yaklaşık 30.000 İngiliz yaklaşık 40.000 İrlandalı milis yaklaşık 25.000 yeoman
Kayıplar
yaklaşık 10.000-40.000 ölü
yaklaşık 2.000 ölü
1798 İrlanda Ayaklanması (İrlandaca: Éirí Amach 1798) veya Birleşik İrlandalılar Ayaklanması (İrlandaca: Éirí Amach na nÉireannach Aontaithe), 1798 yılında İrlanda'daki Büyük Britanya egemenliğine karşı aylarca süren ayaklanmadır. Ayaklanmanın ardındaki temel örgütlü güç Birleşik İrlandalılar Örgütü adlı gruptu. Grup Amerikan ve Fransız Devrimlerinin bağımsızlıkçı ve devrimci ideallerinden etkilenmiştir.
1688 yılında III. William tarafından tahttan indirilen İngiltere kralı II. James 1690 yılı Temmuz ayındaki Boyne Muharebesinde kesin olarak yenildikten sonra James'e destek veren İrlanda, Katolik olmasına rağmen Protestanlık esaslarına göre Britanya tarafından yönetilmeye başlandı. 18. yüzyılın sonlarına doğru Amerikan Devriminin örneğinden hareketle bazı İrlandalı yöneticiler Katolik toplumun Britanya'dan bazı haklar alması gerektiğini ileri sürerler. Bu reform yanlıları adada bulunan ancak gerekli mal varlığına sahip olmayan Protestanlar tarafından da desteklenir.
Amerika Devrimi sırasında Fransa'ya karşı da savaşan Britanya, İngiltere'nin olası bir Fransız işgalinden korunması için İrlandalıları silah altına çağırır. 1782 yılında kurulan İrlandalı alayları Britanya için önemli bir silahlı güç haline geldiği için İrlandalıların bazı hak talepleri yerine getirilmeye başlanır. Henry Grattan önderliğindeki İrlanda Yurtsever Partisinin de çabalarıyla 1793 yılında İngiltere Parlamentosu mal varlığını kanıtlayabilen Katoliklere oy hakkı tanırken, İrlandalı Katoliklerin devlet görevlerine atanmaları veya seçilmelerini yasaklar. Adada bu gelişmeler yaşanırken Katolik bir ülke olan Fransa'da meydana gelen devrim bağımsızlık yanlılarını heyecanlandıracaktır.
İrlanda örgütleri
İrlanda'da reform ihtiyacını dile getiren örgütlerden birisi de 1791 yılında Belfast'taki Protestan liberal aydınların kurduğu Birleşik İrlandalılar Örgütüydü. Örgüt dini ayrımları aşarak bünyesinde Katoliklerin yanı sıra Protestanlığın farklı kolları olan Metodizm ve Presbiteryan inancına sahip olanları da kapsar. Örgüt, Britanya yanlısı İrlanda Parlamentosunun vermeye niyeti olmayan reformları talep eder. Fransız Devriminin güçlenmeye başladığı dönemde ve özellikle 1793 yılında kral XVI. Louis'nin idam edilmesinin ardından İngiltere ile çıkan savaş sırasında örgüt yeraltına çekilmek zorunda kalır.
Kırda örgütlenmesine rağmen örgüt Fransa devrimci hükûmetinden askeri destek almadan ayaklanmama kararı alır. Örgütün önde gelen isimlerinden Theobald Wolfe Tone Fransızlarla görüşmek üzere ABD'ye gider.
Tone'nin girişimleri başarılı olur ve Fransız General Lazare Hoche komutasında 15 bin Fransız askeri 1796 yılının Aralık ayında İrlanda'ya çıkartma yapmak için yola çıkarlar. Britanya Donanmasına yakalanmayan filo çok kötü hava şartları yüzünden kıyıya çıkamaz. Fransız askerleri geri dönüş yolunda kayıplar verse de Fransa'ya dönebileceklerdir.
Baskı rejimi
Adadaki Britanya idaresi gelişmeler üzerine 2 Mart 1797 tarihinde itibaren sıkıyönetim ilan eder. Britanya idaresinin Katolik, Protestan ayrımı yapmadan tüm İrlandalılara uyguladığı baskı, işkence, ev yakma ve idam uygulamaları İrlandalıları birleştiren önemli bir etken olur.
Buna rağmen dini ayrımları körükleyerek amaçlarına ulaşmak isteyen Britanyalılar Protestanlar arasında İngiliz yanlısı örgütler oluşturmaya başlayarak İrlandalıları bölmeye çalışırlar.
1798 yılına gelindiğinde Birleşik İrlandalılar örgütü Dublin başta olmak üzere tüm adada ciddi kovuşturmaya uğramaktadır. Ülkedeki sıkıyönetim artık örgütü hareketsiz bırakmakta ve artık her şey tükenmeden ayaklanmaya zorluyordu. Samuel Neilson ve Edward FitzGerald gibi önderlerin bastırmasıyla 23 Mayıs günü Fransız yardımı olmaksızın ayaklanma kararı alınır.
Ayaklanma patlak veriyor
Esas plan önce Dublin'in alınması sonrasında da çevre eyaletlerin alınmasıydı. Ancak örgütün içine iyice sızmış durumda olan İngiliz istihbaratı ayaklanma öncesinde silahı İrlandalıların toplanma bölgelerine askeri yığınak yapmıştır. Ayaklanma bölgelerindeki yığınağı gören ayaklanmacılar paniğe kapılıp kaçacak ve silahlarını geride bırakacaktır.
Dublin'deki ayaklanma başarısız olsa da çevre eyaletler planlandığı gibi ayaklanacak ve çarpışmalar başlayacaktır. Özellikle Kildare'de yoğun çarpışmalar yaşanacak ve eyaletin çoğunda ayaklanma başarı kazanacaktır. Ancak Carlow, Meath gibi eyaletlerde yaşanan başarısızlıklar önemli olacaktır. Britanya yanlısı olarak örgütlenen İrlandalılar ise ayaklanma haberlerinin ardından şüpheli gördükleri İrlandalı önderleri gizli örgüte üye olma suçlamasıyla yakalarak öldürmeye başlayacaklardır. Bu tür bir uygulamayla yaklanan asilzade Edward Crosbie de idam edilecektir.[1]
Yayılan ayaklanma ve son
Wicklow'da ayaklanma kırsal bölgede sürecek olan kanlı bir gerilla savaşına evrilecektir. Antrim'de ise Henry Joy McCracken önderliğindeki ayaklanmacılar kısa süreliğine de olsa eyalette iktidarı ele geçireceklerdir. Down'da ise Henry Munro komutasındaki İrlandalılar ilk aşamada kazandıkları başarıya rağmen Ballynahinch Muharebesi'nde yenileceklerdir.
Güneyde ise Wexford'daki başarıların ardından yaşanan Arklow ve Bunclody Muharebelerindeki yenilgiler belirleyici olur.
Ayaklanma için belirleyici muharebe ise 21 Haziran 1798 günü olan Vinegar Hill Muharebesi olur. Yaklaşık 20 bin İrlandalının katıldığı muharebede İngilizler topçu birliklerinin ve deneyimli piyadelerinin sayesinde galip gelirler. Bundan sonra da az sayıda muharebe yaşanacak ancak Vinegar Hill mağlubiyeti belirleyici olacaktır.
Savaş suçları
Ayaklanma doğası gereği adada neredeyse bir iç savaşın yaşanmasına yol açtı. Özellikle İngiliz yanlısı İrlandalılar ile bağımsızlık yanlısı İrlandalılar arasında katliama dönüşen çatışmalar yaşanmıştır. Ayrıca nesiller boyu biriken Katolik–Protestan çekişmesi bu dönemde etkili olmuştur.
İngiliz galibiyetiyle sonuçlanan her muharebenin ardından yaralı ve esir İrlandalıların öldürülmesi yaygın uygulama haline gelmiştir. Ayrıca İngilizler özellikle Gibbet Rath Katliamında İrlandalılara tarifsiz işkenceler yapmış, hatta insanları diri diri yakmışlardır.
İrlandalılar daha sınırlı sayıda savaş suçu işlemişlerdir. Bu tür olaylar genelde Wexford eyaletinden görülmüş ve İngilizlerle işbirliği yapan İrlandalılar çoğunlukla cezalandırılmış ve esir alınan işbirlikçi İrlandalılar öldürülmüştür. Bu tür olaylar nadiren de olsa Protestanların cezalandırılmasına yol açmıştır.
Fransız müdahalesi
22 Ağustos günü, asıl ayaklanmanın bastırılmasının iki ay ardından Fransız General Jean Joseph Amable Humbert komutasındaki yaklaşık 1.000 asker adanın kuzeybatısındaki Kilcummin'de karaya çıkar. Onlara katılan 5 bin İrlandalı'yla beraber ilerleyen kuvvet Castlebar Muharebesi'nde İngilizleri yener. Ancak 8 Eylül 1798 günü Ballinamuck Muharebesi'nde yenilen kuvvet ayaklanmanın sonunu işaret eder. Esir alınan Fransız askerleri İngiliz askerleriyle takas edilse de İrlandalı esirler asi sayıldıkları için öldürülecektir. Bağımsızlık mücadelesinde Fransa tarafından verilen destek İrlandalılar tarafından nesiller boyu hatırlanacaktır.
12 Ekim günü 3 bin Fransız askeriyle birlikte karaya çıkmak isteyen Wolfe tone Donegal açıklarında Kraliyet Donanması tarafından fark edilir. 3 saat süren deniz muharebeden sonra Fransız birlikleri İrlanda'ya çıkamadan teslim olur. Tutuklanarak Dublin'e götürülen ve buradaki mahkemede suçlu bulunan Tone idam edilmek üzereyken kendi boğazını keserek intihar eder.
Sonuçları
1798 yılının ardından irili ufaklı direnişçi gruplar kırsal bölgelerde varlığını sürdürecektir. Son ayaklanma girişimi 1803 yılında Robert Emmet tarafından yapılsa da kısa sürede bastırılır. Direnişçilerin sonuncusu 1804 yılı Şubat ayında ele geçirilen James Corocoran grubu sayılır.
1800 yılında yasalaşan ve 1 Ocak 1801 tarihinden itibaren yürürlüğe giren birlik yasasıyla ayaklanmanın sebepleri ortadan kaldırılmaya çalışılır. Bu tarihten sonra İrlanda'da İngiliz egemenliğine karşı muhalif hareket daha çok dini hattan ilerleyecek ve tarif edilecek, Birleşik İrlandalılar Örgütünün attığı temeller ancak 20. yüzyılda tekrar inşa edilebilecektir.
Geleneği
1798 Ayaklanması İrlanda tarihinde kitlesel şiddetin en yoğun olarak ortaya çıktığı tarihsel dönemlerin başında gelir. Üç ay gibi kısa bir süre içinde binlerce asker ve sivil hayatını kaybetmiş, yine binlerce İrlandalı hapishanelerde öldürülmüştür.[2]
Ayaklanma sırasında iki taraf da savaş suçu işlemiş olsa da bunlar çoğunlukla İngilizler tarafından gerçekleştirilmiştir.
Ayaklanmanın bastırılmasının ardından yazılan tarihi değerlendirmeler genellikle İngiliz yanlısı olmuş, ayaklanmanın Katolik unsurları gereğinden çok abartılmıştır.[3] Bu yanlış durum ayaklanma sırasında İngilizlerle işbirliği yapmış olan İrlanda Katolik Kilisesi'nin işine gelmiş ve 20. yüzyılda yeniden uyanan İrlanda milliyetçiliğinde Katolikliğe vurgu yapılmış, İrlanda'nın bağımsızlığı için savaşan Protestanlar unutturulmuştur.[4]
Kuzey İrlanda'daki barış görüşmeleri kapsamında 1998 yılında imzalanan Belfast Antlaşması görüşmelerinde ayaklanmanın dini ayrılıkları örten ve demokratik ideallerle örtüşen yanına vurgu yapılmıştır.
Popüler kültüre etkileri
Bernard Cornwell'in Sharpe's Battle adıyla televizyon filmi olarak uyarlanan eserinde 1798 Ayaklanması'ndan görece kısa bir süre sonra Britanya Ordusu içinde görev yapan İrlandalıların Birleşik Krallık'a bağlılıkları ve bununla ilgili olaylar ele alınır.[5]
^Thomas Bartlett, Clemency and Compensation, the treatment of defeated rebels and sufering loyalists after the 1798 rebellion, in Revolution, Counter-Revolution and Union, Ireland in the 1790s, Jim Smyth editörlüğünde, Cambridge, 2000, s.100
^Patrick F. Kavanagh, A Popular History of the Insurrection of 1798, 1880 ISBN 9781436744560