Hipoproteinemi, intravasküler kolloidal osmotik basıncın düşmesi ve plazma proteinlerinin 100 ml'de 2,5 mg'ın altına inmesidir.[1][2]
Hipoproteinemilerde ödem
Plazma proteinleri azalınca kanın osmotik basıncının düşer, dokulara çıkan sıvılar kan dolaşımına dönemez ve ödem başlar. Buna bağlı olarak dolaşan kan hacmi düşer. Kan hacminin düşük algılanması renal vazokonstriksiyona ve renin salgılanmasının artmasına neden olur. Aşırı renin salgılanması aldosteron düzeyinin yükselmesine (sekonder aldosteronizm) ve su-sodyum retansiyonuna yol açar. Böbreklerin amacı düşük olarak algıladığı intravasküler kolloidal osmotik basıncı ve böylece kan hacmini yükselterek kendisini koruma çabasıdır. Ancak süreç yaygın bir ödemle sonlanır.[1][2][3]
Yangı, anoksi, alerji, bakteriyel ve kimyasal toksinlerin etkisiyle intersellüler sıvıdaki kolloidler artabilir, osmotik basınç yükselir. Şokun irreversibl döneminde kapiller permeabilitesi arttığı için doku sıvılarına bol protein geçer.[3]
Kaynakça
- ^ a b Tahsinoğlu M, Çöloğlu AS, Erseven G. Dişhekimleri için Genel Patoloji, Altın Matbaacılık, İstanbul, 1981
- ^ a b Kumar V, Abbas AK, Aster JC. Robbins and Cotran Pathologic Basis of Disease. 9th edt., Elsevier Saunders, Philadelphia, 2015
- ^ a b Scallan J, Huxley VH, Korthuis RJ. Capillary Fluid Exchange: Regulation, Functions, and Pathology. Morgan & Claypool Life Sciences, San Rafael (CA), 2010