Bush – Aznar gizli görüşmesi, dönemin ABD Başkanı George W. Bush ile dönemin İspanya Başbakanı José María Aznar arasında 22 Şubat 2003 tarihinde Crawford Teksas ABD'de gerçekleşen görüşme ve bu görüşmenin içeriğidir. Görüşmeye iki liderin yanı sıra dönemin devlet yetkilileri katılmıştır; Ulusal Güvenlik Danışmanı Condoleezza Rice, Daniel Fried, Alberto Carnero ve İspanya'nın ABD Büyükelçisi Javier Rupérez. Görüşmeye ayrıca dönemin İngiltere Başbakanı Tony Blair ile İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi telefonla katılmıştır. Kamuoyunun görüşmeden ancak yıllar sonra İspanyol El País gazetesinin haberi sayesinde bilgisi olmuştur. Gizli görüşmeye katılan Rupérez gazeteye detaylı aktarımda bulunmuştur.
Görüşme yaklaşmakta olan Irak Savaşı'na yaklaşım açısından büyük önem taşır. Buna göre Saddam Hüseyin'in 1 milyar doları yanında bulundurmasına izin verilmesi halinde görevden çekileceği ve ülkeden ayrılacağı dile getirilmektedir. Ayrıca görüşmede Bush'un Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi devletlere ABD'nin tercih ettiği hareket tarzını benimsetmek için uyguladığı basınç da görülmektedir. Bush, isteneni yapmaması durumunda Angola'ya verilen dış yardımın kesilmesinden, Şili ile imzalanması beklenen ikili ticari antlaşmasının askıya alınmasından bahsetmektedir. Bush'un görüşme sırasında gelecekteki ABD işgalinin ardından Irak'da düzenin hakim olacağına dair kesin konuşması dikkat çekicidir.
Özeti
“
Beni en çok düşündüren şey, sizin iyimserliğiniz...
”
— Irak Savaşı hakkında fikirlerini söyleyen Aznar, Bush’a hitaben
Görüşme Bush'un Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin derhal ikinci bir karar alması gerektiğini söylemesiyle başlar. Aznar, üç gün sonra kararın alınmasını ister. Bush, Kosova Savaşı sırasında alınan kararın benzerinin alınmasını isteyerek, bağlayıcı hususlar bulunmamasını sadece Saddam Hüseyin'in sorumluluklarını yerine getirmediğini belirtmesini istediğini vurgular.
Aznar daha sonra buna paralel bir açıklama yapılıp yapılmayacağını sorar. Gizli görüşmede yer alan Condoleezza Rice yapılmayacağını söyler. Rice, Saddam'ın kullanabileceği kapalı ifadelerin olmadığı basit bir karar istediklerini yineler. Ayrıca kararda belirtilmesi gerekebilecek bilgiler için Hans Blix[1] ile görüştüklerini ekler.
Bush, Saddam'ın değişmeyeceğini ve oyun oynamaya devam edeceğini söyler. Artık ondan kurtulma zamanının geldiğini ekler. Bush, eğer istedikleri yönde bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi alınmaması durumunda da planlanan işgalin başlatılacağını, ancak ikinci kararın alınacağına inandığını belirtir. ABD Silahlı Kuvvetlerinin iki hafta içinde (2003 yılı Mart ayının ikinci haftası) işgale hazır olacağı ve Mart sonunda Bağdat’da olunacağı bilgisini verir.
Daha sonra Bush, Saddam’ın akıbeti hakkında konuşur. Bağdat düşünceye kadar ölmesi ihtimalinin %15 civarında olduğunu ekleyen Bush, Saddam’ın sürgüne gitmek istediğinin anlaşıldığını belirtir. Saddam’ın Mısırlılara verdiği bilgiye göre eğer ABD yanına 1 milyar dolar almasına izin verirse yönetimi bırakacağını iletir.
Bush, işgal sonrası Irak ile ilgili görüşlerini aktarır. Buna göre Saddam’ın generallerinin direniş göstermesi, altyapıyı tahrip etmesi ve petrol kuyularını ateşe vermesi beklenmektedir. Buna önlem olarak ABD Silahlı Kuvvetlerinin öncelikli olarak petrol kuyularını ele geçireceğini belirtir. Ayrıca Suudi Arabistan’ın savaş süresince ortaya çıkabilecek petrol arzını dengelemek için üretimi artıracağı bilgisini verir. Bush, buna rağmen kolayca kazanacaklarını ve Irak gibi güçlü bir bürokrasisi olan sivil toplumun hasarsız ele geçirileceğini belirtir. Ülkenin yönetimi için federal bir yapı öngörür.
Aznar yeniden karar konusuna döner. Aznar, kararda Saddam’ın ona verilen bir şansı kullanmadığının belirtilmesini ister. Bush, kararın içeriğinin hiç önemi olmadığını belirtince Aznar bir taslağın ABD yetkililerine gönderileceğini söyler. Aznar daha sonra 26 Şubat günü Fransız Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile olan görüşmesini aktarır. Bush Chirac’ın kendisini "Mr.Arap" olarak gördüğünü ve kendisiyle Arap dünyası ile ilgili konularda anlaşamadıklarını açıkça ifade eder.
Aznar, Birleşmiş Milletler denetçileri raporundan bahseder. Rice, rapordan çok şey beklenmemesi gerektiğini, Iraklıların rapordaki bazı istekleri yerine getirir görünebileceklerini söyler. Bush, bir bekleme oyunun oynandığını söyleyerek bunu Çin su işkencesine benzetir. Beklemenin Mart ayının ortasının geçmesine izin vermeyeceğini ekler.
Bush, Güvenlik Konseyindeki diğer ülkelere yapılacak baskıdan bahseder. İstenilen adımları atmazlarsa Angola'ya verilen dış yardımın kesileceğini, Şili ile imzalanmakta olan ikili ticaret antlaşmasının askıya alınacağını belirtir.
Aznar, Saddam'ın sürgüne gitmesinin ihtimal dahilinde olup olmadığını sorar. Bush, bunun bir olasılık olduğunu hatta suikast sonucu öldürülebileceğini söyler. Bush, Saddam'ın gizli kalmış suçlarının ortaya çıkmasıyla Lahey'deki Uluslararası Adalet Divanına çıkartılabileceğini ekler.
Aznar, en iyi sonucun kansız bir zafer olacağını belirtirken, Bush savaşın vereceği yıkımın engelleneceği ve 50 milyar dolar tasarruf edileceği cevabını verir.
Aznar daha sonra İspanya'daki kamuoyunun savaşa ikna edilmesi için Bush'dan yardım ister. Bush bu yönde bir konuşma yapacağını belirtir. Aznar, geleneksel İspanyol tarihinde bir dönüm noktasında olduğunu, yeni bir döneme girdiklerini vurgular. Bush da kendisini tarihi bir görevi yerine getiren kişi olarak gördüğünü, gelecekte görevini yapmamış birisi olarak anılmak istemediğini söyler. Bush, bazı danışmanlarının Birleşmiş Milletler organının tamamen göz ardı edilmesini tavsiye ettiklerini hatırlatır. Aznar, kendisini sadece Bush'un iyimserliğinin düşündürdüğünü söyleyince Bush, iyimserim çünkü haklı olduğumu biliyorum cevabını verir. Bush, Avrupalıların görevlerinden kaçtıklarını söylerken Kofi Annan ile iyi ilişkilerine vurgu yapar.
Görüşmenin sonunda Bush'un, Avrupalılar bana saldırınca ülkemde daha güçlü oluyorum sözlerine Aznar, Gücünüzü Avrupalıların istekleriyle uyumlu hale getirmeliyiz diye cevap verir.
Sonuçları
Görüşmenin açığa çıkan konuşmalarında ortaya çıkan durum özellikle ABD Başkanın basitliği ve kabalığı olarak yorumlanmıştır.[2] Muhtemelen diğer ülke liderlerine iletmesi için Aznar'a buyurucu şekilde hitap eden Bush sonunda başarısız olacaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik konseyindeki ülkeler ikinci bir karara karşı olan tutumlarını değiştirmeyince bu karar Güvenlik Konseyi gündemine bile getirilemeyecektir. Dünya çapında yapılan savaş karşıtı dev gösterilerin de etkisiyle liderler Bush'un istediği adımı atmayacaklardır. Sonuçta ABD ve Birleşik Krallık'ın kendi başlarına Irak'a saldırmaları tüm dünyada protesto edilecek ve iki ülke uluslararası arenada yalnız kalacaktır.[3] Irak, ABD işgalinden sonra Bush'un öngörüsünün aksine kanlı bir iç savaşa sürüklenecektir.
Kaynakça
^O dönem Irak’da kitle imha silahları arayan ve bulamayan Birleşmiş Milletler 1284 numaralı kararıyla kurulan UNMOVIC Başkanıdır
^Irak'ın işgalinin ardından çok sayıda ülke ABD'nin isteği üzerine ülkeye silahlı birlik göndererek işgalin sorumluluğuna ortak olacaktır, bu ülkeler:Avustralya, Polonya, Güney Kore, İtalya, Gürcistan, Ukrayna, Hollanda, İspanya başta olmak üzere toplam 30 ülkeden oluşmaktadır. Bakınız: Çokuluslu Güç (Irak) (İngilizce: Multi-National Force – Iraq)