Kam Büre Bey Oğlu Bamsı Beyrek ya da Bay Bora Beg Oġlı Bamsı Beyrek[1]Dede Korkut Kitabı'nın bölümlerinden birini oluşturan öykü. Dede Korkut Kitabı'nda yer alan 12 hikâyenin en uzunudur. Çocuğa ad verme geleneğinin görüldüğü hikâyelerden biridir.[2]
Alpamış olarak da bilinen bu hikâye V.-VI. yüzyıllara kadar tarihlenmektedir.[3]
Konusu
Bamsı Beyrek ve Banu Çiçek beşik kertmesidir,[4] ancak birbirlerini tanımazlar. Ayrı ayrı avlanırlarken karşılaşırlar, aralarında bir anlaşmazlık yüzünden güreşe tutuşurlar, ancak ikisi de güçte denk olduğu için birbirlerine üstünlük kuramazlar. Bamsı Beyrek kendisini izleyen kırk yiğidin kendisini ayıplamaması için Banu Çiçek'e yumruk atar ve kazanır.
Bamsı Beyrek, esir düşünce Banu Çiçek'ten on altı sene ayrı kalır.[5] Bu sürede babası Püre Bey’in gözleri ağlamaktan kör olur. Bamsı Beyrek döndüğünde kanlı mendilini babasına verir, babası bu mendili gözlerine sürünce gözleri açılır.[6] Geçen süre sonunda Banu Çiçek mecburen evlenmek zorunda kalır. Düğün günü Bamsı Beyrek gelerek Banu Çiçek'i geri alır.
Yıllar sonra Aruz, Bamsı Beyrek'i obasına dostça çağırır. Pusu kurduğu anlaşılan Aruz, Bamsı Beyrek'in sağ kolunu kestirir.
Hikâye, eski Türklerin kültüründe kadınların da erkeklerle eşit görüldüğünü göstermektedir.[özgün araştırma?]