Bahçelikışla Kilisesi

Bahçelikışla Kilisesi, tarihsel Tao bölgesinde, günümüzde Oltu ilçesine bağlı Bahçelikışla köyünde Orta Çağ'da Gürcülerden kalma kilisesidir.[1][2] Köyün bugünkü adından dolayı Bahçelikışla Kilisesi olarak anılmaktadır.

Tarihçe

Bahçelikışla Kilisesi'nin bulunduğu Tao bölgesi Orta Çağ'da Gürcistan'ı oluşturan yerlerden biriydi. Nitekim Osmanlılar bu bölgeyi 16. yüzyılın ortalarında Gürcülerden ele geçirmiştir. Ancak eski Osmanlı kayıtlarında Bahçelikışla adıyla bir köy geçmemektedir. Bununla birlikte günümüzde Bahçelikışla köyünün sınırları içinde yer alan Ureki (Örük) ve Kubadi (Kubat) adlı yerleşimler eski kayıtlarda yer almıştır.[3] Gürcü tarihçi ve arkeolog Ekvtime Takaişvili'nin verdiği bilgiye göre, Bahçelikışla köyünde 1907 yılında Müslümanlar yaşıyordu. Gürcüler tarafından 9. yüzyılda inşa edilmiş olan köydeki kilise, çatı örtüsü ile kubbesi çökmüş olmakla birlikte ayakta duruyordu.[1][4][5] Günümüzde Çeperlikışla adıyla köyün mahallesi olan yerleşimde de eski bir kilise bulunuyordu. Ne var ki bu kilise, burada yaşayan Ermeniler tarafından yıkılmış ve taşları da kullanılarak yeni bir kilise inşa edilmişti.[1] 2015 yılındaki tespite göre Bahçelikışla Kilisesi'nden geriye yıkık halde batı haç kolu ile kuzey ve güney haç kollarının bazı kısımları kalmıştı.[2]

Mimari

Bahçelikışla Kilisesi'nin kalıntıları, köyün 800 metre kuzeyinde bir çayırlıkta bulunmaktadır. Bugün yıkılmış olan kilise, Ekvtime Takaişvili'nin 1907 yılındaki tanımlamasına göre kapalı haç planlı bir yapıdır. Batı kolu diğer kollardan daha uzun tutulmuştur. Yarı dairesel forma sahip olan doğu, güney ve kuzey haç kolları üç cepheli duvarlarla çevrelenmiştir. Kubbeli bir yapı olan kilisenin kubbesi ve çatı örtüsü 1907 yılında çökmüş bulunuyordu. Kilisenin duvarları içten ve dıştan koyu kırmızı renk düzgün kesme taşlarla kaplıydı. Girişi güneyde bulunan kilisenin doğu, batı ve güneyde birer pencere açıklığı bulunuyordu. Kilisenin çevresindeki eski bir mezarlık vardı. Büyükçe mezar taşlarında eyerlenmiş at, koyun ve başka hayvanların heykelleri bulunuyordu.[1][2]

Kaynakça