Albrecht Wenzel Eusebius von Wallenstein (İsim telaffuzuⓘ) (24 Eylül 1583 – 25 Şubat 1634) (ya da von Waldstein) Otuz Yıl Savaşları sırasında Katolik tarafında savaşan Bohemyalı askeri lider ve devlet adamı. Başarılı askeri kariyeri, öldüğü zamanlarda onu Kutsal Roma İmparatorluğu içerisindeki en zengin ve en etkili adamlardan birisi yaptı. Wallenstein, Habsburg İmparatoru II. Ferdinand'ın ordularının başkomutanı oldu ve Otuz Yıl Savaşları'nın önemli figürlerinden birisiydi.
Wallenstein, Bohemya Krallığı'nda fakir bir Protestan soylu ailesin oğlu olarak dünyaya geldi. Avrupa çapında çok dilli bir üniversite eğitimi aldı ve 1606'da Katolik oldu. 1609 yılında Bohemyalı bir toprak sahibinin zengin dul eşiyle evlendi. Eşinin 1614 yılında erken yaşta ölmesinin ardından Wallenstein önemli bir servete ve mülke erişti. Üç yıl sonra Wallenstein, Venedik Cumhuriyeti'ne karşı Gradisca Savaşı'nda Kutsal Roma İmparatoru için asker toplayarak kariyerine paralı asker olarak başladı.
Wallenstein, 1618 yılındaki Protestan Bohemya İsyanı'nda Katolikler için savaştı ve 1620'de Beyaz Dağ Muharebesi'ndeki Protestanların yenilgisi üzerine isyancıların el konulan mülkleriyle ödüllendirildi. Protestanlara karşı kazanılan askeri zaferler Wallenstein'in İmparatorluk sarayındaki itibarını artırdı ve 1625'te İmparatorluk sınırlarını genişletmek için 50,000 kişilik büyük bir ordu kurdu. Bir yıl sonra Dessau Köprüsü Muharebesi'nde Protestanları ezici bir yenilgiye uğrattı. Başarıları sonrasında Wallenstein bir İmparatorluk Kont Palatin'i olarak ödüllendirildi ve Kuzey Bohemya'daki Friedland Dükalığı toprakları kendisine verildi.[1]
Kara ordularının generalissimo'su[2] olan Wallenstein, 21 Mart 1628'te[3] Baltık Denizi Amirali de oldu. Ferdinand'ın hırçın savaş politikasına karşı Wallenstein'in temkinli taktiklerinin ardından 1630'dan sonra görevden alındı.[4]Katolik ordularının Protestanlara birkaç defa mağlup düşmesinin ardından Ferdinand, İsveç kralı Gustaf Adolf'u Alte Veste'de yenen Wallenstein'i geri çağırmak zorunda kaldı. İsveç kralı daha sonra Lützen Muharebesi'nde öldürüldü. Wallenstein bu savaşın onlarca yıl sürebileceğini fark etti ve 1633 yazında barışı müzakere etmek için bir dizi ateşkes düzenledi. Bu hareketleri için komplocular onu ihanetle suçlarken İmparator II. Ferdinand onun suikast emrini verdi ve bu da Wallenstein'in sonu oldu. İmparatorun kendisine olan davranışlarından memnun olmayan Wallenstein Protestanlarla ittifak kurmayı düşündü ancak İmparatorun onayı ile ordunun içindeki casuslardan birisi tarafından Bohemya'nın Eger (Cheb) şehrinde öldürüldü.
İlk yılları
Wallenstein 24 Eylül 1583'te o zamanlar için Kutsal Roma İmparatorluğu'nun en doğu ve en büyük bölgesi olan Heřmanice, Bohemya'da[5] (günümüz Çekya) Waldstein ailesinin Wallenstein kolundan Heřmanice Kalesi'nin ve çevresindeki yedi köyün sahibi olan fakir bir Protestan ailesinde doğdu.[5][6] Annesi Smiřice'li Markéta Smiřická, 1593'te öldü; babası Vilém, 1595'te öldü.[6]
Ailesi, Wallenstein'i iki dilli olarak yetiştirdi. Babası Almanca konuşuyor, annesi ise Çekçeyi tercih ediyordu, yine de Wallenstein çocukluğunda ÇekçeyiAlmancadan daha iyi biliyordu.[6] Ailesinin dini ise Lütercilik ve Kalikstinizm Hussitcilikti.[6] Ebeveynlerinin ölümünden sonra Albrecht iki yıl boyunca dayısı Chlum'lu Jindřich Slavata ve Kardeşler Birliği'nin (Bohemyalı Kardeşler) üyesi Košumberk ile yaşadı ve amcasının dini görüşünü benimsedi.[6] Dayısı daha sonra onu Doğu Bahemya'daki Košumberk Kalesi'nde okula gönderdi.
1597'de Albrecht, Silezya'daki Goldberg'deki (şimdi Złotoryja) Protestan Latin okuluna gönderildi. Buradaki Alman ortamı onun Almanca dil becerilerinin geliştiği yer olarak bilinir.[6] Almanca Wallenstein'in lingua francası olurken Çekçe küfür etmeye devam ettiği söylenir.[7] 29 Ağustos 1599'da Wallenstein eğitimine Nürnberg, Frankonya yakınlarındaki Protestan Altdorf Üniversitesi'nde devam etti ve buralarda sık sık kavgalara ve kılıç dövüşlerine katıldı ve en sonunda şehir hapishanesinde hapsedildi.[6] Hizmetçisini o kadar kötü dövdü ki ona tazminat vermenin yanı sıra yeni bir takım elbise de almak zorunda kaldı.[8]
Şubat 1600'te[6] Albrecht, Altdorf'tan ayrıldı ve Kutsal Roma İmparatorluğu, Fransa ve İtalya'da seyahat etti,[9] Bologno ve Padua Üniversitelerinde ise öğrenim gördü.[6] Bu zamanlarda Wallenstein; Almanca, Çekçe, Latince ve İtalyancayı akıcı bir şekilde konuşabiliyordu, İspanyolcayı anlayabiliyordu ve biraz Fransızca konuşuyordu.[6]
1604 yılında kız kardeşi Kateřina Anna, Moravyalı Protestanların lideri Zierotin hanedanından Yaşlı Karel ile evlendi.[11][12] Daha sonra Olomouc Üniversitesinde eğitim gördü ve 1606'da mezun oldu. Olomouc Cizvitleriyle olan temasının, aynı yıl Katolikliğe geçmesinden en azından biraz sorumlu olduğu düşünülüyor.[6]
Onun bu dinsel dönüşümüne katkıda bulunan faktör, Habsburgların Protestanların Bohemya ve Moravya'daki mahkemelerde daha yüksek makamlara atanmasını fiilen engeleyen karşı-reform politikası ve Katolik İtalya'da edindiği izlenimler olabilir.[13] Bununla beraber çağdaşı Franz Christoph von Khevenhüller'in, Wallenstein'in İnnsbruck'te bir pencereden düşerken hayatını kurtaranın Meryem Ana olduğu hakkında sübjektif bir anektod dışında Wallenstein'in dinsel dönüşümünü açıkça gösteren bir kaynak yoktur.[9] Wallenstein daha sonra Altın Post Şövalyeleri Tarikatı üyesi yapıldı.
1607'de kayınbiraderi Zierotin ve genellikle yanlışlıkla amcası olarak anılan Adam Waldstein'in önerileriyle Wallenstein Matthias'ın mabeyincisi olarak göreve başladı. Daha sonra arşidük Ferdinan ve Maximilian'ın da mabeyincisi olarak görev yaptı.[14]
1609'da Wallenstein Víckov'lu Çek Lucretia,[15] Landek Nekšová, Vsetín, Lukov, Rymice ve Všetuly/Holešov (tümü doğu Moravya'da) kasabalarına sahip olan Víckov'lu Arkleb'in[14] zengin dul eşiyle evlendi. Wallenstein'den üç yaş büyüktü ve 1614'te erken yaşta ölümünden sonra Wallenstein bütün mallarını devraldı.[3]
Servetini iltimas kazanmak için kullandı, 1617'de Venedik ile yaptığı savaş için SteirmarkDükü Ferdinand'a 200 at teklif etti ve komuta etti, böylece Gradisca Kalesi'nin Venedik kuşatmasından kurtardı.[16] Daha sonra merhum karısının adına bir manastır vakfetti ve onu orada yeniden gömdü.
1623'te Wallenstein, Kont Karl von Harrach'ın kızıyla evlendi. Wallenstein'in iki çocuğu oldu, biri bebekken ölen oğlu ve hayatta kalan bir kızı.[3] Bu çiftin yazışmaları daha duruyor. Wallenstein'in bu iki evliliği onu Bohemya Krallığı'nın en zengin adamlarından birisi yaptı.
1618 yazında Kont Thurn, isyana bağlılıklarını güvence altına almak için 10,000 askeri Moravya'ya götürdü. Ferdinand'la tekrar yakınlaşmak isteyen soylular bir seçimle karşı karşıya kaldılar. Kıdemli asilzade Zietorin'in damadı Georg von Nachod, Moravya süvarilerine ve kayınbiraderi Wallenstein de piyadelere komuta ediyordu. Her ikisi de alaylarını Avusturya'ya götürmeye karar verdiler. Nachod'un askerleri isyan etti ve canı pahasına kaçtılar. Wallenstein'in binbaşısı, Wallenstein'in kılıcını çektiğini ve onu isyana giriştiğini söyleyerek zümrelerden yetki istedi; ardından yeni bir binbaşı atandı ve bu binbaşı daha kolay kontrol edilebiliyordu.[8] Wallenstein, Bohemyalıları terk ederek, alayını Moravya hazinesini de alarak Viyana'ya yürüdü. Ancak oradaki yetkililer Wallenstein'e paranın Moravya'ya döneceğini söyledi. Yine de Wallenstein, geleceğin imparatoru Ferdinand'a sadakatini göstermişti.
Wallenstein, zırhlılardan oluşan bir alayı donattı ve Moravya'da Ernst von Mansfeld ve Gabriel Bethlen'e (her ikisi de Bohemya İsyanı destekçisi) karşı yürütülen savaşlarda Bucquoy Kontu Charles Bonaventure de Longueval yönetiminde büyük ayrıcalıklar kazandı. Wallenstein topraklarını (asilerin 1619'da ele geçirdiği) geri aldı ve Beyaz Dağ Muharebesi'nden sonra (8 Kasım 1920) sonra annesinin ailesine ait mülkleri güvence altına aldı ve Protestan topraklarına el koydu.
Yeni mülklerini Kuzey Bohemya'da Friedland adlı bir bölgede gruplandırdı. Savaştaki başarıları, Wallenstein'in 1622'de Kont Palatin'i, 1623'te bir Prens ve 1625'te Friedland Dükü olmasını sağladı.[17] Wallenstein, dükalığın yetenekli bir yöneticisi olduğunu kanıtladı[18] ve asaletini vurgulamak için Prag'a büyük bir temsilci heyeti gönderdi.
Ferdinand'a (1619'da Kutsal Roma İmparatoru seçildi) Kuzeyli Protestanlara karşı yardım etmek ve Tilly Kontu Johann Tserclaes yönetimindeki Katolik Ligi ordusunda bir denge oluşturmak için Wallenstein imparatorluk adına bütün bir orduyu kurmayı teklif etti. Bellum se ipsum alet ilkesini benimsedi ve 25 Temmuz 1626'da nihai bir komisyon aldı. Wallenstein'in askeri komutan olarak başarıları ona mali kredi getirdi, bu da karşılığında çoğu fethedilen Bohemyalı soyluların eski mülkleri olan toprakları satın almak için kredi almasını sağladı. Kredisini, II. Ferdinand'a, araziler ve tapularla geri ödenen krediler vermek için kullandı. Wallenstein'in popülaritesi kısa sürede 30,000 (çok geçmeden 50,000) adamı askere almasını sağladı.[19] İki ordu ilk başta Mansgeld'e karşı 1625-27 yıllarında beraber çalıştı.
Bu sırada imparatordan Sagan Dükalığı'nı (Silezya'da) satın aldı. Daha sonra Danimarka Kralı IV. Christian'a[22] karşı mücadelede Kont Tilly'e katıldı ve daha sonra ödül olarak kalıtsal dükleri Danimarka kralına yardım ettikleri için sınır dışı edilen Mecklenburg Dükalığı'nı kazandı. Büyük bir bölgenin alt soylu sınıfından birisine bu şekilde verilmesi, diğer birçok Alman devletinin soylu yöneticilerini şok etti.[23]
Wallenstein, "Kuzey ve Baltık Denizi'nin Amirali" unvanını aldı. Bununla birlikte, 1628'te, Franzburg Kapitülasyonuna ve ardından Danimarka, İskoç ve İsveç birliklerinin yardımıyla kuşatmaya direnen Stralsund'u ele geçirmeyi başaramadı. Bununla birlikte Baltık Denizi'ne erişimine ve İskandinav ve Hollanda deniz güçlerine meydan okuma şansını engelleyen bir darbe yedi.[24]
Wolgast Muharebesi'nde Danimarka Kralı IV. Christian'ı yenmeyi ve sonra Lübeck Barışı'nda[25] Danimarka'yı savaş dışında bırakmasına rağmen, Baltık'taki Katolik askerlerinin varlığı ve "İade Fermanı" ile İsveç Kralı Gustaf Adolf'un savaşa dahil olması çatışmayı daha da kötüleştirdi.[24] Wallenstein, 1629'da İsveç ile savaşan HetmanStanisław Koniecpols komutasındaki Polonya-Litvanya Birliği güçlerine yardım etmeye çalıştı. Ancak Wallenstein, herhangi bir büyük İsveç kuvvetiyle savaşa giremedi ve bu durum savaşın sonucunu önemli ölçüde etkiledi.
Savaş boyunca Wallenstein'in hırslarını ve gücünü kötüye kullanması ona hem Katolik hem de Protestan, prensler ve prens olmayanlar arasında düşmanlar kazandırmıştı. Ferdinand, Wallenstein'in Kutsal Roma İmparatorluğu'nun kontrolünü ele geçirmek için bir darbe planladığını düşünüyordu. İmparatorun danışmanları onun görevden alınmasını savundular ve Eylül 1630'da görevden alındığını duyurmak için Wallenstein'e elçiler gönderildi.[5] Karar, 16 Ağustos 1630'da Regensburg'da alındı, ertesi gün Wallenstein'in finansörü De Witte intihar etti (Wallenstein'i finanse eden çok büyük borçlar almıştı).[8]
Wallenstein ordusunu General Kont Tilly'e verdi ve Friedland Dükalığı'nın başkenti Jičín'de emekli hayata yaşamaya başladı. Orada bir "gizemli ihtişam" ortamında yaşadı.[26]
Ancak koşullar Ferdinand'ı Wallenstein'i geri çağırmasına zorladı.[17] Gustaf Adolf'un Breitenfeld ve General Tilly Kontunun öldürüldüğü Rain Muharebesi'nde aldığı zaferler, Münih'e ilerleyişi ve Bohemya'yı işgal edişi güçlü bir yanıt gerektiriyordu. Bu süre zarfında Wallenstein, Gustaf Adolf'un reformlarından ilham almış; cesaret için ödüller, kargaşa, hırsızlık ve korkaklık için cezalar vererek sert bir disiplin oturtmuştu.[27] Wallenstein bunları koruyarak yalnızca birkaç haftada yeni bir orduyla alana çıktı. Sakson ordusunu Bohemya'dan kovdu ve ardından Nürnberg yakınlarında karşılaştığı ve Alte Veste'den sonra yerinden edilen Gustaf Adolf'a doğru ilerledi. Kasım ayında ise Wallenstein'in geri çekilmeye zorlandığı fakat ortalığın karıştığı bir yakın dövüş anında Gustaf Adolf öldürüldüğü büyük Lützen Muharebesi yapıldı. Wallenstein ise Bohemya'daki kışlıklara çekildi.[28]
1633 seferinde, Wallenstein'in düşmana saldırma konusundaki isteksizliği, Viyana'da ve İspanya'da büyük endişe yarattı. O sıralarda savaşın boyutları daha da Avrupa geneline yayılıyordu ve Wallenstein İmparatoru terk etmeye hazırlanmaya başlamıştı. Ferdinand'ın İade Fermanı'nı iptal etmeyi reddetmesine öfkesini dile getirdi. Tarihi kayıtlar onun gizli müzakereleri hakkında çok az şey söylüyor fakat bazı kaynaklar "birleşik Almanya'nın çıkarları doğrusunda" İmparator'a "adil bir barışı" zorlamaya hazırlandığını belirtmişlerdir. Bu bariz "plan" için Saksonya, Bradenburg, İsveç ve Fransa ile müzakerelere girişti. Görünüşe göre Habsburgların düşmanları onu kendilerinin etrafına çekmeye çalıştı. Her durumda çok az destek aldı. Gücünü hissettirme kaygısıyla, İsveçlilere ve Saksonlara karşı saldırılara yeniden başladı ve Ekim ayında Oder'de Steinau'daki son zaferini kazandı. Daha sonra yeniden müzakerelere başladı.[29]
Suikastı
Aralık ayında Wallenstein ordusuyla birlikte Pilzen civarındaki Bohemya'ya dönüp emekli oldu. Viyana kısa süre sonra ihanetine kesin olarak emin oldu, gizli bir mahkeme onu suçlu buldu ve İmparator ondan kurtulmanın yolunu aramaya başladı (Wallenstein'in ardılı, daha sonra imparator olan III. Ferdinand da kurtulma yolu arıyordu). Wallenstein, Ferdinand'ın kendi yerine geçme planının farkındaydı ama ordu Ferdinand'la kendisi arasında bir karar verecek olsaydı ordunun kendinden yana olacağına emindi.[28]
24 Ocak 1634'te İmparator gizli bir imtiyazname imzaladı (sadece Wallenstein'in ordusundaki bazı subaylara gösterildi) ve Wallenstein'i komutan uzaklaştırdı. Daha sonra, Wallenstein'i vatana ihanetle suçlayan bir imtiyazname 18 Şubat'ta Prag'da yayımlandı.[17]
İmtiyaznamede II. Ferdinand, Wallenstein'in ölü ya da diri şekilde Viyana'ya tutuklanmış halde getirilmesini emretti.[30]
Ordusunun desteğini kaybeden Wallenstein, tehlikenin boyutunu ancak anladı ve 23 Şubat'ta Prens Bernhard'ın komutasındaki İsveçlilerle karşılaşmayı umarak Pilsen'den Cheb'e gitti.[29]
Ancak Cheb'e vardıktan sonra 25 Şubat gecesi, kendi emrindeki bazı üst düzey İskoç ve İrlandalı subaylar ona suikast düzenledi.[28] Suikastı gerçekleştirmek için süvarileri yöneten İrlandalı bir albay, Walter Butler[31] ve İskoç albaylar Walter Leslie ve John Gordon[32] öncelikle Wallenstein'in güvendiği subaylara (Adam Trczka, Vilém Kinský, Christian von Ilow ve Henry Neumann) saldırdı, bunlar Cheb Şatosu'nda bir ziyafete katılırken subaylar Gordon tarafından davet edildi.
Tarihçi A. E. J. Hallaender'e göre,[33] Denis MacDonell'in, Albay Butler'in alayının İrlandalı Yüzbaşısı ve olaylara katılan on iki süvari ve onların kıdemli subayı Walter Devereux ve Başçavuş Geraldine; odaya iki kapıdan sekiz el ateş atarak girdiler ve davetli misafirleri şaşırttılar. Geraldine, Vivat Ferdinandus Imperator ("Yaşasın İmparator Ferdinand") diye haykırdı ve MacDonell de Et tota Domus Austriaca ("ve tüm Avusturya Hanedanı") diye cevap verdi. Başka bir rivayete göre, Peter H. Wilson'un Otuz Yıl Savaşları üzerine yaptığı çalışmaya göre[34] komplocular odaya "Kim iyi bir İmparatorlukçu?" diye bağırarak girdiler. Ardından Wallenstein'in bütün sadık subayları öldürüldü. Trczka tek başına savaşarak avluya kadar çıkmayı başardı ancak bir grup silahşör tarafından vuruldu.[23]
Birkaç saat sonra Devereux, birkaç arkadaşıyla birlikte, Wallenstein'in kaldığı ana meydandaki belediye başkanının evine girdi ve yatak odasını tekmeleyerek açtı. Uykudan uyanan ve uykusuz olan Wallenstein, merhamet istedi fakat Devereux mızrağıyla koşup saplayarak Wallenstein'i öldürdü. İmparator suikastçıları ödüllendirdi.[35]
1784 yılında, kendi soyundan gelen Vincenc von Wallenstein, generalin ve karısının kalıntılarını, manastırın İmparator II. Joseph tarafından lağvedilmesinin ardından Valdice'deki Şartrö Tarikatı manastırından günümüzde Çekya'da bulunan Mnichovo Hradiště'ki St. Anne Şapeli'ne defnetti.[36]
Astrolojiye olan ilgisi
1625'te Prag'da kaldığı süre boyunca Wallenstein, saray matematikçisi Kepler'e ilk yıldız falını baktırır. Bu, o zamanlar alışılmış bir şeydi ve zengin ve nüfuzlu olan herkesin genellikle bir tane vardı. Sadece yıldızlara güvenmemek için kısa bir uyarıdan sonra, Kepler Wallenstein'in; yeni, denenmemiş veya garip yollar arayan meşgul, huzursuz bir zihni olduğunu anlattı. Fal, Wallenstein'i güç için çabalayan büyük hırslı bir kişi olarak nitelendirdi. Tehlikeli düşmanlarla karşılaşacağını fakat birçoğunu kazanacağını da yazdı. Wallenstein, 1634'teki ölümünden önceki birkaç yıl boyunca burçlara bağımlı olmaya devam edecekti.[37][38]
Kronik hastalığı
Wallenstein, 1620'de ayaklarında eklem iltihabı yaşamaya başladı. Bunun bir gut hastalığı veya aşırı içme nedeniyle kaynaklandığını düşünüyordu. Durumu hızla kötüleşmeye başladı.
Kasım 1629'da o kadar hastalandı ki haftalarca yatmak zorunda kaldı. Mart 1630'da rahatlamak için Karlovy Vary'e (Karlsbad) gitti. Yürümeyi zor buluyordu ve zorlanıyordu. Kasım 1632'de Lützen Muharebesi'nde aşırı acı içinde atına bindi. Yarım saat sonra ata binemez oldu. 1634'te Eger'e yaptığı yolculukta bir vagonda taşınmak veya nakliye sedyesinde yatmak zorunda kaldı.
1970'lerde Wallenstein'in iskeleti incelendi. Bacak kemiklerinin iç çekirdeği, terminal frengi olduğunu düşündüren anormal değişiklikler içeriyordu.[39][40]
Mirası
Çek Ulusal Müzesi, 15 Kasım 2007'den 15 Şubat 2008'e kadar Prag'daki Wallenstein Sarayı'nda (şu an Senato Meclisi) Wallenstein hakkında büyük bir sergi düzenledi. Aynı zamanda Calderón de la Barca'nın El prodigio de alemania oyununun ve Schiller'in Wallenstein adlı oyun üçlemesinin de ana konusu.
Wallenstein, Alfred Döblin'in kendi adını taşıyan romanının ana karakterlerinden biridir.
Friedrich Schiller Wallenstein'den o kadar etkilenmişti ki onun hakkında üç oyun üretti: "Wallenstein'in Kampı", "Piccolomini" ve "Wallenstein'in Ölümü". Wallenstein sadece son ikisinde görünüyor.
Besteci Bedřich Smetana, orijinal olarak Schiller'in bir oyununa uvertür olarak tasarlanan 1859'daki senfonik şiiri Wallenstein'in Kampı eserinde Wallenstein'i onurlandırdı.
Josef Rheinberger, 1866'da Wallenstein adlı bir senfonik ton tablosu besteledi. Dört bölümlük esere senfoni de denmektedir. Eserin ilk gösterimi 26 Kasım 1866'da Münih'te yapıldı.
Besteci Vincent d'Indy, 1871 yılında senfonik triptik eseri olan Wallenstein eseriyle Wallenstein'i onurlandırıldı.
Wallenstein, ekonomist Arthur Salz'ın Wallenstein als Merkantilist (Merkantilist Olarak Wallenstein) adlı eserinde incelenir.
Kaynakça
^The Thirty Years' War: Problems of Motive, Extent, and Effect (İngilizce). 1964. s. 123.