İçimizdeki Şeytan, Sabahattin Ali'nin, 1940 yılında yayımladığı, ikinci romanıdır.
Konusu
Roman, Macide ve Ömer isimli iki önemli karakterin aşkını içerir. Eserde kişilerin iç konuşmaları ve kendileri ile hesaplaşmaları yaygın olarak kullanılmış, bu yolla duygu ve hisler çok başarılı bir şekilde anlatılmıştır. Ömer'in sürekli kendini sorgulaması, olaylara çözüm üretmek istemesi ve başarısız olması göze çarpan hususlardandır. Ömer bu sıkıntıları içindeki şeytandan kaynaklandığına kanaat getiriyor. Bu romanında, Sabahattin Ali toplumsal gündemin kişilikler üzerindeki baskısını ve güçsüz insanın "kapana kısılmışlığını" etkileyici bir biçimde anlatıyor. Ayrıca roman, yazarın yaşadığı dönemin (1940’lı yıllar) Türkiye’sini yansıtmaktadır.
Karakterler
- Ömer: Nihilizm içinde kaybolmuş olan karakter, Macide’ye aşık olunca yeni bir hayat amacı bulduğu düşüncesine kapılır ama karakterin hayatındaki bütün amaçlar gibi bu da saman alevi kadar çabuk parlayıp sönen bir duygu olur. Karakter ahlaksız ve manasız bulduğu hareketleri içindeki şeytanın yaptıkları olarak tanımlar ancak bu kararından romanın sonunda vazgeçecek ve yaptığı her şeyin kendi sorumluluğu olduğunu benimseyecektir.
- Macide: Romanda önemli bir karakterdir. Çevresindeki kötü özelliklerden uzak duran cesur ve güçlü iradesiyle dikkat çeker. İçinde bulunduğu dünyada "iyi" karakter olarak öne çıkar. Düşüncelerini saklayan sessiz bir karakter olmasına rağmen, çevresindeki olumsuzlukları farkındadır. Romanın kurgusu için önemli bir öge olarak kullanılan Macide, okuyucuya toplumsal eleştirileri anlama imkanı sunar.
- Nihat: İçimizdeki Şeytan romanında Profesör Hikmet, İsmet Şerif, Emin Kamil ve özellikle Nihat gibi karakterler üzerinden toplumsal eleştiriler yapılır. Nihat, bu karakterler arasında öne çıkan ve eleştirilerin Ömer'e iletilmesini sağlayan kişidir. Fiziksel olarak zayıf olsa da, Nihat dünyayı katı ve net bir bakış açısıyla görür. Ona göre güçlü ve zeki olanlar, diğer insanlardan üstündür ve hatta onlara karşı zorba bir şekilde yaşama hakkına sahiptir. Bedri, Nihat'ın bu görüşlerinin fiziksel durumuyla çeliştiğini ve kendi gücünü özlemle karşıladığını ifade eder. Bedri'nin görüşleri diğer benzer düşünen karakterlere de yansır.
- Bedri: Romanın ortalarına kadar unutulan bir karakterdir, ancak daha sonra tekrar hikâyeye dahil olur. Macide'nin erkek bir versiyonu olarak görülebilir ve onun aradığı kişiyi temsil eder. Hem Macide hem de Bedri, kötü niyetlere sahip olmayan, çevrelerinin negatif etkilerinden etkilenmeyen ve çoğu zaman sessiz kalan karakterlerdir. İkisi de müzik ve edebiyat konusunda özgün görüşlere sahiptir. Macide, Bedri'yi kendisine destek olabilecek biri olarak arar. Bedri'nin görüşleri, Sabahattin Ali'nin eleştirilerini yansıtan ve romanın ötesinde bir amacı olan karakterdir.
- İsmet Şerif
- Profesör Hikmet Bey
- Emin Kamil
- Muharrir Hüseyin Bey,
- Refik
- Seniha
- Hafız Süleyman
- Emine Hanım
- Galip Efendi
- Madam[1]
Kaynakça
|
---|
|
Roman | |
---|
Öykü | |
---|
Şiir | |
---|
Oyun | |
---|
Dergi | |
---|
İlgili maddeler | |
---|
|