Gizli servis, istihbarat teşkilatları için kullanılan bir tanımlamadır.
Devletlerin haber alma, enformasyon toplama ve değerlendirme, toplanan enformasyonun operasyonel şekilde kullanılması gibi amaçlar ile oluşturdukları ve genellikle örtülü faaliyette bulunan kurumlarıdır.
Gizli çalışma ilkeleri nedeniyle "gizli servis" olarak anılırlar. CIA, KGB, MI6, MOSSAD, Stasi, Milli İstihbarat Teşkilatı gizli servislere örnek teşkil eder.
Gizli servislerin görev ve yetkileri, bir ülkeden diğerine büyük ölçüde değişebilir. Örneğin, bazı ülkelerde takip ve gözetleme gibi faaliyetler Polis teşkilatı'nın görevleri arasındayken; bazı ülkelerde ise bu hizmetleri gizli servis verebilir. Bir devlet örgütünün yetki ve görevleri kısmen gizli, kısmen de açık olabilir. Örgütün yurtiçinde açık ve yurt dışında gizli faaliyet gösterdiği durumlar da olabilir.
Gizli servislerin kökeni oldukça eskidir. Örneğin, geç Roma İmparatorluğunda kurye ve habercilik hizmeti veren Agentes in rebus kimi zamanlar ilk gizli servis organizasyonu olarak tanımlanmıştır. Modern zamanlarda, Fransız polis şefi Joseph Fouché organize ettiği istihbarat faaliyetleri için kimi zaman gizli servislerin ilk öncüsü olarak kabul edilir.
Türkiye'de gizli servis
Cumhuriyet'in Osmanlı Devleti'nden miras aldığı gizli servis geleneği, siyasi birliğin korunması, ayrılıkçı hareketlerin önlenmesi ve özellikle yabancı devletlerin Orta Doğu üzerinde odaklaşan faaliyetlerinin izlenebilmesi için bireysel bazda ve sınırlı nitelikte sürdürülen istihbarat çalışmalarının bir merkezden organize biçimde yürütülmesine ihtiyaç duyuldu ve 17 Kasım 1913 tarihinde Enver Paşa tarafından Teşkilât-ı Mahsusa'ya dayanmaktadır.
Kurtuluş Savaşı sırasında görev yapan örgütlerinin işlevsiz hale gelmesi ve yaşanan çok başlılık yüzünden Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra, 1926 tarihine kadar geçen dönem içinde haber alma çalışmaları Ordu Müfettişlikleri İstihbarat Şubeleri tarafından yürütüldü. 1925 yılı sonunda Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk gelişmiş devletlerdeki gibi çağdaş bir istihbarat örgütü kurulması talimatını verdi. Bunun üzerine Avrupa ülkelerinde eğitilen kadroların da katılımıyla, Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak'ın 6 Ocak 1926 tarihli emri doğrultusunda, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk istihbarat kuruluşu olan Millî Emniyet Hizmeti Riyâseti (MEH/MAH) kuruldu. Teşkilat, 5 Ocak 1927 tarihinde şeklen İçişleri Bakanlığı'na bağlandı. 6 Ocak 1926 ile 5 Ocak 1927 tarihleri arasındaki bir yıllık dönem çalışmaları, dönemin yöneticileri tarafından Riyâset'in kuruluşuna hazırlık dönemi olarak değerlendirildi ve bir gün sonraki 6 Ocak 1927 tarihi MAH'ın kuruluş tarihi olarak kabul edildi.
1965 yılında Millî Emniyet Hizmeti yerine TBMM tarafından kabul edilen 644 sayılı kanun ile kurulan Millî İstihbarat Teşkilatı (MİT) 25 Ağustos 2017'de yapılan resmi düzenlenme ile Cumhurbaşkanlığına bağlı resmî istihbarat örgütü olarak yeniden yapılandırıldı.[1]
Kaynakça