Thadée Gasztowtt (8 Haziran 1881 - 22 Ocak 1936) veya Seyfeddin Bey (Osmanlıca: سيفددڭ بك) Fransa doğumlu Litvanya asıllı Osmanlı, Türk ve Polonyalı diplomat, devrimci, tarihçi ve gazetecidir. Tutkulu bir Türksever olarak Osmanlı-Lehistan ilişkilerinin yeniden canlandırılması gerektiğini ısrarla savunmuş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun sadık bir destekçisiydi; Osmanlı İmparatorluğu'nu Polonya'nın tek tarihi müttefiki olarak görüyordu. Polonyalı göçmenlerin gayrı resmi temsilcisi olarak, Avrupa'daki Polonyalıları, özellikle de Frankofon Polonyalıları düzenli olarak Osmanlı İmparatorluğu'nu desteklemeye teşvik etti.
Erken dönem
Gasztowtt, 8 Haziran 1881'de Fransa'nın Paris kentinde, soylu Litvanya kökenli Polonyalı bir siyasi göçmen ailesinin çocuğu olarak Thadée Arthur Maurice Gasztowtt adıyla dünyaya gelmiştir. Tunus'ta ölen François (1874–1904) adında bir ağabeyi vardır. Gasztowtt'un büyükbabası, Kasım Ayaklanması'na katılan Maurycy (Maurice) Gasztowtt (1809–1871),[1] 1830'larda Fransa'ya kaçmış ve bir daha Polonya'ya geri dönmemiştir. Thadée'nin babası Wacław (Venceslas) Gasztowtt'du (1844–1920),[2] La Guerche-sur-l'Aubois'te doğmuş ve Paris'te ölmüştür. Batignolles'deki Polonya Ulusal Lisesi'nde çalışmış ve 1875-1922 yılları arasında yayımlanan Bulletin Polonais adlı aylık derginin genel yayın yönetmenliğini yapmıştır. Paris merkezli dergi, Fransa'daki Polonyalı göçmenler için Polonya'nın edebi, tarihi ve siyasi durumu hakkında önemli bir bilgi kaynağıydı.[3]
Thadée Gasztowtt, Collège Chaptal'da eğitim görmüştür. Paris Üniversitesi'nde tarih bölümüne devam etmiş, ancak mezun olmamıştır.[4] Gasztowtt da babası gibi Bulletin Polonais'de gazeteci olarak çalışmıştır. Bu dönemde Polonya'nın Osmanlı İmparatorluğu ile olan ilişkileri hakkında yazmaya başlamıştır. Başlıca odak noktaları yüzyıllardır süregelen yerleşik ilişkilerden kaynaklanan Polonya-Osmanlı dostluğu, her iki ülkenin yüzyıllardır ortak sınırları paylaşması ve dolayısıyla ortak düşmanlara ve karşılıklı çıkarlara sahip olması, 19. yüzyılda Polonyalı göçmenlerin Osmanlı İmparatorluğu'na kabul edilmesi nedeniyle her iki ülke arasında bir yakınlaşmaya ihtiyaç vardı.[5][6]
Osmanlı İmparatorluğu'nda hayatı
Gasztowtt, 1907 yılında gazetecilik ve Fransızca öğretmenliği yapmak üzere İstanbul'a gelmiştir. 20. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu'ndaki mutlak monarşinin yerini meşruti bir hükümetle değiştirmeyi savunan siyasi reform hareketi olan Jön Türkler'in ateşli bir destekçisiydi. 1908 Jön Türk Devrimi'nden sonra Osmanlı kamusal alanında faaliyet göstermeye başlamıştır.[7]
Gasztowtt, İkinci Meşrutiyet döneminde İstanbul merkezli çok sayıda İttihat ve Terakki (İTC) yanlısı gazetede tanınmış bir gazeteci olarak çalışmıştır. Alman oryantalistMartin Hartmann tarafından Türkiye siyasetinde rol almak isteyen Avrupalılardan biri olarak tanımlanmaktadır. Gasztowtt, İslam'a geçtikten sonra Osmanlı İmparatorluğu'nda "Seyfeddin" veya "Seyfeddin T. Gasztowtt" adıyla anılmıştır.[8] Özellikle 29 Nisan-24 Haziran 1910 tarihleri arasında Mısırlı milliyetçi Hüseyin Hasib Bey'le birlikte, hükümet yanlısı iki haftada bir çıkan Kürsi-i Milel (La Tribune des Peuples) adlı dergiyi yayımlamıştır. Derginin temel amacı, Osmanlı halkına Müslüman ülkeler ve sömürgecilik altında zulüm gören halklar hakkında bilgi vermek ve ülkenin uluslararası meseleleri hakkında haber yapmaktı.[9]
1909 Osmanlı-Leh kutlamaları
Gasztowtt, Jön Türkleri, Kırım Savaşı'nda Osmanlı İmparatorluğu'na hizmet eden binlerce Polonyalının, özellikle de Adam Mickiewicz'in anısına Ağustos 1909'da kutlamalar düzenlemeye ikna etmiştir. Polonya'nın en büyük şairi ve yazarı olarak kabul edilen Mickiewicz, Türkiye'deki Polonya Lejyonu himayesinde Kırım Savaşı'nda görev yapmış ve İstanbul'da ölmüştür.[10] Kutlamalar Osmanlı İmparatorluğu ve Bölünmüş Polonya'da çok popüler olmuş ve olaylar Polonya dergisi Tygodnik Illustrowany (Resimli Dergi) tarafından "bölünmelerden bu yana hiç kimse Polonya'da benzer bir kutlama görmemişti" şeklinde tanımlanmıştır.[11]
Kutlamanın ilk bölümü, katılımcıların İstanbul'daki Santa Maria Draperis Kilisesi'nde ayin yapmasıyla gerçekleşmiştir. Daha sonra kutlamacılar, ellerinde Polonya ve Osmanlı bayrakları sallayarak Mickiewicz'in Tarlabaşı'ndaki evine doğru yürümüştür. Kısa bir süre sonra Mickiewicz'in 1870'te yanan ancak Osmanlı-Leh cemaati tarafından yeniden inşa edilen ve sonunda 1955'te Türk hükümeti tarafından müzeye dönüştürülen evine bir hatıra plaketi inşa edilmiştir.[12] Gasztowtt, kısa bir süre sonra bir kutlama daha düzenleyecek ve bu kez Osmanlı İmparatorluğu'nun siyasi göçmenlere gösterdiği sıcak karşılamayı takdir edecekti. Her iki durumda da Osmanlı kamuoyuna Polonya'nın bağımsızlığı konusunu vurgulamıştır.[13]
Gasztowtt, söz konusu kutlamalar kapsamında 17 Ağustos 1909'da Mickiewicz'in evinin önünde bir konuşma yapmıştır. Toplantıya ,Osmanlı'nın son halifesi olacakII. Abdülmecid'in yanı sıra, Doktor Nâzım, Rıza Tevfik Bölükbaşı, Selahaddin Bey gibi üst düzey isimlerden oluşan İttihat ve Terakki heyeti, Kırım Savaşı gazileri, Albay Halil Sami Bey ve Gasztowtt'un yakın dostu Celâl Nuri İleri gibi önemli isimler katılmıştır. Toplantıya Mısır Hidivi'nin temsilcisi Fazıl Bey, Emir Abdülkadir'in oğlu Abdurrahman Paşa, Şeyh Şamil'in torunu Ziya Ahmed Bey, son Kırım HanıŞahin Giray'ın torunu, Mustafa Hasan Bey, Fars Komitesi ve Rusya Müslümanları Evrensel Derneği üyeleri de katılmıştır. Diğer önemli isimler arasında Dünya Siyonist Kongresi genel sekreterleri Nahum Sokolow ve İstanbul'daki Polonya Komitesi'nden Michał Grabowski, ayrıca Polonezköy'den bir heyet olan Leon Walerian Ostroróg ve Mickiewicz'in evinin sahibi Marcin Ratyński vardı.[12]
Konuşmaya başkaları da katıldı. Selahaddin Bey, Lehistan'ın bölünmesinin "bir küfür" olduğunu ve Osmanlı Devleti'nin bunu tanımadığını vurgulamıştır.[a] Selahaddin Bey ayrıca İTC'nin Polonya'nın bağımsızlığına en büyük desteğini katılımcılara iletmiştir. Gasztowtt, Osmanlı-Leh ilişkilerinin yeniden canlandırılması gerektiğini savunarak karşılık vermiştir. Bulletin Polonais, çok sayıda Müslüman ve imamın ayine katılarak, ölen Polonyalıların anısına kuzular kurban ettiğini belirterek, bu etkinliği "gerçek bir hoşgörü dersi" olarak nitelemiştir. Tanin gazetesi, sadece Kırım Savaşı'nda ölen Polonyalı askerleri değil, aynı zamanda yıllarca Bâb-ı Âli'ye hizmet edenleri de anarak, Osmanlı-Leh işbirliğinin tarihi temellerini vurgulamıştır.[12]
Askeri kariyeri
Gasztowtt, Osmanlı İmparatorluğu'nda bulunduğu dönemde, Harbiye NazırıMahmud Şevket Paşa'yı ülkede daha önce Türkiye'de kurulmuş olan Polonya Lejyonları gibi çok sayıda Polonyalı gönüllünün katılımını sağlayacak bir yabancı lejyon kurulması konusunda ikna etmeye çalışmıştır. Osmanlı İmparatorluğu tarihinde birden fazla Leh lejyonu vardı; birincisi M. Denisko tarafından organize edilen 1797 lejyonu, ikincisi Michał Czajkowski ve Władysław Stanisław Zamoyski tarafından Vidin'de kurulan 1849 Leh ve Sultan Kazakları lejyonu, üçüncüsü Józef Jagmin tarafından kurulan 1877 Leh lejyonuydu.[16] Gasztowtt, İkinci Polonya Cumhuriyeti'nin gelecekteki Devlet Başkanı ve o zamanlar Polonya Sosyalist Partisi lideri olan Józef Piłsudski'yi çabalarında kendisini desteklemeye ikna etti. Lejyonun Polonya bağımsızlık mücadelesine katılacak kadar büyük olacağına inanıyordu.[17][18] Plan, 1913 yılında Mahmud Şevket Paşa'nın suikasta uğramasıyla terk edilmiştir.[19]
Gasztowtt'u Osmanlı İmparatorluğu'na hizmet etmeye iten başlıca etkenlerden biri, Osmanlıların tarih boyunca Polonyalıların tek müttefiki olduğuna inanması ve Osmanlıların Polonya'ya verdiği desteği romantikleştirmesiydi.[20] Gasztowtt, Trablusgarp Savaşı sırasında Osmanlı ordusunda gönüllü olarak görev almıştır.[21]I. Dünya Savaşı'nda Batı Cephesi'nde Fransa'daki Polonya Lejyonu'nda görev yapmış, ancak Polonya devletinin yeniden kurulmasının ardından İstanbul'a dönmüştür.[22]
Sonraki yaşamı, diplomatik kariyeri ve ölümü
1914 yılında Gasztowtt, Balkan Savaşları sırasında ülkenin kaybettiği Selanik'te yeni kurulan Osmanlı Başkonsolosluğu'nun sekreterliğine atanmıştır.[23] Osmanlı İmparatorluğu'ndaki geniş bağlantıları nedeniyle ölümüne kadar Polonya-Türkiye ilişkilerinin ön saflarında yer almıştır. Diplomatik deneyimi sayesinde, Kurtuluş Savaşı sırasında Babıali ile AnkaraBüyük Millet Meclisi Hükümeti'nin Polonya Hükümeti ile yakınlaşmasını başarıyla yönetmiştir. 17 Kasım 1919'da Gasztowtt, Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Polonya heyetinin Birinci Sınıf Sekreteri olarak atanmıştır. Nisan 1921'de Ankara'da Mustafa Kemal Atatürk ile görüştükten sonra Polonya hükümetinin Türkiye'de daimi bir diplomatik varlık kurmasını sağlamıştır. Gasztowtt, 29 Aralık 1922'de Türkiye'ye gönderilen Polonya heyetinin Birinci Sınıf Sekreteri olarak atanmış, ancak 30 Kasım 1923'te görevinden alınmış ve bilinmeyen nedenlerle Polonya'ya gönderilmiştir.[24]
Gasztowtt, Türkiye'de olmadığı dönemde Varşova'da L'Est Européen (Avrupa'nın Doğusu) dergisinin muhabirliğini yapmıştır. 1928'de Ankara'ya dönerek, 1930'dan itibaren Ankara'daki Polonya Büyükelçiliği olan Türkiye'deki Polonya Hükümeti Heyetinin basın ataşesi olarak görev yapmıştır. Gasztowtt'un sonraki yaşamındaki etkisi, gençliğindeki kadar önemli olmamıştır.[25]
Gasztowtt 22 Ocak 1936'da İstanbul'da ölmüştür. Müslüman olmasına rağmen İstanbul ŞişliFeriköy'deki Pangaltı Katolik Mezarlığı'na defnedilmiştir. Gasztowtt'un tekrar Hristiyanlığa dönmüş olması mümkündür.[12]
Çalışmaları
Osmanlı'daki ilk altı yılında iki önemli esere imza atmıştır. İlki 1907 yılında yayımlanan La Pologne et l'Islam'dır (Polonya ve İslam). Bu kitapta, Polonya ve Türkiye'nin yüzyıllardır süren bir dostluğa sahip olduğunu vurgulayarak, her iki ülkenin de yüzyıllardır ortak sınırları paylaştığını ve bu nedenle tarih boyunca ortak çıkarları ve düşmanları nedeniyle birleştiklerini ifade etmiştir.[26] Kitap o dönemde çok iyi karşılanmıştı çünkü insanlara Polonya'nın Türkiye ve genel olarak İslam ile ilişkileri, özellikle de Bölünme sonrası dönemde, nadiren bilinen bilgiler sağlıyordu.[27] Gasztowtt'un çalışmaları, Osmanlı-Polonya tarihi üzerine yazan modern Polonyalı tarihçiler tarafından kullanılmaya devam etmektedir.[28]
1913 yılında, Fransızca yazdığı önceki kitabından farklı olarak, bu kez Polonyalılara yönelik Turcya a Polska (Türkiye ve Polonya) adlı bir kitap daha yayımlamıştır. Doğrudan Trablusgarp Savaşı ve Balkan Savaşları'ndan ilham alan Gasztowtt, Osmanlı'nın Balkanlar'daki politikalarını ayrıntılı olarak anlatmış ve Polonya ile Osmanlı İmparatorluğu arasında daha güçlü bir işbirliğinin savunuculuğunu yapmıştır.[29] Gasztowtt, her iki kitabında da Osmanlı İmparatorluğu'nu çevreleyen birçok konu hakkında görüşlerini ortaya koymuş, aralarındaki ihtilaflara ilişkin olarak Osmanlı yanlısı bir bakış açısına sahip olmuş, ülkenin yayılmacı Avrupa güçlerine karşı kendini savunması gerektiğini savunmuştur. İnançlarından biri de "sadece Osmanlı hükümeti ulusal bağımsızlığımızın yeniden tesisi için sadakatle ve değişmez bir şekilde savaştı" idi.[30]
Gasztowtt, 9 Ekim 1920'de SultanVI. Mehmed tarafından, eğer alıcı profesyonel bir öğretmen veya profesör değilse, "eğitime verilen olağanüstü hizmetlere" verilen bir ödül olan Maarif Nişanı ile ödüllendirilmiştir.[31]
Notlar
^Osmanlı İmparatorluğu, Lehistan'ın (Polonya) Büyükelçisi konumunu koruyarak, Lehistan'ın paylaşımını resmen göz ardı eden tek ülke oldu.[14][15] Ayrıca bakınız: Lehistan sefiri yoldadır.
^AAN No 56/32/T (9 March 1932). Letter from the Polish Embassy in Ankara to the Press Department of the Polish Ministry of Foreign Affairs.
^Thadée Gasztowtt (15 Mayıs 1906). "La presse arabe et l'opinion musulman sur la Pologne" [The Arab press and Muslim opinion on Poland]. Bulletin Polonais (Fransızca), 214. ss. 129-133.
^Thadée Gasztowtt (15 Ocak 1907). "Correspondence de Tunis" [Correspondence from Tunis]. Bulletin Polonais (Fransızca), 222. ss. 12-18.
^Gasztowtt, Tadeusz (1913). Turcya a Polska [Turkey and Poland] (Lehçe). Paris: Imprimerie A. Reiff. s. 138. 8 Kasım 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ağustos 2024.