Cezayir Adası'nın Fethi, Osmanlıların elindeki Cezayir kentinin açıklarında bulunan ve 1510 yılından beri İspanyol İmparatorluğu'nun işgalindeki Cezayir Adası'nın (Peñón de Argel) 1529 yılında Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı birliklerince kuşatılıp ele geçirilmesiyle sonuçlanan askerî harekât.
Kuşatma öncesi
1492 yılında Granada Savaşı sonucunda İber Yarımadası'ndaki son Müslüman topraklarını da ele geçiren İspanyollar Reconquista adı verilen bu süreçten sonra taarruzlarını İspanya kıyılarına yakın Kuzey Afrika kıyılarına yönelttiler. 1505'te Mers El Kebir'in işgaliyle bu kıyılara tutunan İspanyol İmparatorluğu, Pedro Navarro komutasındaki (1501'de Kefalonya'da Osmanlılara karşı da savaşmıştı) bir donanmayla Bicâye ve Trablus'u ele geçirdi ve Cezayir hakimini yenerek vergiye bağladığı gibi imzalanan antlaşma uyarınca kentin açıklarındaki adacığı da işgal etti.
Adacığa bir kale inşa eden İspanyollar bu sayede Cezayir kentini de denetim altında tutma olanağına eriştiler. Zira, kentte kaleye yönelik en ufak bir hareketlenme olduğunda toplarla ateş altına alınıp etkisiz hale getirilebiliyordu.
1516 yılında İspanya Kralı II. Fernando'nun ölmesiyle 1510 yılındaki antlaşmanın geçersiz hale geldiğini savunan Cezayirliler bir yıl önce Bicâye'yi geri alanBarbaros Hayrettin Paşa'yı (Hızır Reis) yardıma çağırdılar. Kenti ele geçiren Barbaros Hayrettin Paşa, 1516 ve 1518'de Cezayir'i kurtarmaya gelen iki İspanyol donanmasını hezimete uğratıp, 1519'da resmen Osmanlı Devleti'ne bağlandıysa da, bir süre sonra kentteki muhalefetin artması nedeniyle 1521'de Cicel'e çekildi. 1525 yılında ordusuyla Cezayir'i bir kez daha zapteden Barbaros Hayrettin Paşa, (3 yıl hazırlık yaptıktan sonra) daha güçlü bir orduya sahip bir şekilde ve halkın da tam desteğini arkasına almış olarak 19 yıldır kentin açıklarındaki adadaki kaleyi işgal eden İspanyol garnizonunun üzerine yürüdü.
Kuşatma
Barbaros Hayrettin Paşa filosunun da demirli olduğu limana bu kadar yakın mesafede düşman kuvvetlerinin konuşlanmış olmasını güvenlik sorunu teşkil ettiğini görerek 1529 yılında nihayet kaleyi kuşatmaya karar verdi. Kaledeki İspanyol garnizonunun komutanı Don Martin de Vargas'a bir ültimatom göndererek kaleyi terk etmelerini talep etti. Müstahkem konumuna ve garnizonun kuvvetine güvenen komutan de Vargas ültimatomu reddetti.
Bunun üzerine kış boyunca dökülmüş geniş çaplı toplarla 6 Mayıs'ta kaleye yönelik ilk salvo atışı başladı. Günlerce süren karşılıklı bombardımana Barbaros Hayrettin Paşa'nın kalenin arkasını çevirmiş olan kadırgalar da katıldı ve kale çift ateş arasında kaldı. 16 Mayıs günü itibarıyla kalenin siperleri yıkıldı ve surları da bir hayli zarar gördü. Bunun üzerine Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Türk askerleri (leventler) kale duvarlarına merdivenleri dayayarak hücuma geçtiler. 800 askeri ölen İspanyol komutan 29 Mayıs günü kale komutanı Don Martin de Vargas kalan 400 askeriyle birlikte teslim oldu. Komutan de Vargas'la birlikte kaleden kenti top ateşine tutup camilerine yıkan İspanyol topçubaşı idam edildiler.[1]
Kuşatma sonrası
Barbaros Hayrettin Paşa kaleyi fethettikten sonra dahiyane bir planla Cezayir'de bulunan esirlerden faydalanarak kaleyi tamamen yıktırdı ve çıkan taşlarla adayı sahilden ayıran denizi doldurtarak gemilerin sığınabileceği kullanışlı bir liman inşa ettirdi (liman halen bu şekliyle kullanılmaktadır).
Birkaç gün sonra ise Osmanlılar İspanyollara karşı ikinci bir zafer daha kazandılar. Kaleye silah ve mühimmat getiren, ancak kalenin yıkılması ve adanın anakarayla birleşmesi nedeniyle yanlış yere geldiklerini zanneden ve fetihten habersiz 10 gemilik İspanyol savaş filosu içindeki cephanelikle birlikte ele geçirildi. İspanyol askerlerin yaklaşık 150'si kılıçtan geçirilirken teslim olan 355'i de esir edildi.[1]
Aynı yıl Osmanlılar İspanyollara karşı üçüncü zaferlerini denizde kazandılar. Barbaros Hayrettin Paşa'nın aynı yıl Aydın Reis komutasında 10 gemiyle sefere gönderdiği Türk filosu önce Cebelitarık Boğazı'nda beş gemi zaptetti. Ardından ise İspanya'nın güneyindeki bazı kentleri topa tutarak bol miktarda esir ve ganimet ele geçirdi. Ayrıca, kıyılardan topladıkları birçok Endülüslü'yü Cezayir'e nakletmek üzere gemilere bindirdiler. Bu filoyu mağlup etmek üzere İspanya Kralı (aynı zamanda Kutsal Roma İmparatoru) V. Karl tarafından gönderilen Rodrigo Portundo komutasındaki İspanyol filosu da 28 Ekim 1529'da Formentera Deniz Muharebesi'nde büyük bir yenilgiye uğradı.