İzmir Arkeoloji Müzesi, İzmir ili ve çevresinde bulunan arkeolojik eserlerin sergilendiği müzedir.
Tarihçe
İzmir yöresinde bir arkeoloji müzesi kurma fikri, "Aydın ve İzmir havalisi Asar-ı Antika Müfettişi" olarak 1914 yılında yöreye gelen Aziz Ogan tarafından ortaya atılmıştı.[1]I. Dünya Savaşı ve onu takip eden Türk Kurtuluş Savaşı sırasında duran müzecilik çalışmaları, Cumhuriyetin ilanından sonra yeniden başladı. Müze, ilk olarak 1924 yılında Mustafa Kemal Atatürk'ün isteğiyle Basmane semtindeki terkedilmiş Aya Vukolos Kilisesi'nde "Asar-ı Antika Müzesi" adıyla kuruldu ve üç sene süren eser toplama ve derleme çalışmalarından sonra 1927'de halka açıldı.[2][3] Aziz Ogan'ın ardından müze müdürlüğüne Selâhattin Kantar getirildi. 1943'te Selâhattin Kantar'ın müdürlüğü döneminde "İzmir Arkeoloji Müzesi" adını aldı.[4] 1951'de Kültürpark içerisindeki Maarif Vekâleti Kültür Pavyonu'na taşındı.[5] 1984'ten beri Konak'ta Bahribaba Parkı içindeki modern müze binasında hizmet verir.
Koleksiyon
Bayraklı (Smyrna), Efes, Bergama, Milet, Klazomenai, Teos ve İasos gibi Ege Bölgesi çeşitli bölgelerinde kazılarda ortaya çıkarılan ve Batı Anadolu tarihine ışık tutan buluntular müzede ve müze bahçesinde sergilenir.
Taş Eserler Salonu, küçük bir Hazine Odası ve Ekrem Akurgal Seramik Eserler Salonu'ndan meydana gelmektedir. Taş eserler salanunda Roma dönemi ağırlıklı kadın ve erkek heykelleri mevcuttur. Dikkat çeken eserler arasında sağlık tanrısı Hygieia'nın tasviri büstü ve Bronz Koşan Atlet bulunmaktadır. Hazine Odasında ise Osmanlı ve Roma dönemlerinden kalma sikkeler kronolojik olarak sıralanmaktadır. Karşısında ise oldukça eski bir binada İzmir Etnografya Müzesi bulumaktadır. Genel olarak üç katlı müze binasının ikinci ve üçüncü katlarında sergileme salonları, birinci katta idari bölümler, zemin katında, tüm eserlerin ayrı kategorilerde korunup saklandığı eser depoları, restorasyon laboratuvarı, kütüphane yer alır.