Görüntü kirliliği (görsel kirlilik), insan faaliyetleri ve çevresini tahrip etmesi ile oluşan çirkin görüntü ve düzensizlikleri ifade eder. Yapay ve doğal çevre içinde bulunan, hafızada negatif simgeler bırakan düzensiz, uyumsuz biçimlemelerin tümüdür. Görsel kirlilik, estetik bir konudur ve birinin manzaraya bakma yeteneğini zayıflatan kirliliğin etkilerini ifade eder.[1] Görsel kirlilik, çoğunlukla doğada bulunan düzensiz oluşumların tümü olarak tanımlanmaktadır.
Görsel kirliliğin en belirgin olduğu yerler şehirlerdir. Bu kirlilik fiziksel bir engel olmamasına rağmen, kişiler üzerinde dolaylı psikolojik etkilere sebep olmaktadır.[2]
İnsanlar genellikle aşağıdaki görsel kirliliklerle muhatap olurlar:
Geniş alanlarda görsel kirlilik; kirletilmiş sular ve kıyılar, erozyona uğramış arazi, yanık orman alanları, ışık kirliliği.
Kentsel görsel kirlilik; yeşil alan yoksunluğu, hava kirliliği, görüş alanı darlığı, iç içe ve tekdüze yapılaşma, dış cephelerdeki kargaşa, gecekondular, düzensiz trafik, savaş/afet enkazı, düzensiz atıklar, tabela ve levhalardaki gelişigüzellik ve orantısızlık, direkler ve teller, antenler.
İç mekanlarda; kötü ışıklandırma, basıklık-darlık, fazla köşeli yapılar, verimsiz düzenlemeler, renk uyumsuzluğu, toplumsal alanlarda kirli malzeme kullanımı, kullanıcının kültür ve zevkine uyumsuz eşya düzeni.
İnsan ile ilgili görüntüler; bakımsız ve kirli insan bedeni (yüz, diş, tırnak ve saç), bakımsız ve kirli kıyafetler, uygunsuz hareketler ve kötü davranışlar, yoksulluk istismarı(dilencilik).
Görsel kirliliğin olduğu düzensiz yerlerde genel olarak insanlarda bezginlik, hoşnutsuzluk oluşturup konsantrasyonu bozar. Kişisel farklara göre başka sonuçlar da görülebilir:
Dikkat dağınıklığı, verimsizlik, isteksizlik, gözlerde yorgunluk.
Tekdüzelik nedeniyle uyarılmada azalma, düşünce çeşitliği ve duygusal dönüşümde azalma.
Karmaşa nedeniyle, öfke, sinirlilik, uyum güçlüğü, davranış bozukluğu.
Devamlı kötü görüntüler ile karşılaşma sonucu Psikosomatik hastalıklarda artış, yaşam sevincini yitirme ve kötümserlik.
İstenmeyen manzaralar sonucu baş dönmesi, bulantı, ruhsal travma.
Hava kirliliği: Binaların dış cephesi, duvarları ve çatısı hava kirliliğinden etkilenmektedir. Anıtlar, tarihi binalar ve heykeller hava kirliliğine bağlı olarak renklerini kaybetmekte ve kirli görünmektedir. Asit yağmurları bu yapılara zarar vermektedir. Hava kirliliğin oluşturduğu siyah sis tabakası görsel kirlilik oluşturmaktadır.
Renk kirliliği: İnsanın görüş alanındaki nesne ve yüzeylerin renkleri arasındaki uyumsuzluğu ifade eder. Görme alanındaki renkler uyumlu seçilmediğinde renksel hoşnutsuzluk ve rahatsızlık oluşur. Londra ve Varşova'da bina dış cephe renkleri kamu otoritesi kontrolündedir. Türkiye'de ise Bodrum'da bina dış cephelerin beyaz olmasına karar verilmiştir.[3]
Işık kirliliği: Cadde, sokak ve yol aydınlatmaları ışık kirliliğinin ana nedenidir. Ayrıca, yerleşim yerleri, tatil beldeleri, parklar, spor alanları, dış cephe aydınlatmaları, reklam panoları, güvenlik aydınlatmaları diğer ışık kirliliği nedenleridir.