidir.[27] Madde III'e göre Yüksek Mahkeme, "Yargı Yetkisi"ni elinde bulundurur ve aynı madde; dönüm noktası özelliğini taşıyan Marbury v. Madison davası sonrasında Marshall mahkemesinde adli gözden geçirmeye (temyiz) işaret taşımakta olduğu biçiminde yorumlandı.[28] 'Hükûmet' terimi genel ve yaygın olarak 'yürütme' işlevini yerine getiren siyasal yapının ifadesi olarak kullanılmaktayken 'ABD Federal Hükûmeti'; ayrı güçleri hükûmetin kolları olarak işaret etmektedir. Parlamenter sistemlerde devletin organları olarak ayrılmış yasama, yürütme ve yargı güçlerinin başkanlık sistemini uygulamakta olan ABD'de hükûmetin organları olarak ayrılmış biçimi olarak açıklamak mümkündür.

Federal sisteme göre teşkilatlanmış ABD'deki yapı; Federal (ulusal) devlet, eyalet (federe devletler) ve yerel yönetim kademelerine ayrılmıştır. Yasama, yürütme ve yargı görev ve yetkilerinin tanımlanmış olmasının güçlerin yatay ayrılığını; federal devlet, eyaletler ve yerel yönetim yapıları da güçlerin dikey ayrılığını ifade ettiği belirtilmektedir.[29] Başkan halkoyu ile seçilmektedir. Yürütme gücünü elinde bulunduran, devlet başkanı, bakanlar kurulu başkanı ve silahlı kuvvetlerin başı olan başkandan[30] tamamen bağımsız olarak seçilen temsilciler meclisi ve senato yapıları bulunmaktadır. Meclis üyeleri 2 yıl içinde yenilenmektedir. Senatonun ise iki yıl içinde 1/3'ü yenilenmektedir. Yargı teşkilatındaki yargıçlar, yasama ve yürütme tarafından belirlenmektedir. Federe devletlerin (eyaletlerin) vali adı verilen yöneticileri üniter devletlerin aksine atamayla değil seçimle göreve gelmektedir.

Birleşik Krallık

Yazılı halde derlenmiş bir belge olmayan İngiliz anayasasının gelişimi, yasamada eski bir rolü bulunan monarkın kişiliğinde yasama, yürütme ve yargının oluşturulması tabanında olmuştur. İngiliz parlamento düzeni; taç, lordlar kamarası ve avam kamarası olmak üzere üç temel kurumdan oluşmaktadır. Yürütme ise; Özel Konsey, Bakanlar Kurulu ve hükûmet olmak üzere yine üçlü bir yapılanmadan oluşmaktadır.[31] Yargı bağımsız bir yapı ve adaletin kaynağı olarak tüm sulh hakimlerini ve tüm savcıları kendi adına göreve getirir.

Kuvvetler ayrılığı İngiltere'de bir ilke olarak etkin bulunsa da anayasal sisteminin "zayıf bir kuvvetler ayrılığı"na (A. V. Dicey) sahip olduğu sıklıkla ifade edilmektedir. Örneğin, İngiltere'de yürütme; yasamanın bir altkümesidir. Hükûmet, Avam Kamarası'nda çoğunluğa sahiptir ve yasa çıkarmakta bir güçlükle karşılaşmaz. Bu nedenle hükûmet çok açık bir biçimde yasamadan üstün bir durumdadır (Lijphart,2005:22).[32] ve Yüksek Mahkemenin 2005 anayasal reformu ile kurulup 1 Ekim 2009'da faaliyete geçmesine kadar[33][34] yargının daha küçük miktarda bir ek uzantısı olarak bulunmuştur.

Başbakanın tavsiye üzerine Britanya monarkları tarafından atanmakta olan ve yasama, yürütme ve 2005 öncesine kadar yargı teşkilatında görevli bulunan Lord Chancellor 2005'e kadar; 'Avam Kamarası Sözcüsü', Bakanlar Kurulunda bir 'hükûmet bakanı' ve mahkemelerin idari yapısının, yargı sisteminin ve yargıçların atanmasının yapıldığı 'Adalet Bakanlığı departmanının başı' olarak bulunduğundan yasama, yürütme ve yargı güçlerinin içinde bulunmuştur. 2005'teki anayasal reformla güçler ayrımına doğru gidilerek yasama işlevi Avam Kamarasına ve yargı işlevi Adalet Başkanlığına geçmiştir. Adalet Bakanı Departmanı Adalet Bakanlığı ile değiştirilmiş ve Lord Chancellor ise şimdi sürmekte olan Adalet Devlet Sekreteri pozisyonuna dönüştürülmüştür.

Çekoslovakya

Çekoslovakya Anayasası Hans Kelsen tarafından yaklaşık olarak Avusturya hükûmeti için anayasayı yazdığı zamanlarda 1920'de yazıldı. Anayasa, bir temyiz yargısını da içeren haliyle üç parçalı hükûmet modeli tabanında hazırlandı. Anayasa için temel alınan model Birleşik Devletler Anayasası modeliydi.

Fransa

Fransa, 4 Ekim 1958 tarihli Beşinci Cumhuriyet anayasasına göre Fransa yönetimi[35] üç kola ayrılmıştır.

Hindistan

Hindistan, güçlerin açık biçimde ayrıştığı parlamenter hükûmet sistemini izlemektedir. Yargı kuvveti diğer iki koldan tamamen ayrılmıştır. Yürütme güçleri, Bakanlar Kurulu Sekreteri ve diğer sekreteryalarla asiste edilmiş 'Başkan' ve 'Başbakan' olarak yetkilendirilmiştir. Her üç kuvvet de frenler ve dengelerin bir diğeriyle denge içinde sürdürülmesidir.[37]

Hong Kong

Hong Kong; Çin idare topraklarında bulunan, Birleşmiş Milletlerle birlikte imzalanmış uluslararası bir antlaşma olan Sino-Britanya Katılım Bildirgesi ile uyumlu olarak oluşturulmuş bir özel idari bölgedir. Hong Kong'da, Hong Kong Temel Yasa'sı içinde belirtilmiş üç temel güç bulunmaktadır. Bu temel yasa içinde, tek ülke, iki sistem doktrini adı verilen taban üzerinde 'Britanya kolonisi' döneminde oluşturulan 'İngiliz Hong Kong'u politik düzenlemeleri korunmuştur.

Hong Kong Yürütme Şefi, 1.200 üyeli bir seçim komitesi tarafından hem bölgenin hem de hükûmetin başı olmak üzere seçilir ve resmi olmayan üyeler ile hükûmet sekreteryasından oluşan Hong Kong Yürütme Konseyine başkanlık eder. Mahkemeler yargısal anayasal yasamadan ve idari edimlerden inceleme yetkisini uygular ve işlemlerinde kuvvetler ayrımını gözetir. Hong Kong Son Adli Temyiz Mahkemesi (Yargıtay) Başkanı bu durumu (kuvvetler ayrılığını) 2010 adli yılı açılışında yaptığı konuşmasında ifade etti.[38] Çin Halk Cumhuriyeti liderleri ve üç kuvvetin bağımsızlığını değil yürütme-başkanlığındaki sistem adıyla işbirliği içinde bulunmalarını desteklediklerini savunan politikacıların kuvvetlerin politik bağımsızlığına karşı oldukları öne sürülmektedir.[39]

Türkiye

Yasama (TBMM)
Yürütme (Cumhurbaşkanı)
Yargı (Bağımsız ve Tarafsız Mahkemeler)

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 7. Maddesine göre; "Yasama yetkisi Türk Milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisinindir. Bu yetki devredilemez." Madde 75 TBMM'nin kuruluş esaslarını, Madde 87 Görev ve Yetkileri'ni açıklamaktadır.[40]

  • Kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmak,
  • Bakanlar Kurulunu ve bakanları denetlemek,
  • Bakanlar Kuruluna belli konularda Anayasanın 87. maddesine dayanarak Kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi vermek,
  • Bütçe ve kesinhesap kanun tasarılarını görüşmek ve kabul etmek,
  • Para basılmasına ve savaş ilânına karar vermek,
  • Milletlerarası andlaşmaların onaylanmasını uygun bulmak,
  • Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tam sayısının beşte üç çoğunluğunun kararı ile genel ve özel af ilânına karar vermek,
  • Anayasanın diğer maddelerinde öngörülen yetkileri kullanmak ve görevleri yerine getirmektir.

Cumhurbaşkanı:[41]

  • Yasama ile ilgili görev ve yetkileri:
    • Gerekli görmesi durumunda TBMM açılış konuşması yapmak,
    • Ülkenin iç ve dış siyaseti hakkında Meclise mesaj vermek.
    • Gerektiğinde TBMM'ni toplantıya çağırmak,
    • Yasaları yayımlamak,
    • Yasaları tekrar görüşülmek üzere TBMM'ye göndermek,
    • Gerekli görmesi halinde Anayasa değişikliklerine ilişkin kanunları halkoyuna sunmak,
    • Kanunların, kanun hükmünde kararnamelerin, TBMM İçtüzüğünün tümünün veya belirli hükümlerinin Anayasaya şekil ve esas bakımından aykırı oldukları gerekçesi ile Anayasa Mahkemesi'nde iptal davası açmak,
    • Kanunların uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarmak,
    • Yürütme yetkisine ilişkin konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarmak.
  • Yürütme ile ilgili görev ve yetkilerinden bazıları
    • Cumhurbaşkanı yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son vermek,
    • Bakanlar Kuruluna başkanlık etmek veya Bakanlar Kurulunu başkanlığı altında toplantıya çağırmak,
    • Üst kademe kamu yöneticilerini atar, görevlerine son vermek,
    • Yabancı devletlere Türk Devleti'nin temsilcilerini göndermek, yabancı devlet temsilcilerini kabul etmek,
    • Milletlerarası antlaşmaları onaylamak ve yayımlamak,
    • TBMM adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanlığı'nı temsil etmek,
    • Genelkurmay Başkanını atamak,
    • Devlet Denetleme Kurulu üyelerini ve başkanını atamak,
    • Üniversite rektörlerini seçmek.
  • Yargı ile ilgili görev ve yetkilerinden bazıları

Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı[42]

Anayasanın 106. maddesi Bakanlar Kurulunun kuruluşunu açıklamaktadır. Cumhurbaşkanı yardımcıları ve Bakanlar Kurulu üyeleri, Cumhurbaşkanınca atanır. Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Cumhurbaşkanı tarafından atanır ve görevden alınır. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Cumhurbaşkanı yardımcısı veya bakan olarak atanırlarsa üyelikleri sona erer.

Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulunun başkanı olarak, Bakanlıklar arasında işbirliğini sağlar ve hükûmetin genel siyasetinin yürütülmesini gözetir. Bakanlar Kurulu, bu siyasetin yürütülmesinden birlikte sorumludur.

  • Bakanlar Kurulu, cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlardan oluşur,
  • Cumhurbaşkanı yardımcıları ve bakanlar, milletvekili seçilebilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Cumhurbaşkanınca atanır,
  • Bakanlar Kurulunun çalışma usullerini düzenleyen bir yasa yoktur,
  • Anayasa Mahkemesi; Cumhurbaşkanını, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanını, Cumhurbaşkanı yardımcılarını, bakanları, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcıvekilini, Hakimler ve Savcılar Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Anayasanın 148. maddesine göre Yüce Divan sıfatıyla yargılayabilir,
  • Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulunun başı olarak bakanlıklar arasındaki uyumu sağlar,
  • TBMM, çıkaracağı bir yasayla Bakanlar Kuruluna Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisi tanıyabilir,
  • Bakanlıkların görev ve yetkileri TBMM'nin çıkaracağı yasayla düzenlenir.
  • Bakanlar kurulu, yürütmenin faaliyetlerinden dolayı siyasi olarak TBMM'ye, görevleri sırasında işledikleri suçlardan ötürü cezai olarak Yüce Divan'a karşı ve diğer yandan hukuki olarak sorumludur. Hukuki sorumluluk gereği yürütmenin işlem ve eylemlerine karşı yargıya başvurularak işlemlerin iptali ve zararların temini talep edilebilir.[43]

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 138. maddesi yargı bağımsızlığını, 139. maddesi hakim ve savcılık teminatını güvence etmektedir. Esasen mahkemelerin bağımsızlığı ile yargıçların bağımsızlığı eş anlamlıdır. Yargı yetkisi, hukuk devletinin temel kurumlarından olduğu için her türlü baskı ve etkiden uzak biçimde yürütülmelidir.

Diğer sistemler

Almanya

Almanya hükûmetinde üç kuvvet Federal Almanya Cumhuriyeti Temel Yasasında daha da ileri olarak 6 temel yapıya bölümlendirilmiştir:

  • Federal Başkan (Bundespräsident) - Yürütme
  • Federal Bakanlar Kurulu (Bundesregierung) - Yürütme
  • Federal Kurultay (Bundestag) ve Federal Konsey (Bundesrat) - Yasama
  • Federal Meclis (Bundesversammlung) - (Federal Kurultay ve Almanya federe devletlerinden gelen seçicilerden oluşur.) Başkanlık seçici heyeti
  • Federal Anayasa Mahkemesi (Bundesverfassungsgericht) - Yargı

Federal düzeydeki yargılama kolu olan Anayasa Mahkemesinin yanında yine federal düzeyde beş Yüksek Mahkeme — biri medeni hukuk ve ceza davaları (Bundesgerichtshof) ve idare, vergi, iş hukuku ve sosyal güvenlik konularının her biri için toplam dört adet olmak üzere— oluşturulmuştur. Ayrıca federe devletler (Länder / Bundesländer) düzeyinde kurulmuş mahkemeler ilk önce sayılan beş Yüksek Mahkemenin mevki bakımından aşağısında bulunmak üzere oluşturulmuş olup Yüksek Mahkemelere oldukça ender olarak görev düşmektedir.

Belçika

Belçika farklı yönetim seviyelerinde üçlü politik yapıyı oluşturmuş federal bir devlettir. 1831 Anayasası; monarkın güçlerini sınırlayan ve güçlerin sert bir biçimde ayrıştırıldığı, zamanın en özgürlükçü olanlarından birisi olarak değerlendirilir. Belçika enstitülerinin şematik gösteriminde belirtildiği gibi üç temel ilke üzerinde biçimlenmiştir.

Belçika kurumlarının şematik gösterimi:

Üçlü siyasal yapı (kuvvetlerin yatay ayrılığı):

  • Yasama gücü, genel seçim sistemi (bir kişi bir oy) ile belirlenmiş seçimle tespit edilen meclis yapısına verilmiştir.
  • Yürütme gücü, Bakanlar Kuruluna verilmiştir. Bakanlar kral tarafından genellikle meclisteki (seçilerek belirlenen) milletvekilleri arasından atanırlar. (Bununla birlikte milletvekili olmayan kişiler de bakan olarak atanabilir.) Ancak bakan olarak atanmaları halinde seçilmiş oldukları vekillikten istifa etmelidirler.
  • Yargılama yetkisi mahkemeler tarafından kullanılmaktadır. Üst düzey mahkeme başkanları Yüksek Yargı Kurulunun önerdikleri arasından bakan tarafından atanmaktadır.
    • Üst düzey başkanlar bir yargıç veya soruşturma yargıcı veya savcı olarak atanabilirler.
    • Hükûmetin yürütme gücü bunu yerine getirmek için fiziki yapıları (tesis oluşturma, personel istihdamı ve mali kaynak kullanımı) sağlanmasından sorumludur.
    • Yargıçlar ve diğer bazı kişiler belirli mevkilere (askeri, emniyet teşkilatı, ruhban, noterlik, sınırlı görevleri olan yargıçlık) atanabilirlerse de bu durumda bir seçim faaliyeti içinde bulunamazlar.

Bağlı kurumlar (güçlerin dikey ayrımı):

  • Ulusalüstü emirnameler (AB yasaması) ve uluslararası andlaşmalar federal düzeyde onaylanması gerekmektedir. (Federal devlet; Belçika ulusal devleti anlamındadır.)
  • Federal düzey aşağıda belirtilenlerin birleşimidir:
    • İki meclisli bir yasama organı (Senato ve Temsilciler Evi) (2014'te doğrudan seçilen bir yapı oldu. Senato dolaylı olarak bölgelerden atamayla teşkil edilen bir yapı oldu.)
    • Federal bir hükûmet (Başbakan ve Bakanlar ile devlet sekreteryası)
    • Adaletin gözetilmesi, savunma, dışişleri ve sosyal güvenlik, kamu sağlığı ile görevli.
    • Yüksek Mahkeme, Anayasa Mahkemesi, İptal (veya temyiz) mahkemesi
  • Bölgesel (federe) düzeyde şunlardan oluşmaktadır:
    • Tek yapıdan müteşekkil parlamento
    • Bakan-başkan (bakanlar ve devlet sekreteryası) tarafından yönetilen bölgesel bir hükûmet bölgesel konularla ilgili görevlendirilmiştir.
  • Vilayetler de benzer yapılara sahiptiir:
    • Tek yapılı vilayet kurulu
    • Vilayet konularıyla görevli, başkan yardımcısıyla asiste edilmiş vilayet yöneticisi.
    • Temyiz mahkemesi, Takdir Mahkemesi
  • Vilayetler 'Arrondissement' adı verilen orta derecedeki belediye alanlarına bölünmüştür.
    • Arrodissemental belediye alanlarında bir yürütme düzeyi bulunmaktadır.
  • Kent ve mahalli idare yapıları:
    • Bir kent veya mahalli idare kurulu
    • Bir belediye başkanı, belediye meclis üyeleriyle asiste edilmiş olup yerel konularla görevlidir.
    • Sulh Mahkemesi, Düzenleyici Mahkeme (üç yargıç).
    • Sulh yargıçı ve polis mahkemesi yargıçları (tek yargıçlı mahkemeler)
  • Kral, devletin başıdır, siyasal bir gücü bulunmamaktadır ve her edim ve ifadesinin bir bakan tarafından yürütme onayının verilmesi gerekir; bakanların atamalarını yapar ancak onları seçme yetkisi yoktur (yürütme gücü); parlamentoda çıkarılan yasaları imzalar ve yürürlüğe koyar. (yasama yetkisi)
  • Devletin başı silahlı kuvvetlerin komutanıdır (sadece sembolik olarak). Silahlı kuvvetler siyasal bakımdan Savunma Bakanlığına bağlıdır ve Genelkurmay Başkanı parlamentoya karşı sorumludur ve emirleri Savunma Bakanı ve hükûmetten almaktadır.
  • Belirli işlevler birbiri ile bağdaşmaz nitelikli olarak addedilmiştir ve bu sayılanlardan birisini icra edecek olanlar bir diğerini de beraberinde yerine getiremeyeceklerinden birisinden istifa etmelidirler. (Ordu komutanları savaş dönemi içinde bile olsa bakan olamazlar.)
Kosta Rika

1948'deki 44 gün savaşının sonucu olarak eski başkan ve zorunlu aday Rafael Álgel Calderón Guardia başkanlık seçimini kaybettikten sonra Kosta Rika'nın nasıl bir modeli izleyeceği seçimi kazananların önünde çözülmesi gereken temel konu olarak belirginleşti. Jose Figueres Ferrer liderliğindekilerin düzenlediği halk oyu ile bir Anayasa Meclisi oluşturuldu, anayasa 1949'da uygulamaya geçirildi ve yürürlükte kaldı. Kurucu meclis daha korporatist düşünceleri reddettiği için bu anayasa 1871 anayasası üzerinde yapılan değişikliklerle oluşturuldu. Yeni anayasada yasama, yürütme ve yargısal kollardan oluşan bir yapı getirildi. Ancak bunlarla birlikte ve bunlara eşit güçte, ilki seçimleri denetleyen, kararları gözden geçirilemeyen 'seçimsel branş'; ikincisi tek parçalı yasama meclisinin altında yer verilen ancak ona eşit güçte olduğu kabul edilen 'kontrolör branş' olmak üzere iki otonom yapı daha oluşturuldu. Kurum, hükûmet binaları ve bina sahipleri için parasal ihtiyat da sağlamaktadır ve rutin olarak, görevi kötüye kullanmaları nedeniyle belediye başkanlarının düşürülmesini işleme koymaktadır. Kesin biçimde oluşturulmuş bu kurum ülkenin beşinci gücü durumundadır.

Macaristan

Macaristan'da güçler ayrılığı ilkesi uyarınca kurulmuş; parlamento, hükûmet, mahkeme sistemi ve kamu ithamcısı olmak üzere dört farklı branş bulunmakta olup bunlar da altı bölüme ayrılmıştır.

  • Parlamento (Magyar Országgyűlés): Vekiller, oldukça karmaşık bir yöntemle, iki turlu oylama sistemi vasıtasıyla halk tarafından 4 yılda bir seçilir.
  • Hükûmet (Magyar Kormány): %50+1 salt çoğunluk oyu ile 4 yıllık bir dönem için seçilir ve seçildikten sonra aynı oy miktarıyla herhangi bir an düşürülebilir.
  • Yüksek Mahkeme (Legfelsőbb Bíróság): Adliye şefi 2/3 oy çokluğu ile parlamento tarafından seçilir, hükûmet gözetiminde değildir.
  • Anayasa Mahkemesi (Alkotmánybíróság): Üyeleri meclisin 2/3 oy çokluğu ile 8 yıl için seçilir, bu yapı meclisin çıkardığı yasaları baştan yok sayabilir ve hükûmet gözetiminde değildir.
  • Baş Kamu Adına Suçlayıcısı (Legfőbb ügyész): Parlamentonun 2/3 oy çokluğuyla 6 yıılık bir dönem için seçilir, büro bütçesi sabit olup hükûmet gözetiminde değildir.
  • Cumhurbaşkanı (Köztársasági Elnök):Macaristan Parlamentosu'nun 2/3 oy çokluğuyla 5 yıllık bir dönem için (bir defadan fazla olmamak kaydıyla) seçilir. Sadece sembolik gücü bulunur, yasaları imzalar ve barış döneminde orduya komutanlık yapar.

Macaristan'daki Kamu Adına Suçlayıcısının bağımsız yapısal durumu 1974 Devriminden sonra Portekiz tarafından model olarak alındı. Başsavcılık sadece son zamanlar içinde; 1989'da komünizmin çöküşünden sonra Macaristan demokratik yapısının dördüncü bir sütunu haline geldi. Bu mevki Macaristan Anayasası'nın XI. yeni fıkrasıyla bağımsız bir yapı haline geldi. Değişikliğin anlamı devlet gücünün kötüye kullanım ihtimalinin -özellikle de muhalif politikacılara karşı meydana gelebilecek, seçimlerden uzun süreli hariç tutulmalarına yol açabilecek hatalı suçlamaların önlenmesiydi. Macaristan'da Başsavcıların yanı sıra "pótmagánvád" adı verilen tarafsız gerçek kişiler tarafından da mahkemelere doğrudan başvuru yapılabilmektedir. İddiaların haklı olup olmadığına mahkemeler karar vermektedir.

Tayvan

Sun Yat-senin Beş kuvvetin ayrılığı düşüncesine göre, Çin Cumhuriyeti hükûmetinin beş kuvvet kolu bulunmaktadır.

  1. Yuan yürütme - Yürütme organı Çin Cumhuriyeti Başbakanı tarafından idare olunmakta ise de gerçekte yürütme siyasetini belirleyen Çin Cumhuriyeti Başkanı tarafından idare olunmaktadır.
  2. Yuan yasama - tek meclisli parlamento tarafından yürütülen 'yasama
  3. Yuan yargı - Çin Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi Çin Cumhuriyeti En Yüksek Derece Mahkemeleri birbirinden farklı yargılama konularını yürütmektedir.
  4. Yuan Denetim Kurumu - kontrolörlük kolu
  5. Yuan Sınav Kurumu- Sivil hizmetler insan kaynakları yönetimi

Çin Cumhuriyeti Başkan ve Başkan Yardımcısı aynı zamanda ilga olunmuş Ulusal Meclis anayasal olarak yukarıda sayılmış beş kuvvet kolundan değildir. 2005'te iptal olunmasından önce, Ulusal Meclis ve başkan ve başkan yardımcısını seçmekle görevlendirilmiş Seçim Kurulu anayasal kurumlardan birisiydi. 2005 anayasa değişiklikleriyle Ulusal Meclisin yasa düzenleme yetkileri Yuan yasaması'na ve meclisin seçme yetkileri seçmenlere aktarıldı. Yasama ve yürütme güçlerinin arasındaki ilişkiler oldukça az miktarda tanımlanmıştır. Bunun yol açtığı, ülkenin politik ortamını neredeyse tümüyle felce götüren sorunlara bir örnek; devlet başkanının ne yasaları veto etme yetkisinin ne de (iktidar) partisinin azınlığa düşmesi halinde yasama organını dağıtma yetkisinin bulunmayışıdır.[46] Yürütme ve denetim yuanları; liderleri başkan tarafından atandığı ve yasama yuanı tarafından onaylandıkalrından marjinal güçler oldukları yönünde değerlendirilmektedir. Yasama yuanı kendi başkanlığını seçen tek organ olarak bulunmaktadır. Başkan yardımcısının uygulamada bir sorumluluğu yoktur.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Ankara Barosu, Dr. Mehmet Emin Akgül, Kuvvetler Ayrılığı İlkesi ve Gelişim Sürecine Bakış, S.81" (PDF). 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  2. ^ "[[Anadolu Üniversitesi]], Yürütme Yetkisi ve Görevi, S.137" (PDF). 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  3. ^ "Anayasa Hukuku Sitesi, Kemal Gözler, Yasama Fonksiyonu". 17 Haziran 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  4. ^ "Anadolu Üniversitesi, Yargı erki, S.125" (PDF). 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  5. ^ Histories, Book 6, 11-13
  6. ^ "Baron de Montesquieu, Charles-Louis de Secondat (Stanford Encyclopedia of Philosophy)". Plato.stanford.edu. 9 Mayıs 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ekim 2008. 
  7. ^ "lawiki.org law — Separation of Powers: the reality". lawiki.org. 8 Ağustos 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Eylül 2010. 
  8. ^ Price, Sara (22 Şubat 2011), The Roman Republic in Montesquieu and Rousseau - Abstract, 12 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 19 Kasım 2012 
  9. ^ Schindler, Ronald, Montesquieu’s Political Writings, 12 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 19 Kasım 2012 
  10. ^ Lloyd, Marshall Davies (22 Eylül 1998), Polybius and the Founding Fathers: the separation of powers, 27 Eylül 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi, erişim tarihi: 17 Kasım 2012 
  11. ^ "Hobbes, Locke, Montesquieu, and Rousseau on Government". 12 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  12. ^ Quoted in Jan Weerda, Calvin, in Evangelisches Soziallexikon, Third Edition (1960), Stuttgart (Germany), col. 210
  13. ^ Clifton E. Olmstead (1960), History of Religion in the United States, Prentice-Hall, Englewood Cliffs, N.J., pp. 9-10
  14. ^ Fennell, Christopher. "Plymouth Colony Legal Structure". Histarch.uiuc.edu. 29 Nisan 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  15. ^ "Hanover Historical Texts Project". 12 Ocak 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  16. ^ Clifton E. Olmstead, History of Religion in the United States, pp. 69-76, 99-105, 114-116
  17. ^ Otto Heinrich von der Gablentz, Gewalt, Gewaltenteilung, In Evangelisches Soziallexikon, col. 420
  18. ^ Kurland, Phillip (1986). "The Rise and Fall of the "Doctrine" of Separation of Powers". Michigan Law Review. 85 (3): 595. doi:10.2307/1288758. JSTOR 1288758. 26 Ekim 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Temmuz 2023. 
  19. ^ Tuckness, Alex (2002). "Institutional Roles, Legislative View". Locke and the Legislative Point of View: Toleration, Contested Principles, and the Law. Princeton University Press. s. 133. ISBN 0691095043. 
  20. ^ Tuckness, Locke and the Legislative Point of View: Toleration, Contested Principles, and the Law, at p. 126
  21. ^ Locke, John (1824). Two Treatises of Government. C. and J. Rivington. s. 215. 
  22. ^ "Prof.Dr. Sait Güran, Kuvvetler Ayrılığı Ne Değildir? S.193" (PDF). 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  23. ^ "Türk Akademisi Siyasi Sosyal Stratejik Araştırmalar Vakfı (TASAV), Hükümet Sistemleri". 9 Ocak 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  24. ^ "Ankara Strateji Enstitüsü, Prof. Dr. Faruk Bilir, Kuvvetler Ayrılığı". 1 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  25. ^ "Constitutional court of the Czechoslovak Republic". 17 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  26. ^ "The European model of constitutional review of legislation". 26 Aralık 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  27. ^ "Constitution of the United States". Archives.gov. 15 Eylül 2000. 4 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mayıs 2013. 
  28. ^ Madison, James. (8 February 1788) "The Structure of the Government Must Furnish the Proper Checks and Balances Between the Different Departments" 18 Ekim 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. The Federalist Papers No. 51
  29. ^ "Dividing government horizontally and vertically (in USA)" (PDF). 10 Ekim 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  30. ^ "White House, Executive Branch". 19 Temmuz 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  31. ^ "Sayıştay Dergisi, Düzenleyici Kurumlara İngiltere Örneği Üzerinden Bakmak, Araştırma Görevlisi Hülya Ekşi" (PDF). 1 Şubat 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  32. ^ "Ankara Barosu, Dr. Mehmet Emin Akgül, Kuvvetler Ayrılığı İlkesinin Dönüşümü ve Günümüz Demokratik Sistemlerindeki Anlamı" (PDF). 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  33. ^ "Part 3, Constitutional Reform Act 2005". Acts of the Parliament of the United Kingdom. 4. 24 Mart 2005. s. 3. 14 Kasım 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül 2009. 
  34. ^ The Constitutional Reform Act 2005 (Commencement No. 11) Order 2009, 29 Haziran 2009 
  35. ^ Duguit, Leon (1911). Traite de droit constitutionnel, vol. 1, La regle du droit: le probleme de l'Etat, Paris: de Boccard, p. 645.
  36. ^ "Fransa Anayasası, Madde 24" (PDF). 10 Ağustos 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  37. ^ Jain, M.P. (2010). Indian Constitutional Law. LexisNexis Butterworths Wadhwa Nagpur. s. 921. ISBN 978-81-8038-621-3. 
  38. ^ "Chief Justice's Speech at Ceremonial Opening of the Legal Year 2010". Hong Kong Judiciary. 31 Temmuz 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2011. 
  39. ^ "Mature Enough for Democracy, And Sensible Too" (PDF). Global Asia. 15 Ekim 2013 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2011. 
  40. ^ "Türkiye Büyük Millet Meclisi, TC. Anayasası" (PDF). 8 Aralık 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  41. ^ "Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı". 2 Nisan 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  42. ^ Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, Md.87, Md.109, Md.112, Md.113
  43. ^ "Anadolu Üniversitesi, Yürütme erki" (PDF). 21 Ekim 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  44. ^ "Anayasa Mahkemesinin Görevleri". 2 Şubat 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Ocak 2014. 
  45. ^ "Anadolu Üniversitesi, Yargı" (PDF). 10 Ocak 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ocak 2014. 
  46. ^ "E-Notes: Why Taiwan's Political Paralysis Persists — FPRI". Fpri.org. 23 Eylül 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ekim 2008. 

Konuyla ilgili yayınlar

Dış bağlantılar