Türkiye'de kürtaj 27 Mayıs 1983'ten bu yana "Nüfus Planlaması Kanunu"nun 5. ve 6. maddelerince yasaldır.[1] Kürtaj hamileliğin 10. haftasına kadar gebenin rızasına ve kadının sağlığı açısından tıbbi sakınca olmadığı müddetçe yasaldır. Kadının 18 yaşının altında olması durumunda ebeveynlerinin izni gerekmektedir. Kadın evli ise kocasının da rızası gerekir.
Tarihçe
Kürtaj, Türkçeye ilk defa 1930'larda Fransızca "curetage" kelimesinin geçişiyle geçmiştir.[2] Kürtaj teriminden önce Arapça "ıskāt-ı cenîn" terimiyle karşılanan kürtaj, Tanzimat sürecindeki 1840-51 ceza kanunnamelerinde yet almasa da 1858 ceza kanunnamesinde hukukî temellere oturtulmuştur.[3][4]
Osmanlı hukukunu takiben Cumhuriyet hukuku da başlarda kürtajı suç saymıştır. 1926 yılında yayımlanan kanunun 469. maddesiyle çocuk düşürtenler bir yıldan üç yıla değişen hapse mahkûm edilmiştirler.[5] 1983 yılına giden süreçte kürtajın belirlenen süre içinde rızaya bağlı olarak yasallaşmasına değin suç sayılan kürtaj üzerine ufak değişiklikler yapılmış ve en sonunda 1983 yılında kürtaj tıbbi zorunluluk olsun olmasın rızaya bağlı olarak da ilk 10 hafta dahilinde yapılabilir olmuştur.[6]
Tepkiler
2012 yılında binlerce kişi dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kürtaj karşıtı kanun planını protesto etmek için sokağa çıkmıştı. Toplamda 3.000-4.000 civarındaki protestocular, Erdoğan'ın kararına karşı görüşlerini söylemek için tepki gösterdiler. İşbu eylemde, "Benim bedenim, benim seçimim", "Ben kadınım, anne değilim, bedenime dokunmayın" yazılı pankartlar açıldı.[7]
Kaynakça