Kelime veya söz öbeği
|
Anlamı
|
Köken
|
Ek açıklama
|
Kaynak
|
+1
|
Aynı fikirde olduğunu ifade etmek için kullanılır
|
|
|
[2]
|
AFK
|
Bilgisayar başında olmamak
|
İngilizce
|
Away from keyboard söz öbeğinin kısaltması
|
[2]
|
Atarlanmak
|
Çabucak öfkelenmek
|
Türkçe
|
|
[2]
|
Ben şok
|
Şaşırma ifadesi
|
Türkçe
|
|
[2]
|
Bro
|
Yakın arkadaş
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Birine yürümek
|
Birine ondan hoşlandığını belli eden hareketler yapmak, onu etkilemek için çeşitli eylemlerde bulunmak
|
Türkçe
|
|
[1]
|
Cringe
|
Başkası yerine utanmak
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Cancel culture
|
Kişilerin geçmişte yaptıkları şeyle nedeniyle hedef gösterilmesi
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Catfishing
|
Sosyal medyada sahte profil vasıtasıyla insanları kandırmak
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Cool
|
Havalı
|
İngilizce
|
|
[1]
|
Date’e çıkmak
|
Romantik bir ilişki kurma umuduyla diğer insanlarla etkileşim ve tanışma süreci
|
İngilizce
|
|
[3]
|
Dewamke
|
Devam et
|
Kürtçe
|
Arapça devām ile Farsça kerden sözcüklerinin birleşimiyle oluşmuştur.
|
[1]
|
DM
|
Sosyal medya üzerinde özel mesajlaşma
|
İngilizce
|
Direct Message kelimesinin kısaltılması olan kelime "di em" olarak okunur
|
[2]
|
Dis atmak
|
Birini eleştirmek
|
İngilizce
|
Afro-Amerikalı argosunda 1980’li yıllarda disrespect “saygısızlık etmek” ya da dismiss “kovmak, işten atmak” kelimelerinin kısalması ile diss oluşmuştur.
|
[1]
|
Düşmek
|
Aşık olmak
|
Türkçe
|
|
[1]
|
Efso
|
Efsane kelimesinin kısaltılmış hâli
|
Türkçe
|
|
[2]
|
Fake
|
Gerçek olmayan şey
|
İngilizce
|
Birinin gerçek olmayan bir şeyi yaptığını belirtmek için "fake atmak" olarak fiilleşitirlebilir.
|
[2]
|
Gaslighting
|
kişiye kendisinden şüphe edecek şekilde manipüle etmek
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Ghostlamak ya da Ghosting
|
İlişkide bir tarafın aniden diğer taraf ile habersiz iletişimini kesmesi
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Görüldü atmak
|
Sosyal medyadan gelen mesajı okuyup cevap vermemek
|
Türkçe
|
|
[4]
|
Kasmak
|
Bir şeyi gereğinden fazla önemsemek, önemsenen şey için çaba ve vakit harcamak
|
Türkçe
|
|
[1]
|
Kopmak
|
Eğlence mekanlarında eğlenmek
|
Türkçe
|
2000’lerin başlarında “çok gülmek” anlamında kullanılmıştır
|
[1]
|
LOL
|
Sesli gülmek
|
İngilizce
|
Laugh out loud söz öbeğinin kısaltılması
|
[2]
|
Manifestlemek ya da Manifesting
|
Tezahür etmek
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Meme
|
İnternet'te yayılan ve geniş kitlelerce manası bilinen olgular
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Mention ya da Menşın
|
Birisini bir gönderiye etkilemek
|
İngilizce
|
mentionlaşmak veya mentionlamak olarak fiil hâline gelebilir
|
[2]
|
Mezuna kalmak
|
Liseyi bitirdikten hemen sonra üniversiteye başlamayıp bir yıl daha hazırlanmak
|
Türkçe
|
|
[1]
|
PP
|
Profil fotoğrafı
|
İngilizce
|
"Profile picture" kısaltması
|
[2]
|
RT'lemek
|
Twitter'daki bir gönderiyi paylaşmak, retweetlemek
|
İngilizce
|
|
[4]
|
Sallamak
|
Uydurmak
|
Türkçe
|
Bol keseden sallamak deyiminden türemiştir
|
[1]
|
Shiplemek
|
Dizi veya film oyuncularını birbirine yakıştırmak
|
İngilizce
|
Relationship kelimesinin son kısmından türetilmiştir.
|
[2]
|
Stolklamak ya da Stalklamak
|
sosyal medyadan gizlice takip etmek
|
İngilizce
|
|
[1]
|
Story
|
24 saatlik paylaşılan içerik
|
İngilizce
|
|
[4]
|
Trip atmak
|
Pasif agresif tavırlar sergilemek
|
Türkçe
|
Muhtemelen "lay a guilt trip on someone" deyiminden alıntılanmıştır
|
[1]
|
Viral
|
Sosyal medyada hızla yayılan şey
|
İngilizce
|
|
[2]
|
Vibe almak
|
Karşı taraftan alınan duygu, his ya da izlenim
|
İngilizce
|
|
[3]
|
Rizz
|
Tarz, cazibe veya çekicilik yoluyla karşıdaki kişiyi etkileme yeteneğini
|
İngilizce
|
2023 yılında Oxford Dictionary tarafından "Yılın Kelimesi" seçildi
|
[5]
|