Canberdi Gazâlî İsyanı, Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı Şam Eyaleti'nin Beylerbeyi Canberdi Gazâlî tarafından 1521 yılında çıkarılan isyandır.
Osmanlı Padişahı I. Selim dönemindeki Şam Beylerbeyi Canberdi Gazâlî, padişahın vefatının ardından çıkardığı isyanla Halep'e saldırdı. Bunun üzerine Selim'in ardından tahta çıkan Padişah I. Süleyman, Ferhad Paşa komutasındaki birlikleri isyanı bastırması için görevlendirdi. Ferhad Paşa bölgeye hareket edene kadar ise Zülkadriye Eyaleti'ndeki birliklerin Halep'e kaydırılmasını buyurdu. Halep'teki birlikler ile Canberdi Gazâlî'nin kuvvetleri çatışma halindeyken takviye kuvvetlerin şehre geldiğini öğrenen Gazali, Şam'a çekildi. Gazali'nin kuvvetleriyle merkeze bağlı birlikler arasında, Şam yakınlarındaki Mastaba adlı bölgede, 27 Ocak 1521 tarihinde yapılan muharebede Gazali'nin yenilmesi ve öldürülmesiyle isyan bastırıldı.
Arka plan
I. Selim döneminde Halep'te, Hayır Bey adında bir beylerbeyi bulunmaktaydı. I. Selim ile iyi ilişkiler içinde olan Hayır Bey, I. Selim'in Halep'i alması sırasında bu iyi ilişkiler sebebiyle herhangi bir zarar görmedi. Osmanlı ordusu Şam'a doğru ilerlerken Hayır Bey, ordunun güzergâhında kılavuzluk yaptı. Bu sıralarda Şam Eyaleti'nin başında ise Canberdi Gazâlî vardı. Osmanlı ordusunun Şam'a ilerlediğini öğrenen Gazali, şehri terk ederek çöle kaçtı. Bir süre sonra yakalanan Gazali, Hayır Bey'in affını istemesi üzerine Sultan Selim tarafından affedildi. Yapılan fetihlerle birlikte imparatorluğun sınırlarının genişlemesinin ardından kurulan Mısır Eyaleti'nin beylerbeyliğine Hayır Bey; Şam Eyaleti'nin beylerbeyliğine ise Şubat 1518'de Canberdi Gazâlî getirildi.[2]
İsyan
Eylül 1520'de I. Selim öldü ve yerine I. Süleyman geçti. Süleyman'ın tahta geçtiğini bildiren bir mektup alan Canberdi Gazâlî, Süleyman'ın hükümdarlığını tanımadı. Şam taraflarında adına hutbe okutmaya, para bastırmaya ve Osmanlı karşıtı birtakım insanları etrafında toplamaya başladı. Melik Eşref ("en soylu kral") unvanıyla hükümdarlığını ilan ederken, kendisiyle birlikte hareket etmesi için Safevî Devleti hükümdarı I. İsmail ve Hayır Bey'e mektup göndererek yardımlarını istese de karşılık bulamadı.[5] Öte yandan Hayır Bey, İstanbul'a gönderdiği gemilerle durumu padişaha bildirirken, beraberinde Gazali'nin kendisine gönderdiği mektupları da yolladı. Gazali, Memlûk Sultanlığı'nı yeniden kurmak amacıyla[6] Arap, Çerkes, Kürt ve Türklerden oluşan yaklaşık on beş bin piyade ve atlı ile altı yüz tüfekçi ve birkaç toptan meydana gelen kendi güçlerini oluşturdu.[8] Bu güçlerle birlikte Canberdi Gazâlî; çevre şehirlerde haraç toplamaya, birtakım karışıklıklar çıkarmaya ve devletin kanunlarına aykırı davranmaya başladı. İsyancılar bir süre sonra, Halep Beylerbeyi Karaca Ahmed Paşa komutasındaki askerlerin koruduğu Halep'i kuşattı.[8] Ancak Halep'te bir direnişle karşılaştı. Bu arada Hayır Bey, duruma kendi kuvvetleriyle müdahale etmek konusunda İstanbul'a öneride bulunsa da, buna gerek olmadığı ve Anadolu'dan sevk edilecek kuvvetlerle isyana müdahale edileceği yanıtını aldı.
Yaşananları duyan padişah, devlet adamlarının katıldığı ve kendisinin başkanlık ettiği bir kurultay kurdu. Bu kurultayda; isyanın bastırılması için üçüncü vezir Ferhad Paşa'nın görevlendirilmesi, sarayın emrindeki (kapıkulu) dört bin yeniçeri ve Anadolu'daki Karaman ve Sivas tımarlı sipahilerini de içeren bir kısım askerlerin Suriye'ye gönderilmesi, bu kuvvetlerin Suriye'ye ulaşana kadar Zülkadriye Eyaleti'ndeki askerlerin bölgeye hareket ettirilmesi ve Macaristan ile İran sınırlarından asker çekilmemesi kararlaştırıldı. Ferhad Paşa sarayın emrindeki askerleri hazırlamak ve kontrol etmekle uğraşırken; padişah da Anadolu, Karaman ve Sivas beylerbeylerine, kuvvetlerini Suriye'ye göndermeleri ve Ferhad Paşa'nın emrinde hareket etmeleri yönünde buyruk gönderdi. Zülkadriye Beylerbeyi Şehsüvaroğlu Ali Bey'e ise Ferhad Paşa komutasındaki askerler bölgeye hareket edene kadar, vilayetteki askerlerle Halep'in savunmasına yardım etmesi emredildi. Halep'teki çatışmalar devam ederken Zülkadiriye'deki kuvvetlerin bölgeye hareket ettiğini öğrenen Canberdi Gazâlî, kuşatmadan vazgeçerek 1 Şubat 1521 günü Şam'a çekildi.[8] Halep'ten ayrılmasının ardından kalenin içinde bulunan askerler de dışarı çıktı ve kaçan Canberdi Gazâlî ve kuvvetlerinin peşinden gitti. Şehsüvaroğlu Ali Bey'in yönetimindeki kuvvetlerle birleşen bu askerler, düşmanı Hama ve Humus'a kadar kovaladılar. Birçok adamı öldürülen Canberdi Gazâlî Şam'a yönelirken, Ferhad Paşa yönetimindeki askerler dahil isyanla ilgilenmesi için görevlendirilen tüm birlikler Halep'te toplandı.
Şam'da tekrar adam toplayan Canberdi Gazâlî'nin üzerine Şehsüvaroğlu Ali Bey ile Karaca Ahmed Paşa'nın kuvvetleri iki kol halinde saldırdı. 27 Ocak 1521'de, Şam yakınlarındaki Mastaba denen bölgede yapılan muharebe sonucunda Canberdi Gazâlî'nin kuvvetlerinin yenilmesiyle isyan bastırıldı. Gazali, kendi adamlarından biri tarafından öldürüldü.[10] 1522 yılında İstanbul'a dönen Ferhad Paşa, Gazali'nin başını da yanında götürdü.[10]
Sonrası
İsyanın bastırılmasında yeterince destek vermeyen Şehsüvaroğlu Ali Bey ile birlikte dört oğlu idam edildi.[10] Bir müddet sonra Ayas Mehmed Paşa, yeni Şam Beylerbeyi olarak atandı.[8] Kudüs, Gazze ve Safed sancakları oluşturuldu ve her birine birer sancakbeyi atandı.
Kaynakça
- Özel
- Genel