Mahayana Sutraları

Mahayana sutraları geniş bir kapsamı olan, Mahayana Budistleri tarafından Buda'nın orijinal öğretisini temsil ettiği kabul edilen sutralar, yani yazılardır. "Mahayana"'dan bahseden ilk sutra, muhtemelen ilk defa 1. yüzyılda derlenen Lotus Sutra'dır.

Tarihçe

Genel olarak tarihçiler, kimileri kaynağını MÖ 1. yüzyıla ait başka yazılardan alan Mahayana yazılarının Gautama Buddha'dan 5. yüzyıl sonra, MS 1. yüzyıldan itibaren oluşturulduğunu kabul ederler. Bu nedenle Mahayana sutraları ne daha eski olan Agamalara, ne de Theravada geleneğindeki Sutta Pitakalara dahil edilmezler.

Tüm Mahayana sutraları Pali derlemesindekilere birçok yönden benzerlikler gösterse de, kimi araştırmacılar bunların çoğunlukla Hindistan'ın güneyinde derlenmeye başladığını, sonradan yazım işinin Hindistan'ın doğusuna ve kuzeyine aktarıldığını savunmaktadır.[1]

Mahayana Budistler geleneksel olarak, Çin meşeili olanlar hariç, Mahayana sutralarının Buda'nın otantik yaşam öyküsü ve öğretileri olduğuna inanır. Bu sutraların her biri farklı Mahayana okulları için temel teşkil etmiş, takipçileri tarafından Buda'nın gerçek öğretisi olarak tanımlanmıştır. Ancak Theravada dahil olmak üzere, daha eski Budist okullar Mahayana sutralarını Buda'dan sonra yazıldığını söyleyerek, öğreti dışı olarak tanımlamışlardır. İddialara göre Mahayana sutraları yalanlar ve saptırmalar içermekte, bu nedenle de tarihsel Gautama Buddha'yı temsil etmemektedir.[2] Bu anlaşmazlıklar kimi Budist cemaatlerde (Sangha) ayrılığa neden olmuştur.

Prajnaparamita Sutraları (Metinleri)

Mahayana Budizm’inin, MÖ 1. yüzyılda yazılmış olan Prajnaparamita metinlerinde boşluk kavramı üzerinde durulmuştur. Bu da beraberinde anlamsal değişikliği getirmiştir. İnsanın hayatı boyunca, sadece tüm deneyimlerini içeren varoluş etmenleri anlamsız değil; aynı zamanda kendin olma ifadesi de anlamsızdır. Böylece tüm varlıkların anlamsız olduğu görüşü evrensel bir boyuta ulaşır. Prajna’nın merkezindeki görüş, Samsara ve Nirvana, mutlak ve muğlâk, gerçek ve gerçek olmayan, benzerlik ve farklılık arasında hiçbir fark olmadığıdır.

Bütün bunlar düalist (İkicilik- İki karşıt ilkenin varlığını ileri sürme) kavramlardır. Bir varlığın hem varlığını hem yokluğunu ileri süren bir görüştür. Burada Mahayana Budizm’inde bir araya gelen görüş (prajna) ve bilgi (jana) kavramları giderek önemli hal alır. Çünkü tüm varlıklar zaten kendi boşluğunda potansiyel olarak yer almaktadır ve amaç yalnızca bu gerçeği bilmekle sınırlıdır.

Madhyamaka (Orta Yol) Okulu

Mahayana Budizm’inde, Nagarjuna’nın Orta Yol görüşünün temelinde ortaya çıkmış bir Mahayana okuludur. Nagarjuna Prajnaparamita metinlerini tutarlı bir şekilde incelemiş ve Buda’nın öğretilerine dayanarak araştırmalarını temellendirmiştir. Böylece Budist okullarında varoluş gerçekliği ve boşluk üzerine tartışmalar iyice kızışmıştır. Nagarjuna Budizm’deki var olma (bhava) ve var olmama (abhava) görüşleri sayesinde öğretici bir yol bulmuştur. Nagarjuna’ya göre “boşluk” ne soyut ne de olgu çokluğudur. Bu yöntemle “bağımsız varlık” kavramını işaret etmiştir. Boşluk dünyanın ardında yatan “gerçekliği” temsil etmektedir. Hatta Nagarjuna, boşluğu gerçeklik kavramından ayrılmaz bir ifade olarak açıklamaktadır. Gerçeklik, ardında devamlı gizli bir gerçek olduğundan net bir şekilde ifade edilemez. Yüce Gerçek yalnızca, en yüksek bilgelik sayesinde, boşluk olarak gösterilebilir. Nagarjuna’nın yönteminin amacı, uygulayıcıları boşluğa doğru yakınlaştırmaktı; bu anlamda da yıkıcı ve parçalayıcı bir yol sayılmaktadır. Bu yöntem, insanın ilkesel bir yalanlama ve olumsuzlama tekniği ile herhangi içeriksel bir görüşe bağlılıktan koruyup uzak tutmaya çalışırken „yakalama“ (Upadana) eğiliminin tüm besin yollarını tıkamayı sağlamak üzere oluşturulmuştur.

Yogacara

Yogacara Okulu ise boşluk kavramını olumlu şekilde anlaşılır hale getirmek için inceleme yapmıştır. Kusursuz bilge kişi, böylesilik (Evrenin tüm zihinsel koşullanmalar, sınırlamalar ve sınıflamalar aşıldıktan sonra görülebilen gerçek durumu), gerçek öz, mutlak Dharma âlemi gibi kavramlar geliştirmişlerdir. Bu okulda Samsara ve Nirvana’nın temelini oluşturan ruh ön plandadır. Meditasyon yaparak Samsara’dan kurtulup Nirvana’ya ulaşılır ve meditasyon sonunda bu tam olarak gerçekleşir.

Mahayana Sutraların Listesi

Lankavatara Sutra

Lankavatara Sutra Mahayana Budizm’inin en önemli sutrasıdır. Bugünkü Sri Lanka’da ortaya çıkmıştır. Buda’nın öğretilerini ve sözlerini içeren metinlerdir.

Lankavatara Sutra’nın Tarihi

Sutra’nın içeriğini Çin, Japon ve Tibet Budizm’i oluşturmaktadır. Sutra, Faxiang gibi Yogacara okulunun altı Ortodoks yazıtlarına aittir ve ayrıca Çin, Japon ve Zen Budizminin temelini de oluşturmaktadır. 15. yy’ın sonlarında Bodhidharma tarafından önce Çin’e getirilmiş, ardından 18. yy da Japonya’ya ulaşmıştır. Şu anda ise Tibet’te bulunmaktadır. İngilizce ve Japoncaya çevrileri yapılmış, 1995 yılından beri de Almancaya çevirileri yapılmaktadır.

Sutra’nın İçeriği

Lankavatara Sutra, Hint felsefesinde Brahman okullarıyla ters düşerken Mahayana Budizm’inin görüşleriyle uygunluk göstermektedir. Tathagartagarbha (Kusursuz bilge kişi) Buda’nın doktrinlerinin (öğreti) yanı sıra Yogacara’nın karakteristik konularını ve bilginin sekiz modeli konularını içermektedir. Sutra’nın temel öğretisi, kişisel psikoloji ve nesnel madde olgularının hepsini niteleyen “Cittamatra” ifadesidir. Cittamatra “Bireysel bilinç” anlamına gelmektedir. Sutra’nın bu ifadesi, dini tecrübeyi destekleyen bir öğretidir. Her şey sadece manevi ve tek bencilik değil, tüm evrenin bizim bilincimizde var olduğunu bilmektir.

Bilinç, özne ve nesne ayrımını yapabilme ve sonunda Samsar’ın acı veren döngüsünden kurtulmak için vardır.

Notlar

  1. ^ ‘The south (of India) was then vigorously creative in producing Mahayana Sutras’ – AK Warder, Indian Buddhism, 3rd edition, 1999, sf. 335.
  2. ^ eski okullar, güçlü oldukları yerlerde Tripitaka'nın metinsel geleneğine sadık kalmışlar ve Mahayana sutralarını düzmece olarak 'Budanın sözleri olmadığını' iddia etmişlerdir. AK Warder, Indian Buddhism, 3rd edition, sf. 393.

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar