Guguk Kuşu, (özgün adıyla: One Flew Over the Cuckoo's Nest), Ken Kesey'in aynı adlı romanına dayanan ve Miloš Forman tarafından yönetilen 1975 Amerikan psikolojik drama filmidir. Film, bir akıl hastanesinde yeni bir hastayı canlandıran Jack Nicholson,sadist bir hemşireyi canlandıran Louise Fletcher ile başrolleri paylaştığı bir yapımdır.Yardımcı oyuncu kadrosunda Will Sampson, Danny DeVito, Sydney Lassick, William Redfield ve Christopher Lloyd ve Brad Dourif'in filmdeki ilk performansları yer alıyor.
İlk olarak 1962'de Kirk Douglas'ın başrolünde olduğu duyurulan film, geliştirilmesi 13 yıl sürdü.[2] Çekimler nihayet Ocak 1975'te başladı ve üç ay sürdü, Salem, Oregon ve çevresinde ve Oregon'un kuzey sahilindeki Depoe Bay'de gerçekleştirildi. Yapımcılar filmi Oregon Eyalet Hastanesi'nde, gerçek bir psikiyatri hastanesinde çekti; bu hastane aynı zamanda romandaki mekan olarak da kullanılmıştır. Hastane hala faaliyette olsa da, filmin orijinal binaları yıkılmıştır. Film, 19 Kasım 1975'te yayınlandı. Birçok kişi tarafından yapılmış en büyük filmlerden biri olarak kabul edilen One Flew Over the Cuckoo's Nest, Amerikan Film Enstitüsü'nün 100 Yıl... 100 Film listesinde 33. sıradadır.
Film, It Happened One Night (1934) filminden sonra (En İyi Film, En İyi Erkek Oyuncu, En İyi Kadın Oyuncu, Yönetmen ve Senaryo) tüm beş büyük Akademi Ödülü'nü kazanan ikinci film olarak kaydedildi; bu başarı, 1991'de The Silence of the Lambs ile tekrarlanana kadar devam etmedi. Ayrıca birçok Altın Küre ve BAFTA Ödülü kazandı. 1993'te, film Amerika Birleşik Devletleri Kongre Kütüphanesi tarafından "kültürel, tarihsel veya estetik açıdan önemli" olarak kabul edildi ve Ulusal Film Arşivi'nde korunmak üzere seçildi."
Konusu
Orijinal adı "One Flew Over the Cuckoo's Nest" ile aynı isimli kitaptan sinemaya uyarlanan film, akıl hastası numarası yaparak güvenlik önlemleri daha az olan bir akıl hastanesine sevkedilen bir mahkûmun (Jack Nicholson) geçirdiği zamanı konu alıyor. Mahkûm, bu süre içerisinde hem kaçma planları yapıyor hem de akıl hastanesindeki diğer hastalarla farklı bir diyalog kuruyor. Terapilerdeki kendi başına buyruk hareketleri ve özgürlüğe olan düşkünlüğü nedeniyle diğer hastalara kötü örnek olduğunu düşünen baş hemşire Mildred (Louise Fletcher) ile de büyük sorunlar yaşıyor. Milos Forman tarafından yönetilen film, IMDb en iyi 250 film arasındadır.[3]
1976 yılında 9 dalda Oscar'a aday gösterilen film, En iyi erkek oyuncu Jack Nicholson; en iyi kadın oyuncu Louise Fletcher; en iyi yönetmen Milos Forman; en iyi film ve en iyi uyarlama dallarında oscar almış, en iyi müzik; en iyi yardımcı erkek oyuncu Brad Dourif; en iyi görüntü; en iyi kurgu dallarında ise sadece aday olmuştur.
Filmin yapımcısı olan Michael Douglas babası Kirk Douglas'ın sinemaya hep uyarlamak istediği bu filmde babasına rol vermediği için babası ile araları açılmıştır.
Film, İsveç'te tam 12 sene sinemalarda gösterilerek, dünyadaki gösterim rekorunu elinde bulunduruyor.
R.P. McMurphy karakterini oynaması için film ekibinin aklına gelen ilk kişiler Marlon Brando ve Gene Hackman'dır.
Film ekibi oyuncu seçimi için 3000 kişiyi gözden geçirmiştir.
Filmdeki Harding karakterini canlandıran William Redfield'e filmin çekildiği zaman aralığında lösemi teşhisi konuyor ve Redfield film yayımlandıktan sonra bir yıl sürmeden vefat ediyor.
Filmdeki Doktor Dean R. Brooks karakteri ve diğer birkaç doktor filmin çekildiği Oregon Devlet Hastanesinde çalışan gerçek doktorlardır.
Doktor Dean R. Books filmin sonlarına doğru Billy Bibbit karakterinin intiharını, Bibbit'in annesinden korkusundan dolayı değil de, McMurphy'e, yani en yakın saydığı dostuna ihanet ettiğinden dolayı yaptığını yorumlar.
Yat ile denize açılma ve filmin son sahnesinde şefin kaçışı ardından diğer hastaların uyanması sahneleri üzerine düşünüldükten sonra ekstra olarak filme eklenmiştir.
Douglas'lar bir görüşme sırasında Milos Forman'a Guguk Kuşu kitabından ve kitabı filme çekeceklerinden bahsetmiş. Milos Forman'da severek filmi yönetebileceğini söylemiş. Douglas'lar bir süre sonra kitabı Milos Forman'a yollamış fakat Milos Forman'dan hiç ses çıkmamış. Aradan on yıl geçtikten sonra Douglas'lar Milos Forman ile tekrar iletişime geçiyor ve neden geri dönüş yapmadığını soruyor ve Milos Forman onlara kitabın eline hiç geçmediğini, kendisinin de yıllardır kendisine yollanacak kitabın bir kopyasını bekledğini söylemiştir.
Filmdeki Şef Bromden karakteri gerçek hayatta oyuncu değildir ve sıradan bir günde, film ekibi uzun boylu bir kızılderili ararken şans eseri yolda bulunmuştur ve şefin bir atı kısa bir süre kaçırdığına dair ufak bir sabıkası vardır.
Film çekimine hastanedeki hastalardan birkaçı da yardımcı olmuştur ve filmdeki karakterler, gerçekten oynadıkları karakterlere bürünebilmeleri için hastalarla vakit geçirmiş, hatta hastanede uyumuşlardır.