Muhammed bin Cerîr Taberî (839 - 923), 9. yüzyılda yaşamış din ve tarih bilgini. İran'da tarihî bir bölge olan Taberistan'da (günümüzde Mazenderan) doğduğu için 'Taberî' olarak ünlenmiştir.
En önemli eserlerinden ikisi, İslâm dünyasında çok rağbet görmüş bir tefsir kitabı olan 'Tefsîru'l-Taberî' (Türkiye'de 'Taberî Tefsîri' ismiyle bilinmekte ve yayınlanmaktadır) ve Taberî Tarihi'dir.
Hayatı
Ebu Cafer Taberî, Taberistan'da Hazar Denizi'ne sahili olan Mazenderan Eyaleti'ne bağlı Amul şehrinde varlıklı bir ailede tahminen 838-9[1] yılında kış aylarında doğmuş ve ilk eğitimini burada yapmıştır. O erken büyümüş[2] yedi yaşında hafız olmuş, sekiz yaşında imam, dokuz yaşında hadis ezberlemeye başlamıştır. 12[3] yaşında iken doğduğu memleketi bırakıp, İlim tahsili için Rey, Basra, Kufe, Medine, Suriye ve Mısır gibi şehir ve ülkeleri dolaştıktan sonra, Hilâfet merkezi olan Bağdat'a yerleşmiştir. Zamanında hadis, fıkıh (Hanefi, Şafiî ve Malikî fıkıhları), kırâat, tarih ve edebiyat sahalarında meşhur olan birçok âlimden ders almıştır, yetiştikten sonra da bütün bu ilimlerde eserler vermiştir.
Fıkıhta önceleri Şafiî mezhebine mensup iken, sonradan mutlak müctehidlik mertebesine ulaşmıştır. Kaynaklar onun, Cerirî[4] adında sonraları ortadan kalkmış olan bir mezhebin imamı olduğunu kaydederler. Kaynaklar Taberî'nin; Hanbelî mezhebinin kurucusu Ahmed bin Hanbel'den ilim almak üzere Bağdat'a geldiğini ancak onun vefatından[5] sonra Bağdat'a ulaşabildiğini, bunun üzerine memleketine dönmeyerek Basra, Kufa ve Vasit'de[5] bilginlerden ilim tahsiline devam ettiğini belirtiyorlar.[6]
Ölümü
19 Şubat 923[7] yılında Bağdat'ta ölmüş ve muhaliflerinin çokluğu sebebiyle, ölümü gizli tutularak geceleyin öldüğü eve defnedilmiştir.
Eserleri
Ebu Cafer Taberî'nin yazdığı eserlerin birçoğu kaybolmuş ve zamanımıza kadar ulaşamamıştır. Taberî'nin eserlerinden bazıları şunlardır:
Cami'ul Beyân an Tevil'il Kur'ân: Kısa adıyla Tefsir'ut Ṭaberi, 883 yılında tamamladığı bu eseri 'Taberî Tefsiri' olarak da bilinir. Taberî bir tarihçi olması kadar rivayet tefsirlerinin anası' olarak kabul edilen bu tefsiri ile de şöhret olmuştur. 1903 yılında ilk defa Kahire'de 30 cilt kapsayan kitap olarak basılmıştır.