Muazzez İlmiye Çığ, en popüler eserlerinden kabul edilen Kuran, İncil ve Tevrat’ın Sümer’deki Kökeni başlıklı kitabında, Arap kadınlarının taktığı başörtüsününMüslüman dünyasında ortaya çıkmadığı, aslında beş bin yıl önce Sümerli rahibeler tarafından takıldığını iddia etti.[4] Ayrıca, Kur'an'da yer alan birçok hikâyenin aslında Sümer efsanesi olduğunu da iddia etti. 2007 yılında halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek suçuyla yargılandı, ancak ilk celsede beraat etti.
Çığ, sonradan 8 yıl Topkapı Sarayı müdürlüğü de yapan eşi Kemal Çığ'ın çalıştığı Eski Şark Eserleri Müzesi'nin Çiviyazılı Belgeler Arşivi’nde, Sümer ve Hitit dillerinde yazılmış eski tabletleri sınıflandırıp katalogladı.
Sümer Medeniyeti hakkındaki en yetkin isim, dünyaca ünlü Sümerolog Samuel Noah Kramer, History begins at Sumer: thirty-nine firsts in man's recorded history (Türkçesi: Tarih Sümer’de Başlar) başlıklı eserinde, Muazzez İlmiye Çığ’dan “tablet koleksiyonu uzmanı” ifadesi ile bahseder.[5][6]
Muazzez İlmiye İtil'in anne ve babası Kırım Tatarıdır ve her ikisi de Türkiye'ye göç etti; baba tarafı Merzifon'a, anne tarafı ise Türkiye'nin dördüncü büyük şehri olan ve o dönemde Osmanlı İmparatorluğu'nun önemli bir bölgesel yönetim merkezi olan kuzeybatıdaki Bursa'ya yerleşti.
Muazzez İlmiye, I. Dünya Savaşı'nın patlak vermesinden birkaç hafta önce Bursa'da doğdu. 1919'da beşinci yaş gününü kutladığı sırada Yunan Ordusu tarafından İzmir'in işgal edilmesi üzerine öğretmen olan babası, ailesinin güvenliğini sağlamak için Çorum'a taşındı ve genç Muazzez burada ilköğrenimini tamamladı.[9] Ayrıca Fransızca ve keman dersleri aldı. 1926'da sınavla Bursa Kız Muallim Mektebi'ne girdi ve 1931'de, 17 yaşına geldiğinde ilkokul öğretmeni yetiştiren bu okuldan mezun oldu.
1940'ta diplomasını aldıktan sonra, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'ni oluşturan üç kurumdan biri olan Eski Şark Eserleri Müzesi'nde on yıl sürecek kariyerine, kurumun arşivlerinde tercüme edilmeden ve tasnif edilmeden saklanan binlerce çivi yazılı tablet alanında uzman olarak başladı. Meslektaşları Hatice Kızılyay ve Fritz Rudolf Kraus ile birlikte, müzenin deposunda bulunan Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yazılan binlerce tableti temizlediler, sınıflandırdılar ve numaralandırdılar. Çığ, 74 bin tabletten oluşan çivi yazılı belgeler arşivini oluşturdu ve 3 bin tabletin kopyasını çıkarıp, katalog hâlinde yayımladı.[11] Aradan geçen yıllarda, tabletlerin deşifre edilmesi ve yayınlanması konusundaki çabaları sayesinde müze, dünyanın her yerinden eski çağ tarihi araştırmacılarının baş vurduğu bir Ortadoğu dilleri öğrenme merkezi hâline geldi.[9]
1957 yılında Münih'te gerçekleşen Oryantalistler Kongresi'ne katıldı. 1960'ta 6 ay Heidelberg Üniversitesi'nde bulundu. 1965'te Roma'da sergilenen Hitit sergisinin Londra'ya taşınması faaliyetinde görev aldı. 1972'de emekliye ayrıldı.[12]
Emeklilikten sonra bir süre yurtdışında yaşayan Muazzez İlmiye Çığ, 1988'de Philadelphia'da Asuroloji kongresine katıldı. Samuel Noah Kramer'in History Begins at Sumer başlıklı kitabını Türkçeye tercüme etti. 1990'da Tarih Sümer'de Başlar başlığıyla Türk Tarih Kurumu tarafından yayımlandı.[13] Kitabın çok ilgi görmesi üzerine 1993'te çocuklara yönelik Zaman Tüneliyle Sümerlere Yolculuk da dâhil, Sümer ve Hitit kültürlerini tanıtan 13 kitap yazdı.[14] 2000 yılında İstanbul Üniversitesi tarafından fahri doktor unvânı verildi.[15] Muazzez İlmiye Çığ'ın özel arşivi Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı'ndadır.
Alman Arkeoloji Enstitüsü ve İstanbul Üniversitesi Tarih Öncesi Bilimler Enstitüsü'nün onursal üyesidir. Belleten, Bilim ve Ütopya gibi dergi ve gazetelerde yayımlanan kitaplarında, bilimsel makalelerinde ve genel ilgi alanlarına yönelik makalelerinde görülen özenli ve sistematik araştırmaları ile mesleğinde ün kazandı.
Tartışmalar
Başörtüsü mahkemesi
Bereket Kültü ve Mabet Fahişeliği ve Vatandaşlık Tepkilerim isimli kitaplarında, kadınlarda başörtüsünün köklerinin Akadlara dayandığını yazdı. 2007 yılında, kendisi ve yayıncısı hakkında "dinî farklılıklara dayalı nefreti körüklemek" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek" suçlamalarıyla yargılandı.[16] Duruşmasında, "Ben bir bilim kadınıyım ... Kimseye hakaret etmedim." diyerek suçlamaları reddetti. İlk celsede hâkim davayı düşürdü ve yarım saatten kısa süren bir duruşmanın ardından kendisi ve kitabın yayıncısı beraat etti.[17][18]
İşkence iddiaları
Muazzez İlmiye Çığ, 12 Eylül Darbesi döneminde siyasî mahkumlar üzerinde deney yaptığı iddialarıyla gündeme gelen HZİ Nöropsikiyatri Vakfı’nın yönetim kurulu başkanı ve Vatan Partisi genel başkan başdanışmanıydı.[19] HZİ Nöropsikiyatri Vakfı, adını Çığ'ın annesi Hamide ve babası Zekeriya İtil'in baş harflerinden alıyordu.[20]
Vakıf hakkında, Amerika Birleşik Devletleri'nde kullanımı yasak olan ilaçların Türkiye’de hastalar ve mahkumlar üzerinde denendiği çalışmalar yaptığına dair çok sayıda iddia ortaya atıldı.[21][22][23] Çığ, İtil, arkadaşları, aileleri ve vakıf çalışanlarından bazıları suçlamaları reddetti. Deneylerin gönüllü katılımla gerçekleştirildiğini ve Askeri Cunta'nın izniyle, HZİ Vakfı'nın gözetiminde teröristlerin profillerini çıkarma amacı taşıdığını öne sürdüler.[24]
Özel hayatı ve ölümü
Topkapı Müzesi Müdürü Mehmet Kemal Çığ ile 1940 ve 1983 yılları arasında evli olan Muazzez İlmiye Çığ'ın 2 kızı vardır,[11] Oyuncu Zafer Ergin'in teyzesidir. Çığ, 20 Haziran 2014'te 100 yaşına ve 20 Haziran 2024'te 110 yaşına girdi.[25][26] 13 Temmuz 2024'te, Yakup Satar'ın 110 yıl 22 günlük ömrünü geride bırakarak Türkiye'nin bilinen en yaşlı kişisi oldu, ve halen Türkiye'de bilinen en yaşlı kişi, 110 yıl 150 gün yaşamış olan Çığ'dır.[27]
Muazzez İlmiye Çığ, Mersin’in Mezitli ilçesindeki özel bir hastanede bir müddet yoğun bakımda kaldıktan sonra, 17 Kasım 2024’te 110 yaşında öldü.[28][29] Cenazesi yine Mersin'de 19 Kasım'da Akbelen Mezarlığı'nda toprağa verildi.[30]
Osmaniye'nin Çardak köyü'ndeki Anadolu Halk Bilimleri ve Kültür Derneği tarafından "Özgür İnsan Ödülü", 2005[33]
Vatandaşlık Tepkilerim isimli kitabı, Galatasaray Rotary Kulübü tarafından İngilizceye çevrilerek Avrupa ve Amerika'daki üniversite kütüphanelerine dağıtılmıştır.
Uluslararası Lions Kulüpleri Derneği tarafından "Melvin Jones Dostluk Ödülü", 2014[34]