Kellik ya da saç kaybı, en yaygın saç hastalığı'dır. Kalıtsal bir neden olup yeniden çıkmayacak şekilde saçları döker. Kemoterapi görmek veya diğer bazı kanser ilaçlarını kullanmak da yeniden çıkmak üzere saçların dökülmesine sebep olabilir.[1]
Androgenetik alopesinin ilk tıbbi tanımlamasını MÖ 4. yüzyılda Aristo'nun yaptığı söylenir. Filozof kellik ile cinsellik arasındaki ilişkiyi tarif etmiştir. Kellik konusundaki araştırmalar Osmanlılar zamanında da ve Mısır'da da görülmüştür. Yıllar sonra bazı araştırmacılar yine bu yönde çalışmışlar, kısırlaştırılan erkeklerin kelleşmediklerini tespit etmişler ve II. Abdülhamid döneminde araştırmalar yapmışlardır.[2]
Kelleşme ile erkeklik hormonu androgen arasında ilişki söz konusudur. Bir androgen hormonu olan testosteron, Alfa-5 redüktaz isimli enzim tarafından dihidrotestosterona (DHT) dönüştürülür. DHT de saç kökleri üzerindeki reseptörlere bağlanarak etkisini gösterir.
Farklı kellik tedavileri bulunmaktadır. Son yıllarda halk arasında "saç ekimi" olarak bilinen saç nakli tekniğinde yaşanan gelişmeler kelliği gidermede en önemli yöntem olarak ortaya çıkmıştır.
Saç dökülmesinin tedavisinde topikal olarak uygulanan minoksidil kullanılmaktadır. Cinsiyetten bağımsız olarak androjenik alopesisi olan kişilerde saç büyümesinin desteklenmesinde etkilidir. Minoksidil, mevcut saç foliküllerinin sürekli olarak desteklenmesi ve yaşanan saç büyümesinin sürdürülmesi için süresiz olarak kullanılmalıdır.[3]
Düşük dozda oral minoksidil (LDOM), saç dökülmesine karşı ve saçların yeniden büyümesini desteklemek için etiket dışı olarak kullanılır. Oral minoksidilin topikal formülasyonlarda zorluk yaşayan hastalar için etkili ve iyi tolere edilen bir tedavi alternatifi olduğu bulunmuştur.[4]