Hükmedenler (Türkiye) Capricornio Uno (İspanya) Unternehmen Capricorn(Almanya)
Hükmedenler,[1] 1978 ABD - İngiltere ortak yapımı bilimkurgu gerilim filmidir. Özgün adı Capricorn One olan film Türkiye'de sinemalarda Aralık 1979'da gösterilmiştir. CapricornastronomideOğlak Takımyıldızı, astrolojide de oğlak burcu anlamlarına gelmektedir. Capricorn One (Oğlak Bir) ise filmde Mars'a gidecek uzay aracının kod adıdır.
Özgün müziğini Jerry Goldsmith'in yaptığı filmin geniş ekran Panavision görüntülerini Bill Butler çekmiştir. Aslında 35mm format negatife çekilip 35mm pozitif kopyalarıyla dağıtılan film, 6 kanallı ses kuşağından yararlanabilmek için ayrıca 70mm pozitiflere de basılarak dağıtılmıştır.[2]
"Capricorn One", ABD'de 1970'li yıllarda moda olan "hükûmet kaynaklı komplo teorileri" türünden bir filmdir. O yıllarda ABD'de hala çözülmemiş olan ırk sorunu, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik darboğaz ve bunların yol açtığı toplumsal huzursuzluk, ayrıca Vietnam savaşının bütün hızıyla devam ediyor olması Amerikan halkının hükûmete karşı bir kuşku ve güvensizlik duymasına yol açmıştı. Bu sosyal durum haliyle sinemada da yankı bulmuştu.
Filmde, 1970'li yıllarda Mars'a yapılacak ilk insanlı uçuşun başarılı olamayacağını hesaplayan NASA yetkilileri, programı iptal etmek yerine uzaya boş bir kapsül gönderip astronotları da çölde gizlice hazırlanmış bir televizyon stüdyosuna sokarlar ve halka onları sanki Mars'a ayak basmış gibi gösterirler, böylece hem ilerideki uzay yatırımlarını garantiye almayı hem de ülkenin onurunu kurtarmayı düşünmektedirler.
"Capricorn One" bir bakıma son yıllarda tekrar alevlenen "Ay'a gerçekten ayak basıldı mı yoksa bu bir aldatmaca mıydı?" tartışmasına da bir gönderme yapmaktadır.
Konusu
NASA, 1970'li yılların sonuna doğru daha önceden ilan edildiği gibi Mars'a yapılacak ilk insanlı uçuş programının son aşamasına gelmiştir. Büyük bir meraklı kalabalığının önünde harekete hazırlanan uzay aracına binen üç astronot, Charles Brubaker (James Brolin), Peter Willis (Sam Waterston) ve John Walker (O.J. Simpson) kalkıştan dakikalar önce yanlarına gelen uzay programından sorumlu başkan Dr. James Kelloway (Hal Holbrook) tarafından alelacele kapsülden çıkartılarak önce bir helikoptere sonra da bir uçağa bindirilerek çölün ortasındaki ücra bir tesise götürülürler. Bu arada Mars roketinin kalkışı ertelenmemiş, aksine hiçbir şey olmamış gibi geri sayım devam etmiş ve boş kapsülü uzaya taşıyacak roket uzaya fırlatılmıştır.
Dr. Kelloway, öfke ve hayal kırıklığı içindeki astronotlara durumu anlatır: aslında NASA, Mars'a gitmeyi baştan düşünmemiştir. Çünkü yapılan analiz ve hesaplamalar bu görevin başarı şansının çok düşük olduğunu göstermiştir. Beklentileri boşa çıkartan başarısız bir yolculuk uzay programlarına gelecekte ayrılacak fonları riske atacaktır. Bir yandan da ABD, uzay programlarındaki rakibi olan Sovyetler'den geride kalmak istememektedir.
Çare basittir: 'Mars'a gidilmiş' gibi yapılacaktır. Uzay aracı boş olarak Mars'a doğru gönderilecek, herkesin kapsülde olduğunu sandığı üç astronot ise çöldeki bu gizli tesiste kurulmuş bir televizyon stüdyosunda Mars dekoru önünde rol yapacaklar, kaydedilen görüntüler de televizyonlardan yayınlanacaktır. Boş kapsül bir müddet uzayda dolaştıktan sonra okyanusa indirilecek, yakınlardaki bir adaya yerleştirilecek olan astronotlar da gizlice kapsüle girecekler ve kurtarma gemisini bekleyeceklerdir. Üç astronot önce şiddetle itiraz ettikleri bu planı, aileleri ölümle tehdit edilince mecburen kabul etmek zorunda kalırlar.
Ancak hesapta olmayan bir şey gerçekleşir ve kalkıştan 260 gün sonra boş uzay kapsülü Dünya amosferine girerken ısı kalkanlarındaki bir arızadan dolayı yanarak parçalanır. Şimdi NASA'nın elinde harcanması gereken üç adam vardır. NASA'nın, kurduğu bu akıl almaz tezgâhın ortaya çıkmasını önlemek için artık ellerindeki üç astronotu ortadan kaldırması gerekmektedir. Bu noktada devreye burnu iyi koku alan bir gazeteci olan Robert Caulfield (Elliott Gould) girer, Robert bu talihsiz astronotların öldürülmelerini önlemek için zamana karşı bir yarışa girer.
Bu arada başlarına gelecekleri anlayan astronotlar çöldeki tesisten küçük bir jet uçağına binerek kaçarlar ama yakıtları bitince çöle zorunlu iniş yaparlar. Dertlerini anlatabilecekleri bir medya kuruluşuna ulaşabilme ve hayatta kalma şanslarını artırmak için ayrılıp değişik yönlere giderler. Bir süre sonra John ve Peter yakalanır ve öldürülürler. Albay Brubaker ise hayatta kalmayı başarır ve Caulfield'in yardımıyla uygarlığa döner. Ailesinin yanı sıra bütün basın ve hükûmet erkânı da oradayken kendi cenaze töreninin düzenlendiği mezarlığa gelir ve görüntü ekranda donar.
Sinema en başından beri edebiyatla sıkı bir ilişki içinde olmuş ve birçok edebiyat eseri sinemaya uyarlanmıştır. Ara sıra bunun tersi de gerçekleşmektedir. Yani popüler olmuş özgün bir sinema filminden edebi uyarlamalar da yapılmıştır. Özgün bir senaryoya dayanan "Capricorn One" filminden de, filmin ilgi uyandırması üzerine, iki roman uyarlaması yazılmıştır. Bunlardan ilki Bernard L. Ross takma adıyla Ken Follett'ın İngiltere'de yazdığı roman, diğeri de Ron Goulart'ın ABD'de yayımladığı romanıdır.[3]
Sinema başlangıcından beri edebiyatla yakın bir etkileşim içinde olmuş ve birçok roman ve hikâye sinemaya uyarlanmıştır. Ancak bazı durumlarda bunun tersi de gerçekleşmiş ve filmlerin senaryolarından yazılan romanlar olmuştur. Bunlardan birkaçı aşağıdadır:
2001: A Space Odyssey (1968). Senaryo ve roman atbaşı gitmiş ve birbirinden alıntılar olmuştur.
Üçüncü Adam (film) (1949). Yazar Graham Greene önce senaryoyu yazmış, ertesi yıl, 1950'de senaryosuna bir ön hazırlık olarak yazdığı kısa romanını kitap halinde de yayımlamıştı.
Hükmedenler (film) (Capricorn One) (1978) - Filmin popüler olmasından sonra biri İngiltere'de Bernard L. Ross, diğeri de ABD'de Ron Goulart tarafından olmak üzere iki kez romanı yazılmıştır.[3]
Harold ve Maude (1971) - Colin Higgins kendi özgün senaryosunu filmle aynı yıl roman haline getirdi.