Ahmet Özenbaşlı

Ahmet Özenbaşlı (10 Şubat 1893, Bahçesaray - 4 Aralık 1958, Leninabad, Tacikistan SSC), Kırım Tatar Milli Fırka hareketi önderlerinden, siyaset ve fikir adamı. Bahçesaray'da, ünlü medeniyet erbabı, kültür adamı Seyit Abdullah Özenbaşlı'nın ailesinde doğdu.

Eğitim hayatı

1914 senesi Akmescid'te liseyi bitirdikten sonra, 1915 senesinde Odessa'ya gidip Nogorossik Üniversitesi'nde tıp fakültesine girdi. Ahmet Özenbaşlı lisede okurken, Tatar halkının tarihi ve medeniyeti ile ilgileniyordu. Tercüman'da basılan edebi materyallerle Reşit Mediye'in fikirlerini öğrendi. O zamanlarda Kırım Millî Talebe Cemiyeti'ne katıldı, bu adım Milli Hareket'}e katılmasına yardım etti. 1917 yılında Odessa'daki liseli ve üniversiteli öğrenciler bir dernek kurdu ve Ahmet Özenbaşlı derneğin başkanı oldu.

Siyasi mücadelesi

Kırım'a dönüp geldikten sonra Kırım Müslümanları Kongresinde oluşturulan Kırım İcra Komitesi üyeliğine seçildi. Bu zamandan başlayarak, siyasi faaliyetlerini arttırarak sürdürdü. Daha sonra Ahmet Özenbaşlı, Birinci Millî Kurultay'ın delegesi ve onun faal üyelerinden biri olarak ön plana çıktı. İç savaş sırasında "Millet Gazetesi"nin yazarı, sonra "Milli Fırka"nın önderlerinden birisi oldu.

1920 senesinin sonunda, vatanı dışına gitmeyi reddeden Ahmet Özenbaşlı, Kırım'da Sovyet hakimiyeti kurulduktan sonra, halkının hak ve hukuku için, bu hakimiyet çerçevesinde mücadele etmeye karar verdi. 1921 senesi, Totay Köy Öğretmen Okulu'nda müdürlüğe atandı. 1922 senesinde ise, Kırım Devlet Üniversitesi, Tıp Fakültesini bitirip, sinir hastalıkları doktoru oldu.

Ahmet Özenbaşlı, 12 Nisan 1922'de Kırım Tatarları Milliyetçilik Grubu'na mensup olduğu gerekçesiyle hapse atıldı. 1924 ila 1927 seneleri arasında Kırım Özerk Cumhuriyeti Marif Bakan Yardımcısı oldu. Ondan sonra ise tekrar doktorluk yapmaya başladı.

10 Aralık 1928 tarihinde 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak 30 Ocak 1931 tarihinde mahkeme bu hükmü 10 yıllık kamp cezasına çevirdi. 1934 senesinde, Kırım dışında ikamet etmesi şartıyla, serbest bırakıldı; Sibirya'nın Novosibirsk ve Pablograt şehirlerinde sürgün hayatı yaşadı. Hekimlik yaptı. II. Dünya Savaşı esnasında, Alman işgalinde Kırım'a döndü.

Romanya'dan kaçırılışı ve esareti

1943 senesinde, Sovyet ordusu Kırım'ı yeniden ele geçirmeden önce, Akmescit'ten ayrılarak önce Odessa'ya yerleşti sonra da Romanya'ya gitti. Romanya'da bir süre Köstence'de kaldı. Bu dönemde çeşitli vesilelerle Avrupa'daki Tatar diasporasının lideri Mustafa Edige Kırımal ile buluştu. Köstence'nin işgalinden önce Sovyet ajanları onu özel bir uçakla kaçırarak, tutuklayıp Moskova'ya gönderdiler. 20 Eylül 1947'de ise 25 yıl kamp cezasına mahkûm ettiler.

Kızı Meryem Özenbaşlı bu dönemi ‘‘II. Cihan Harbi olduğu vakitte babam Kırım'a döndü. Almanlar burada oldukları vakit geldi. Ondan önce babamın buraya gelme hakkı yoktu. Onu tutup hapse atarlardı. Almanlar gelince ailece gelip Kırım'a Ukrayna'ya yerleştik. Bir süre kaldıktan sonra... Muhit öylesine değiştiki. İki vahşi çizmenin arasında kaldık. Babam ve diğer Kırımlı aileler bu iki vahşi çizmeden kaçmak istedi. Birisi Hitler'in faşist çizmesi, ikincisi ise Stalin'in faşist çizmesiydi. Biz Kırımlılar ikisinin arasında kalmıştık. İkisi de Tatarlara hor bakardı. Alman hükümetinden talepleri vardı. Bunun için bir süre sonra Almanlar da babam dan rahatsız oldu. Onu hapse atacaklardı. O Alman hükümetinden milli haklarını diledi. Ancak, Almanlar bunları asla kabul etmediler. İstedikleri babamın “Kolobrateur” yani “İşbirlikçi” olmasıydı. Ona böyle bir mevki öngördüler. Babam bu siyaseti asla kabul etmedi, bunun üzerine kaçmak durumunda kaldı Kırım'dan sözleri ile anlatır (Avrupa Zaman Gazetesinde Eylül 2007'de Ahmet Özay tarafından yayınlanan mülakat).

Hürriyete kavuşması ve ölümü

1955 senesinde, O'nu ağır hasta halinde serbest bıraktılar. Ömrünün son yıllarını, Tacikistan'ın Leninabad şehrinde ailesi ile geçirdi. 4 Aralık 1958'de orada öldü. Naaşı Özbekistan'ın Hokand şehrinde toprağa verildi. 1993 yılında, naaşı Kırım'a getirilip, Bahçesaray'da Zincirli Medrese bahçesinde İsmail Gaspıralı'nın yanına defnedildi. Kendisi gibi doktor olan kızı Meryem Özenbaşlı da sürgünden döndükten sonra 2007 yılında Kırım'ın Akmescit şehrinde öldü.

Yazarlık yaşamı

Ahmet Özenbaşlı, kendisini aynı zamanda yetenekli bir yazar ve gazeteci olarak tanıttı, 1917 senesi, "O Yıkıntılar Altında" piyesini yazdı, "Kırım", "Okuv İşleri", "İleri", dergi ve gazetelerinde tarih, etnografya ve pedagoji sahalarına ait makaleleri ile muntazam surette kendisini duyurdu. Birçok edebi esere, şu cümleden Hamdi Giraybay'ın eserlerine de incelemeler yazdı. Onu herkesin tanımasını sağlayan en önemli eseri ise, Kırım halkının anavatandan göç hikâyesini anlatan "Kırım Faciası" adlı tarihî eseridir. 1926 senesi ayrı bir kitap olarak çıkan bu eser, "Yıldız Dergisi"'nin 1992 senesi 1. ve 2. sayılarında basıldı. Eser, 1933-1936 yılları arasında, o tarihlerde Köstence'de Müstecip Ülküsal'ın çıkardığı Emel Dergisinde tefrika edilmiştir. 1997 senesi ise Akmescit'te (Simferopol) ise, yine ayrı kitap olarak çıkarıldı.

Eserleri

  • O Yıkıntılar Altında, 1917
  • Çarlık Hakimiyetinde Kırım Faciası, Akmescid 1926